"Önceleri akıl firar etmişti, artık vicdan da firar etti."
İLHAN CİHANER:
“AKIL, VİCDAN BU TOPRAKLARDAN
FİRAR ETTİ”
FİRAR ETTİ”
Ergenekon Soruşturması kapsamında yargılanan Erzincan Cumhuriyet Başsavcısı İlhan Cihaner ilk kez 32. Gün Programı’nda konuştu. Cihaner, başına gelen gözaltı ve yargılanma sürecinden Türkiye’nin bugünkü yapısında cemaatin yerine kadar çok çarpıcı açıklamalar yaptı.Cihaner’in ağzından yaşadıkları, Cemaat – Tarikat – Siyaset – Ticaret dörtgeni.
İşte o açıklamalardan notlar…
Polis Görüntüleri Özellikle Servis Etti
-Polis kamerasından çekilen gözaltı görüntülerini ben de ilk kez baştan sona izledim. Bunlar özellikle polis tarafından servis edildi.
-Yasadışı bazı eylemleri yasanın bana verdiği yetkiye dayanarak soruşturdum. Bu cemaatlerin silahlı terör örgütü olduğu öne sürüerek soruşturma benden alındı. Bunların silahlı terör örgütü değil, yasa dışı eylemler içinde bulunan oluşumlar olduğunu söyledim. Soruşturmaya ilk İsmailağa Cemaati’nden başladım.
“Türkiye’yi teslim aldılar” iddialı olur, ama kontrollerinde
-Tarikat, cemaat denince herkesin aklına dini inançlar geliyor. Benim iddialarım bu cemaatlerin inanç yönüyle ilgili değil. Tabii ki herkesin bir inancı var ve insanlar inandığı şeylerin peşinden gidecekler, bu normaldir. Fakat bu gücün iki boyutu var, bunlardan ilki taban elde etmek için cemaatlerin insanların inançlarını sömürüyor olması. İkincisi ise yine sömürüyle para toplayarak bunu makbuzsuz olarak yapıyor olmaları. Aslında bizi ilgilendiren nokta da bu.
-Cemaat taşraya, günlük hayata hakim. Bugün gidip bir taşrada güçlü bir esnaf olmaya çalışın, bu işin nasıl işlediğini o zaman göreceksiniz. Ayrıca taşrada her cami bir cemaate bağlı.
-İsmailağa Cemaati taşrada kız çocuklarının okumasına izin vermiyor. Bunu kontrol altında tutacak, denetleyecek kadar da güçlüler.
“ALÇAKÇA SALDIRILAR YAPILDI”
-Emniyet içinde kritik noktalarda cemaatin adamları var.
-Alçakça saldırılar yüzünden soruşturmam yarım kaldı. Varması gereken yere varamadı.
-Benim üzerimden yapılmak istenen en önemli şey, bazı mesajlar vermekti. Bu büyük oyunu kurgulayanlar kimler ise, onların arkasında olanlara dokunma, cemaati soruşturma mesajı verilmek istendi.
SİYASAL İKTİDARA OYNUYORLAR
-Bu tip yapılanmaların, ülkenin önemli kurumlarına etkisi var. Ve bunlar iktidara oynuyor görünüyorlar. Yoksa yasa dışı dinlemelerin kamuoyuna servis edilmesine izin verilmezdi. Türkiye bu sorunu bir an önce çözmeli.
AKIL, VİCDAN BU TOPRAKLARDAN FİRAR ETTİ
Bugüne kadar ülkeye önemli hizmetlerde bulunmuş kişiler Ergenekon sanığı olarak yargılanıyor. Önceleri akıl firar etmişti, ama artık vicdan da bu topraklardan firar etti.
YARGIYA GÜVEN YOK
-Yargının belli bir imajı vardı ama yine de ideal noktada değildi. Müfettişler aracılığıyla yargının zabt ü rabt altına alındığı şüphesiz. Yeni mekanizma ile de yargı bağımsızlığının tehlikeye gireceği kuşkusuz. Türkiye’deki en büyük tehlike de yargıya olan bu güven sorunudur.
“HSYK’YA ADAY OLMAYI DÜŞÜNMÜYORUM”
-Eğer aday olsaydım, şu an bu açıklamaları yapıyor olmazdım. Çevremden baskılar var ama eğer aday olursam yargının yıpratıldığı, topa tutulduğu bir sürecin başlayacağına inanıyorum.
*