Ulan, eline silah almayan adam!.. İpekçi’yi kim öldürdü İstanbul’da?
DÜZMECE MESİH
Emin Çölaşan
Dün tahliye edildi, GATA turu sonrasında çürük raporunu cebine koydu ve Sheraton Oteli’nde boy gösterdi. Artık rahat. Aslında ucuz yırttı, cezaevinde hak ettiğinden daha az bir süre kaldı. Eğer o malum Rahşan affı çıkmasaydı, tahliye edilmesine daha yıllar olacaktı.(Biliyor musunuz, bu Rahşan’a ömrüm boyunca hiç ısınamadım. Kocasına baskı yapıp çıkarılmasını sağladığı Rahşan Affı, bu sevgisizliğimin daha da artmasına neden oldu.)Bütün dileğim, bu adamın askere alınmasıydı. 52 yaşına ulaşmış, hafif bir askerlik ona iyi gelirdi! Dünyayı anlar, içinde yaşamakta olduğu hayal dünyasından , yalanlar aleminden biraz olsun uzaklaşır,şöyle bir kendine gelirdi!
Bu tehlikeyi bildikleri için avukatı dün açıklama yaptı:
“Müvekkilim dinsel inanç ve felsefi değerlerine aykırı olduğu için eline silah almayacağını (askere gştmeyeceğini) söyledi.
Meğer arkadaş vicdani retci imiş!
Yani askerden yırtmak için bu numaraya yatan ahlaksızlar gibi, bizim uyanık düzmece Mesih de aynı yola başvuruyordu.
Eline silah almazmış!
Ulan, eline silah almayan adam!…O halde gazeteci büyüğümüz Abdi İpekçi’yi kim öldürdü İstanbul’da?
Papa’yı Roma’da kim vurdu?
Bence bu adam mutlaka askere alınmalıydı.
Gerekirse ruhsal hastalık ve sakatlıklarının tedavisi askerde güzelce yapılıp şifaya kavuşması sağlanmalıydı.
Dün cezaevi çıkışında atraksiyon yapamadı.Onun yerine avukatı konuştu,eline düzmece Mesih tarafından tutuşturulan bir zırvayı basına açıkladı:
“Mükemmel incili ben hazırlayacağım.”
İşte onun için diyorum, bunu askere alsalardı, orada isterse bol bol İncil,isterse başka şeyler yazardı.
Herhalde film çevirecek.Ancak, bunlar şimdi müşterileri kızıştırıyor.Oradan teklif geldi,buradan teklif geldi numarasıyla piyasayı yükseltme çabasına girdiler.Tahmin ediyorum – ne yazık ki bizim medya da dahil- bu adamı konuşturmak için birileri ellerini ceplerine atacak ve düzmece Mesih’e iyi paralar kazandıracak.
Dışarısını bilmem, ancak Türk medyasında özel röportaj için bu adama bir kuruş veren bile namerttir.Gazeteci büyüğümüz Abdi İpekçi’nin canı ve kanı üzerinden reyting ve tiraj yarışına girmek ayıptır, Türk medyası açısından utanç verici bir kara leke olur.
Kaldı ki, bu adamın özelliği belli. İyi bir artisttir! Heykel gibi duruşuyla ,sahte jest ve mimikleriyle bir sürü şey söyler ama hiçbir şey söylemez. ya can korkusundan, ya da karıştığı olaylarda sadece taşeron tetikçi olduğu için hiçbir şey bilmediğindendir.Ötecek olsaydı, bugüne kadar çoktaaan öterdi.
Fakat sevgili okuyucularım, karşımızda bizi bekleyen bir süpriz olasılığını da asla gözardı etmeyelim. İster misiniz, bu adam bir süre sonra “Ben Ergenekon’la bağlantılıydım. Abdi İpekçi cinayetini ve Papa’yı vurma olayını Ernekon’dan aldığım direktifle yapmıştım” deyip gizli tanık olsun!
Allaahhh! Bu durumda bizim yandaş ve yalaka AKP-Fetullah medyasına gün doğar, piyasaya yeni sürülen bu Ergenekon kahramanı(!) ile saldırıya geçerler. Bu yazdıklarıma sakın gülmeyin.Düzmece Mesih’in eski avukatı ile söyleşi yapan gazeteci arkadaşımız Kutlu Esendemir’in avukat Doğan Yıldırım’a sorduğu soru ve aldığı yanıt aynen şöyle:
-Ağca Ergenekon’da gizli tanık olur mu?
-Bana göre olur… Kendisi Amerika’nın adamıdır…En yakın arkadaşı Atilla Serpil’in Ergenekon davasının bir numaralı gizli tanığı olduğunu duyduk.
Burası Türkiye abicim, olmaz olmaz deme. Olmaz olmaz!
SÖZCÜ
*
*
