ARINÇ’ a yönelik suikast iddiası vesile yapılarak...


BU AÇIK BİR HESAPLAŞMADIR






Güner YİĞİTBAŞI
( Emekli Savcı )

Genelkurmay Özel Kuvvetler Komutanlığı Seferberlik Tetkik Kurulunda, Ankara Özel Yetkili Ağır Ceza Mahkemesinin Savcı ve Hakimleri tarafından, 25.12.2009 cuma günü akşamından bu yana, belirli aralıklarla yapılan aramaların, bir süre daha devam edeceği anlaşılmaktadır.

Devlet sırrı niteliğindeki en gizli belgelerin saklı bulunduğu, kozmik odalara kadar sirayet eden köklü bir arama yapıldığı dikkate alındığında, bu aramanın olağan bir arama olmadığı, Başbakan Yardımcısı ARINÇ’ a yönelik suikast iddiası vesile yapılarak, darbe girişimi mağduru olduğunu zanneden AKP iktidarı tarafından; soruşturmanın, Özel Yetkili Ağır Ceza Mahkemelerinin görev alanına giren Hükumete yönelik örgütlü bir darbe hazırlığı ve girişimi boyutuna taşınıp, okun yaydan fırlatıldığı, AKP iktidarının, Genelkurmay ile açık bir hesaplaşma içine girdiği gözlemlenmektedir.

Bir ilk olan bu aramaların; Başbakan Yardımcısı Bülent ARINÇ’ a yönelik suikast iddiasından kaynaklanmasına rağmen, suikast iddiası ile sınırlı bir arama olmadığı, aramanın asıl amacının; son yıllarda, malum çevrelerin ortaya attıkları, ordu içinde bir takım darbe planlarının yapıldığı iddialarına ilişkin delilleri arayıp bulmak olduğu kesindir.

Soruşturmanın özel yetkili savcılar tarafından yapılması ve arama kararının özel yetkili mahkeme hakimleri tarafından verilip bizzat uygulanması da, yapılan soruşturmanın ve aramaların, Genelkurmay içinde darbe amaçlı bir örgütlenmenin ortaya çıkarılmasına yönelik çok yönlü bir soruşturma olduğunu ortaya koymaktadır.

AKP Genel Başkanı ve AKP üst düzey yöneticilerinin, Genelkurmay Başkanına ve karargahına güvenmedikleri, suikast ve darbe iddialarıyla ilgili olarak, onlardan gelecek açıklamalara itibar etmeyerek, Genelkurmayın açıklama ve beyanlarına gerek duymadan, doğrudan suç delili aramak üzere Genelkurmayın ilgili biriminde arama yaptırmayı yeğledikleri anlaşılmaktadır.

Ceza Muhakemesi Kanununun 116. maddesine göre, yakalanabileceği veya suç delillerinin elde edilebileceği hususunda makul şüphe varsa; şüphelinin veya sanığın üstü, eşyası konutu, iş yeri veya ona ait diğer yerler aranabilir.

Ceza Muhakemesi Kanununun 116. maddesinden yola çıktığımızda; Genelkurmay Başkanlığına bağlı Seferberlik Tetkik Kurulunda, devlet sırrı niteliğindeki çok gizli belgelerin yer aldığı kozmik odalarda dahi kapsamlı bir arama yaptırıldığına göre, en başta Genelkurmay Başkanı olmak üzere, Genelkurmayda görev yapan askerlerin, potansiyel darbe şüphelisi kabul edildikleri ve bunun delillerinin arayışı içine girildiği açıktır.

AKP Genel Başkanı Recep Tayyip ERDOĞAN’ ın; 27.Nisan.2007 tarihinde dönemin Genelkurmay Başkanı tarafından Hükumetine yönelik olarak verilen e-muhtıraya, ARINÇ’ a yönelik suikast iddiasına verdiği önemi vermemesi ve bu muhtırayı soruşturma konusu yaptırmadığı gibi, muhtırayı veren dönemin Genelkurmay Başkanını, emekliliğinde zırhlı araç ile taltif etmesi, büyük bir çelişki olduğu gibi, ayrıca dikkat çekicidir.

E-muhtıradan hemen sonra, muhtıracı Genelkurmay Başkanı ile AKP lideri Recep Tayyip ERDOĞAN’ın, Dolmabahçe Sarayında baş başa ve gizlice yaptıkları içeriği halkımızdan gizli tutulan görüşme konuları ile bugünlerde Genelkurmay’ın en gizli biriminde yapılan arama arasında bir bağlantı var mı bilemiyoruz.

Ancak, böyle bir bağlantının bulunup bulunmadığını, düşünmeye değer buluyoruz.

AKP Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip ERDOĞAN ile Sayın Genelkurmay Başkanı İlker BAŞBUĞ’un, bu soruşturma ve aramalar sebebiyle, sık sık bir araya gelip görüşmelerine rağmen, Recep Tayyip ERDOĞAN’ın, “İrtica İle Mücadele Eylem Planı” iddiasının ortaya atılmasından bu yana, Genelkurmay Başkanımıza ve diğer Genelkurmay üst yönetimine güvenmediği ve aralarında bir güven sorununun varlığı, kamuoyuna da yansımış bulunan inkar edilemez bir gerçektir.

Bu itibarla, ARINÇ’a yönelik suikast girişimi iddiasıyla başlatılan soruşturmanın; Genelkurmay’ın, ARINÇ’a yönelik suikast ve AKP Hükumetine yönelik darbe suçlarının şüphelisi sandalyesine oturtulması boyutuna taşınması karşısında; kozmik odalarda dahi yapılan aramalara rağmen, ARINÇ’a yönelik suikast ve AKP Hükumetine yönelik bir darbe hazırlığı ve planı yapıldığı iddialarının sabit olmadığının anlaşılması halinde, AKP Genel Başkanı Recep Tayyip ERDOĞAN’ın kabinesiyle birlikte Başbakanlık görevinden istifa etmesi, aksi halde ise, Genelkurmay üst yönetiminin yargı önünde hesap vermesi kaçınılmaz olacaktır.

*
➽ Paylaş:
“AKP karanlığının erişim yasağı ile engellediği SivriSinekCaz'a ücretsiz Opera VPN ile kolay ve sorunsuz erişebileceğinizi biliyormuydunuz?..”
Okurlara..