İçerde ve Dışarıda...

YÜZSÜZLÜKTE SINIR YOK..

Suay Karaman
Tüm Öğretim Üyeleri Derneği
(TÜMÖD) Genel Sekreteri

31 Mart 2008 tarihinde Paris'te yapılan Uluslararası Sergiler Bürosu genel kurulunda 2015 yılındaki dünya fuarı (EXPO) için yapılan seçimi İzmir kenti kaybetti; Milano kenti kazandı. Paris'te yapılan iki kent arasındaki zorlu çekişmede, İtalya Başbakanı Romano Prodi'nin yaptığı konuşma şöyleydi: "Dinsel fundamentalizme karşı ve kadın özgürlüğü için Milano'yu destekleyin." İtalya başbakanının Türkiye'deki gelişmelere atıfta bulunduğu bu konuşma dikkat çekiciydi ve belki Milano'nun seçilmesindeki etkenlerden biriydi. Ama AB'liler işlerine gelince bu söylemlerde bulunurken, AKP'yi de hiç kaybetmek istemiyorlar..

AB Komisyonunun genişlemeden sorumlu üyesi Olli Rehn, AKP için açılan kapatma davası ile ilgili olarak; "Eğer AKP kapatılırsa AB ile müzakereler kesilir" demiştir. AB Komisyon Başkanı Jose Manuel Durao Barroso ise, komisyon toplantısında; "Türkiye'deki gelişmelerin izlenmesine ve durumun analizine devam edilmesinin kararlaştırıldığını" söylemiştir. Avrupa Parlamentosu'nun Türkiye Raportörü Ria Oomen Ruijten, Mayıs ayında yayınlanması beklenen taslak raporda; "Türkiye'de herkesin güvenebileceği bir yargı yok. AKP'ye ve DTP'ye açılan davalar beklemede. Türkiye'de siyasi sürece, yargı darbesi yapılıyor" değerlendirmesine yer vermeyi planlamaktadır.

AB'nin bu kim olduğu belli olmayan sözcüleri, öfke, şiddet, panik ve tehdit yüklü sözler söylemektedirler. Öfkelerini o kadar kontrol edememektedirler ki, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin kararlarını bile hiçe saymaktadırlar. AB, Türkiye'nin aydınlık ve yurtsever güçlerinin uyanarak, kendilerine yeni bir yön bulmalarından korkmaktadırlar. AB, elindeki sömürgeyi kaçırmaktan korkmaktadır…

En yeni gelişme ise, Avrupa Adalet Divanı'nın, PKK'nın AB terör örgütleri listesinde bulunması yönündeki kararını bozmasıydı. Yani kısaca AB, PKK'yı terör örgütleri listesinden çıkarmıştır. Geçen günlerde bazı liboşlar, mandacılar, şeriatçılar, numaracı cumhuriyetçiler hükümete "2008, AB yılı olsun" diye çağrı yapmışlardı. Bu ezik takıma sormak gerekir; AB medeniyet projesi mi, yoksa sömürge projesi mi? Yüzyıllardır dünya nimetlerini sömürmeye alışmış bu emperyalist güçler, sömürüye karşı duran ulusal güçlere çok yüzlü yüzsüzlüklerini her ortamda göstermektedirler.

AB kapısında sömürge olmak isteyenler ve bu uğurda dilenenler, ulusallıktan ve tam bağımsızlıktan haberleri olmayan zavallılardır. Kemalizm'in altı ilkesinden biri olan ulusçuluk (milliyetçilik), etnik kökene dayanmayan bir yurtseverliktir. Bu ulusçuluk barışçıdır, emperyalizm karşıtıdır; kalkınmayı ve çağdaşlaşmayı kendi insanına dayatır. Yurtseverliği, terör örgütü olarak algılayanlar, emperyalizmin maşası olmuşlardır. ABD ve AB'nin emperyalist güçleri, Balkanlarda Sırp milliyetçiliğini desteklerken de, Irak'ta sözde bağımsızlığı desteklerken de, ülkemizdeki ayrılıkçı terör örgütünü desteklerken de hep çok yüzlü yüzsüzlük yapmaktadır. Çünkü bu onlar için olağan bir durumdur. Sömürmek için, yüzsüzlüklerinde sınır yoktur her yola başvurmaktadırlar.

Türkiye, ne ABD'nin ne de AB'nin emperyalizmine boyun eğmeyecektir. Mustafa Kemal Atatürk'ün tam bağımsızlık yolunda, aydınlığa doğru ilerleyecektir. Ülkemizin örgütlü demokrasi güçleri, ABD ve AB ile yerli işbirlikçileri tarafından uygulanmaya çalışılan ortaçağ karanlığının üstesinden gelecektir. Ulusun azim ve kararlılığı, geçmişte ders verdiği emperyalizme karşı, tekrar başarı sağlayacaktır.
➽ Paylaş:

➽ Gözden Kaçırmayın... ➽ Bunları Okudunuz mu?..

“AKP karanlığının erişim yasağı ile engellediği SivriSinekCaz'a ücretsiz Opera VPN ile kolay ve sorunsuz erişebileceğinizi biliyormuydunuz?..”
Okurlara..