Yalova’daki IŞİD gerçeklerinin üzerini örtme telaşı: Bu kadar basit mi?

 Yalova’da dün IŞİD hücresine yapılan operasyon çatışmaya dönüşmüş, üç polis hayatını kaybetmişti. Olayın hemen ardından Yalova başta olmak üzere bölgedeki IŞİD gerçeklerine işaret etmiş, buna nasıl göz yumulduğunu vurgulamıştık. İktidar medyası dün yaşananların ardından bugün büyük bir telaşla başka bir öykü yazma uğraşına girişirken gerçekler apaçık ortada.

Yalova’daki IŞİD gerçeklerinin üzerini
örtme telaşı: Bu kadar basit mi? 

“Yalova’da hücre evine düzenlenen operasyonda DEAŞ’lı teröristler, polis ekiplerine saldırdı. Üç polis memurunun şehit olduğu saldırıda 8 polis ve 1 bekçi de yaralandı. Operasyonda 6 DEAŞ’lı terörist öldürüldü. Teröristlerin bir süre önce Suriye’de SDG kontrolündeki El Hol Kampı’ndan Türkiye’ye geldiği belirlendi. Teröristlerin çatışma sırasında evdeki kadın ile çocukları canlı kalkan olarak kullandığı tespit edildi.”

Bu haber, AKP iktidarının gazetelerinden Yeni Şafak’ta yer aldı.

    “Güvenlik kaynakları terör örgütünün Türkiye’de infiale sebep olacak eylemler peşinde olduğu, cemevi, kilise ve kalabalık alanlara saldırı planladığı bilgisini paylaştı. Ulaştığımız özel bilgilere göre yine Türkiye ve Suriye sabotaj eylemleri için Irak’ın Süleymaniye bölgesinde İsrail istihbaratı Mossad tarafından özel operasyon odası kuruldu. SDG bölgesinde DEAŞ kimliği kazandırılan PKK teröristlerin burada aktif rol aldığı belirtiliyor.”

Bu haber ise bir diğer iktidar gazetesi, Türkiye’de yer aldı.

İki haberde de “SDG” kolaycılığıyla Yalova’da yaşananların üzeri örtülmek isteniyor.

Oysa dün soL’da yer verdiğimiz üzere, yaşananlar sürpriz ya da gizli bir elin işi değil; yıllarca göz yumulan bir sürecin, halkımızı hedef hâline getiren “doğal!” bir sonucu.
'Geliyorum' diyen tehdit

Emperyalistlerin ve AKP iktidarının Suriye’de rejim değişikliği için önünü açtığı onlarca cihatçı çeteden biriydi IŞİD.

Açılan yolda güç kazandılar ve Türkiye’yi IŞİD gibi onlarca cihatçı çetenin elini kolunu sallayarak geçiş yaptığı bir üs haline getirdiler.

Dün yaşananlar da bunun sonucundan başka bir şey değil.

Tüm dünyadan birçok "yabancı" cihatçı, Suriye için geçiş rotası olarak geldiği Türkiye’ye yerleşti; burada örgütlendi ve güç kazandı.

Yalova bu anlamıyla tesadüf değil.

IŞİD’in 2014’ten bu yana Yalova’da örgütlendiği Meclis gündemine dahi girmiş bir gerçek.

Suriye’de öldürülen IŞİD’li çete üyelerinden bir bölümünün Yalova nüfusuna kayıtlı olduğu bizzat dönemin Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ın açıklamalarından biliniyor.

Ancak gerçekler bunlardan ibaret de değil.

Dün hatırlatmıştık, tekrarlayalım.

    Türkiye’ye gelen El Kaide’nin Libya’daki lideri Azzouz, 2014'te Yalova’da yakalanmıştı.
    2021’de Süleyman Soylu, “Yalova’da önemli bir operasyon yapıldı DEAŞ’ın Türkiye suikastçısı, yakalandı ve tutuklandı!“ sözleriyle yine Yalova'nın altını çiziyordu.
    Geçtiğimiz yıl yapılan IŞİD operasyonunun kollarından biri yine Yalova’daydı.
    Takvacılar adlı cihatçı çetenin "IŞİD" operasyonuna konu olup sonra Youtube yayıncılığına başlama öyküsüne de dün ayrıntılarıyla soL'da yer almıştı.

Bunların hiçbiri tesadüf değildi.

Üstelik dün ortaya çıkan yeni bir bilgiye göre, çatışmada üç polisin ölümüne neden olan IŞİD üyelerinden Zafer Umutlu ve Haşem Sordabak zaten uzun süredir yetkililerin gözetimindeydi.

İki isim de daha önce tutuklanmış, sadece 6 ay cezaevinde kalıp serbest bırakılmıştı.

Yine Zafer Umutlu adlı cihatçının sosyal medya paylaşımlarından da anlaşıldığı üzere bu isim daha önce defalarca gözaltına alınmış, her seferinde serbest bırakılmıştı.

Kısacası tüm bağları, temasları, attığı adımlar takipteydi.

Bu anlamıyla da ortada bir sürpriz yoktu.
'Bu bir tuhaflık'

TKP Genel Sekreteri Kemal Okuyan, dün soL TV'deki "Komünist Bakış" programında, tüm ayrıntılarıyla bilinen bu tabloya işaret etmiş ve şu sözleri dile getirmişti:

    "IŞİD'in yılbaşı civarında çeşitli eylemler yapmaya hazırlandığı bilgisi zaten kamuoyuyla paylaşıldı. Burada bir haber yasağı yok. Başarılı operasyonlar diye verilmeye başlandı. Şurada şu kadar kişi falan filan cephanelik yakalandı dendi. Bir kere bunun sorgulanması lazım. Neden? Demek ki biliyordunuz. Hani uyuşturucu sevkiyatı yapılacaktır. Beklersiniz sevkiyat sırasında suçüstü yaparsınız. Bu silahlı bir örgüt. Üstelik de bölgesel dengeleri değiştirme yeteneği kazanmış bir örgüt. Türkiye'de bu örgütün çok ciddi bir yığınak yaptığı da biliniyor. E peki niye yılbaşına yakın başlatıyorsunuz bu operasyonları? Demek ki elinizde bilgiler var. Üstelik o bilgilerin elinizde olduğu bilgisi örgütte de var. Bu bir tuhaflık."

Gerçekten de yaşadıklarımız koca bir tuhaflık.

Her şeyi bilen, yaşadıklarımıza zemin hazırlayan ve sonrasında ihaleyi başka adreslere yıkmaya çalışan, hiçbir şekilde sorumluluk almayan bir iktidar var karşımızda.

soL Haber