AB Komisyonu ve 25 ülkenin dışişleri bakanları ortak bildiride İsrail’e çağrı yaptı: “Gazze’de savaş derhal sona ermeli, insani yardım engellenmemeli...”
Gazze için ortak çağrı: 25 ülke ve
AB’den İsrail’e “savaşı durdurun” mesajı
Ortak bildiride, İsrail’in sivillere yönelik saldırıları ve temel ihtiyaçlara erişimi engellemesi sert dille eleştirildi. Gazze’de yaşanan sivil acıların "benzeri görülmemiş bir derinliğe" ulaştığına dikkat çekilen açıklamada, İsrail hükümetinin yardım akışını bilinçli olarak kısıtladığı ve sivillerin açlıkla ölüme sürüklendiği vurgulandı.
"YARDIM DAMLA DAMLA VERİLİYOR, SİVİLLER ÖLDÜRÜLÜYOR"
Açıklamada, İsrail’in uyguladığı yardım modeli "insanlık dışı" olarak tanımlanırken, 800’den fazla Filistinlinin gıda ve suya ulaşmaya çalışırken öldürüldüğü bilgisi paylaşıldı. Bu uygulamaların uluslararası insancıl hukuka açıkça aykırı olduğu belirtilerek, İsrail’e yükümlülüklerini yerine getirme çağrısı yapıldı.
İSRAİL’E YARDIM KISITLAMALARINI KALDIRIN ÇAĞRISI
İsrail’in insani yardım kuruluşları ve Birleşmiş Milletler’e yönelik kısıtlamaları kaldırması gerektiği vurgulanan bildiride, aynı zamanda Hamas’ın elindeki esirlerin serbest bırakılması için müzakerelerle desteklenen acil bir ateşkesin gerekli olduğu ifade edildi.
ZORLA YERİNDEN ETME VE E1 PLANINA SERT TEPKİ
Ortak bildiride, İsrail’in Gazze’de kurmayı planladığı "insani yardım şehri" ve kalıcı zorunlu yer değiştirmeler de eleştirildi. Bu tür adımların uluslararası hukuka aykırı olduğu, iki devletli çözümün zeminini tehdit ettiği belirtildi. Ayrıca İsrail’in "E1 yerleşim planı"nın Filistin devletini fiilen ikiye böleceği ve uygulanmasının ciddi sonuçlar doğuracağı vurgulandı.
BARIŞ İÇİN ULUSLARARASI DESTEK
ABD, Katar ve Mısır’ın arabuluculuk çabalarının desteklendiği bildiride, tüm bölge için barış ve güvenliği sağlayacak siyasi bir çözüm için yeni adımlar atmaya hazır olunduğu mesajı verildi.
Bildiriyi imzalayan ülkeler arasında Avustralya, Kanada, Japonya, İngiltere ve AB ülkeleri yer alıyor. Bu ortak duruş, Gazze’deki savaşın sona erdirilmesi için uluslararası baskının giderek arttığını gösteriyor.