"Sen de gel, al eline baretini, iğneni, kalemini, Bayrağını al gel!.."
Sendikanın önceki gün aldığı grevini bitirme kararını dikkat almayarak, süresiz açlık grevine devam eden 16 işçiye dün 5 işçi daha katıldı. Doktorlar, “hayati tehlike var” diyerek olabilecekler konusunda işçileri ve kamuoyunu uyarıyor.
SORUMLU HÜKÜMET
ŞERİFE DEMİR (39, İzmir):
17 yaşındaki oğlum tatilde buradaydı. Destek olmak için yanıma geldi. Başından beri açlık grevindeyim. Özelleştirmeyi biz yapmadık. Bize birşey olursa bundan sendikamız sorumlu değildir. Erdoğan ve hükümet sorumludur.
SİZ DE YENİLİRSİNİZ
AYNUR ERBAŞ (38, Adıyaman)
Başbakan 4-C’yi bulamayan işsiz var diyor. Bununla övünüyor mu hükümet? O zaman bıraksınlar o koltukları, bu ülkeyi yönetecek insanlar da bulunur. Eğer biz bu direnmeyi bırakırsak, bundan sonra alınacak herkes işçisi memuru artık 4-C’yle alınacak. Geri dönüşü olmayacak. Yani ben yenilirsem, siz yenilirsiniz. Biz yenilirsek, herkes yenilir.
KENDİLERİ 4-C’YE GEÇSİN
ZÜBEYDE DEMİRCİ (38, Adıyaman):
(Bu görüşmeden kısa bir süre sonra Demirci, rahatsızlanarak hastaneye kaldırıldı. Doktorlar yaşam ünitesine bağlanması gerektiğini belirttiler) 3 çocuğum var. Memleketteler, halaları bakıyor. Çocuklar ’anne gel’ diyorlar. Ama ben onlar için buradayım. İşsizleri biz yaratmadık. Beni bugün işsiz bırakan da hükümettir. Madem bu 4-C anlattıkları kadar iyi birşeyse, trilyonları bırakıp kendileri geçsinler 4-C ye.
ÇOCUĞUMUN EKMEĞİ İÇİN
NEVZAT ATIŞ (40 - Diyarbakır):
Açlık grevinde 6. günüm. Mide bulantısı var, baş dönmesi var. Doktorlar kontrol ediyorlar. Karar aldık. Biz ya ölürüz burdan öyle çıkarız, ya özlük hakkımızı alır öyle çıkarız. 5 tane çocuğum var. Ben gelirken helallaştım. Mektup yazdım bıraktım. Burada bana birşey olursa sorumlusu Başbakan’dır. Burada çocuğumun ekmeği gidiyor. Başbakan beni umursamıyor, benim çocuğumun ekmeğini alıyor, vermiyorsa bunun sonucuna katlanacak. Ölüm de olsa bunun sonu vardır.
OĞLUMA SÖYLEYİN, İYİYİM
HALİL ACAR (47 - Diyarbakır):
Ben 17 yıl fabrikada çalıştım. Bize dayatılan onursuzca bir yaşamdır. Biz bunu yaşam saymıyoruz. 4 çocuğum var. Biri üniversiteye biri OKS’ye hazırlanıyor. Bir oğlum doktor olacak. Mersin Tıp Fakültesi’nde okuyor. Ben ilk açlık grevine girdiğimde baktım çok huzursuz oldular. Buna girdiğimi bilmiyorlardı. Haber vermemiştim. Tıpta okuyan oğlum Mehmet Ali, bana bakmaya geldi. O şimdi 3. sınıfta. Mehmet Ali geldi, bana baktı. Destek oldu. Mehmet Ali’ye... ben iyiyim merak etmesin... Biz herşeyi göze almışız.
SÖZLEŞME YENİLENECEK Mİ?
ABDURRAHMAN AKYÜREK (41, Manisa):
Başından beri açlık grevindeyim. Hastalanınca beni hastaneye götürmüşler. İlk serumu vermişler, kendime gelince ikinci seruma izin vermedim. Yine geri buraya geldim. 3 çocuğum var. Biz şimdi 4-C’ye tamam desek, seneye bu sözleşmeler yenilenecek mi? Ben adım gibi biliyorum, gelecek sözleşme döneminde, “Kardeşim sen AKP’ye kayıtlı ol, sözleşmen öyle yenilensin” denilecek bana. Bunu yaşayacağımıza ben bahse girerim. Ben ilave bir şey almaya gelmedim. Kendi hakkımı almaya geldim. Kızım şu anda 11 yaşında. Günlerdir yemek yemiyor. Babamı görmeden ağzıma yemek koymam diyor.
Türk-İş’in toplantı salonunda açlık grevini sürdüren işçiler ciddi sağlık sorunları yaşamaya başladı. 21 işçi tüm uyarılara rağmen sonuna kadar eylemi sürdüreceklerini söyledi.
*