CHP’yi etkisizleştirmek için her türlü yola başvuranlar


KİRLİ SİYASET




Suay Karaman
Tüm Öğretim Elemanları Derneği
(TÜMÖD) Genel Sekreteri

Siyasi iktidarın kendi hazırladığı ve rejim değişikliği anlamına gelen anayasa değişikliği, TBMM’den geçti. CHP, DSP ve bazı bağımsız milletvekilleri, bu anayasa değişikliğini, Anayasa Mahkemesine götürmeye karar verdiler.

Anayasa değişikliği görüşmelerinin son gününde, başbakanın mal varlığı tartışması başladı. Başbakanın iki milyar dolar servetinin olması ve dünyanın en zengin on kişisi arasında sayılması, CHP milletvekilleri tarafından gündeme getirildi. Başbakan ve aile bireyleri için araştırma önergesi verilmesi tartışmaları arasında, yumruklaşmalar yaşandı.

Bu olayların hemen ardından, CHP Genel Başkanı Deniz Baykal’a ve bir milletvekiline ait olduğu öne sürülen görüntülerin, aralarında Vakit Gazetesi’nin de bulunduğu bazı internet sitelerinde yayımlanması Türkiye’nin gündemini sarstı. Buradaki amaç, bir taşla, birkaç kuş vurmaktı. Başbakanın mal varlığı tartışmalarını bitirmek, CHP’nin Anayasa Mahkemesi’ne gitmesini engellemek ve CHP’nin emperyalist güçlere karşı verdiği savaşı sona erdirmek.

CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, 2008 yılından beri yaptığı başarılı siyasetle ve gösterdiği yüksek performansla hem iktidarı, hem de emperyalist güçleri rahatsız etmektedir. Deniz Baykal, cumhuriyetin temel değerlerine yönelik saldırılar karşısında ve Türkiye’yi parçalamaya yönelik tüm senaryoların karşısında dimdik durmaktadır. Yandaş medyanın desteğiyle aydınların baskı altına alındığı, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin düşman olarak görüldüğü ve yargının susturulmak istendiği bir dönemde, CHP’nin gösterdiği tavizsiz tutum emperyalist güçlerin planlarını bozmaktadır. Emperyalist güçler, bu yüzden CHP’nin çizgisini kırabilmek için şantaja başvurmuşlardır. CHP’nin bu şantaj karşısında teslim olacağını ve çizgisinden ödün vereceğini düşünmüşlerdir. Ancak, Ulusal Kurtuluş Savaşımızdan, onun Kuvayı Milliye’sinden, onun Müdafaa-i Hukuk’undan, Halk Fırkası’ndan ve bütün hepsinin temel felsefesini oluşturan “Altı Ok”tan gelen Cumhuriyet Halk Partisi’nin, asla hiçbir baskıya boyun eğmeyeceğini düşünememişlerdir.

Bu senaryonun hayata geçirilmesinin CHP kurultayı öncesine denk getirilmesi de dikkat çekicidir. CHP’ye karşı, bu tür davranışlar, bu tür saldırılar daha önce de yapılmıştı. Bir başka kurultay öncesinde Deniz Baykal’ın Avrupa'da bir bankaya para aktardığı şeklinde ihbarlar yapılmıştı. Bu ihbarlar, ABD'nin çok gizli servisi başlıklı kağıtlarıyla Türkiye'de dağıtılmıştı. Deniz Baykal’ın, Avrupa’nın hiçbir bankasında hesabı olmadığı ve bunun bir şantaj olduğu CHP tarafından kanıtlanmıştı.

Yakın zamanlarda, Vakit Gazetesi’nin bir yazarı, on dört yaşındaki bir kıza cinsel tacizde bulunduğu için hapis yatmıştı. Geçtiğimiz günlerde, Siirt’te küçük çocukların yıllardır tecavüze uğradıkları gündeme geldi. Toplumu derinden sarsan bu olayların üzeri örtülmek istenirken, montaj olma olasılığı kuvvetli olan görüntüler için, yandaş medyada büyük fırtınalar koparılmakta, hadlerini aşan yorumlar yapılmaktadır.

CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, bu şantaj görüntülerine boyun eğmeyerek, tavrını değiştirmeyeceğini gösterdi ve büyük bir hukuk mücadelesi başlatacağını bildirdi. Türkiye’nin bir yol ayrımına doğru sürüklendiği bu süreçte, önlerinde hiçbir engel görmek istemeyen emperyalist güçler, direnen son ve güçlü kale CHP’yi yıkmak istemektedirler. Bu başarıldığı taktirde, Türkiye’nin ele geçirilme planlarının tamamlanması karşısında tüm sorunlar ortadan kalkacaktı. Ancak Deniz Baykal yönetimindeki CHP'yi çizgisinden saptıramayanlar, kaleyi içten fethetmek için bu görüntüleri yayınlamışlardır. Bu süreçte, bunun gibi şantaj malzemelerinin tekrar kullanılacağı açıktır. Deniz Baykal’a 13 Nisan 2010 tarihinde Avrupa Parlamentosu’nda genişlemeden sorumlu AB komiseri ile yapacağı görüşmenin engellenmesi için, suikast yapılmasının planlaması da ilginçtir. Karanlıkta ve şüphe içinde kalan bu durumun açıklığa kavuşturulması gerekmektedir.

CHP’nin önünde çok zorlu ve çetin bir yol bulunmaktadır. Türkiye’yi parçalamak isteyen emperyalist güçler, direnen en büyük kale olan CHP’yi etkisizleştirmek için her türlü yola başvuracaktır. CHP, doğru bir strateji izleyerek, ülkenin bu karanlık sürecini aydınlığa çevirecektir. Önümüzdeki günlerde yapılacak CHP kurultayı bunun için bir fırsattır. Bu kurultayda üretken ve dinamik bir yönetimle sorunların üstesinden gelmek olanaklıdır. Olağanüstü koşulların yaşandığı günümüzde, ülkemizin CHP’ye her zamankinden daha çok gereksinimi bulunmaktadır.

➽ Paylaş:

➽ Gözden Kaçırmayın... ➽ Bunları Okudunuz mu?..

“AKP karanlığının erişim yasağı ile engellediği SivriSinekCaz'a ücretsiz Opera VPN ile kolay ve sorunsuz erişebileceğinizi biliyormuydunuz?..”
Okurlara..