Vay Anam Vay!.. Ülkenin geldiği yere bir bakın!
CHP'nin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı için Grup Başkanvekili Kemal Kılıçdaroğlu' nu aday göstermesi tartışmalara neden olmuştu…
Halen hararetli bir Şekilde bu tartışmalar devam ediyor.
Önce Kılıçdaroğlu’ nun İstanbul bilgisi sorgulandı hatırlarsanız. “Kılıçdaroğlu İstanbul’u bilmezmiş, geniş görüşü yokmuş…”
İstanbul’u bildiğini iddia edenlerin yaptıkları işler ortada.
*
“Bahçelievler'de Dilara Dumrul’un rögar çukuruna düşerek hayatını kaybetmesini” unutmadık.
Ailesi baskılar sonucu şikâyetlerinden vazgeçirilmiş olsa da bizler bu ve benzer ihmalleri unutmadık.
*
İstanbul Büyükşehir Belediyesinin metrobüs çalışmaları ve yapılan Bakırköy Adliye Binası’nı E5’e bağlamak için “Topkapı Çobançeşme arası D-100 Karayolu yan yolu uygulama Projesini” de unutmadık.
“7 Kasım 2006 tarihinde ise projenin ihalesini davetiye usulü yapılmış. İhaleyi 12 milyon YTL ile Kalyon İnşaat kazanmıştı. Alt geçit için hemen çalışmalara başlanmış, önce adliye tarafı kazılarak, sonra da karşı tarafa geçilmişti. Bu tarafta ise Bahçelievler İlçesi sınırında bulunan Eser Kent Sitesi içinde bulunan yeşil alan kazılmaya başlanmıştı.”
Ve tüm bu süreci ilgi izleyen site sakinleri uygulamanın iptali için dava açmıştı.
Tek yeşil alanın yok edilmesine karşı çıkmışlardı.
Üstelik Avukat İhsan Abdülazizoğlu İstanbul 3. İdare Mahkemesi’ne yürütmenin iptali için dava açarak “Projenin planının olmadığını saptamış. Belediye eliyle kaçak inşaat yapılmasını durdurulmasını istemişti.”
Ancak Kolyon İnşaat tüm tepkilere rağmen inşaatı sürdürmüştü.
Böylelikle İstanbul hem kaçak hem de çıkmaz bir alt geçite sahip olmuştu.
*
03 Kasım 2002 Genel seçimleri ile CHP İstanbul Milletvekili olarak meclise girmiş Kemal Kılıçdaroğlu.
İstanbul’da yaşayan biri olarak Kılıçdaroğlu’ nun İstanbul’u bilip bilmemesi önemli değil.
Önemli olan adaletli hizmet yapmasıdır.
Biz köprü yaptık,
Biz alt geçit yaptık,
Biz şunu yaptık biz bunu yaptık diyor AKP’li belediyeler…
Elbette yapacaklar bu zaten belediyelerin görevi…
AKP’li belediyeler yapması gereken işler ile övünüyorsa,
Aşçı, yemek yapması ile
Öğrenci, okula gitmesi ile
Doktor, ameliyat yapması ile
Şair, şiir yazması ile
Avukat, davaya girmesi ile övünsün…
* * *
Bir yandan bu kadar kendine güvenen AKP, seçim öncesi hummalı çalışma içinde…
İstanbul'da yaşayan iki kişiden biri AKP'yi yani Kadir Topbaş'ı istiyormuş…
Kemal Kılıçdaroğlu’ nun projeleri yokmuş yalnız yolsuzluk dosyaları varmış.
Rahatlar anlayacağınız.
Nasılsa bu millet yolsuzluk yapanı, rüşvetçiyi, eş dost ayrımı yapanı, işine geldiği gibi siyaset yapanı baş tacı ediyor.
Yine de işi şansa bırakmıyor AKP;
28.03.2009 tarihine kadar geçerli bir kampanya düzenlemiş…
Bir oy getirene, beyaz eşya…
İki oy getirene, koltuk takımı…
Üç oy getirene, yemek odası takımı…
Dört oy getirene, yatak odası takımı…
Beş oy getirene, Uludağ’da tatil…
Altı oy getirene, tüm yıl geçimini sağlayacak çek yardımı…
Yedi oy getirene, yurtdışı tatili…
Sekiz oy getirene, kaplıca tatili…
Dokuz oy getirene, bir yıllık kira yardımı…
On kişi ve üzeri oy getirene, ev…
AKP’ye oy vermeniz karşılığında bunları nasıl temin edebilirsiniz açıklayalım; yalnız bu kampanya Atatürk’cü ve özünde laik olanlar için geçerli değildir hatırlatırım.
Neyse konumuza dönelim; efendim “telefon numaranız, adınız soyadınız ve TC kimlik numaranız” ile kayıt yaptırıyorsunuz.
Oyunuzu AKP’ye vereceğinize dair senedi imzalıyorsunuz ve kampanya şartlarına göre yararlanıyorsunuz bu kadar kolay işte…
Demek ki neymiş ne kadar kendine güvensen de tedbiri elden bırakmayacakmışsın…
Rastgele AKP!