‘Çılgın proje’ye akıllı uslu yorumlar!

AKP çılgın projesiyle ilgi çekmeyi başarırken, halkın tepkisini de çekti. Vatandaşlar rant endişesini açıkça dile getirirken, harcanacak paraya da tepki gösterdi.



SivriSinekCaz

‘Çılgın proje’ye akıllı yorumlar!




CHP’li M. Akif Hamzaçebi:
İstanbul’u elden çıkarıyorlar!

Tahminim doğru çıktı! İstanbul’un elden çıkmasına neden olunacak bir çılgın proje olarak adlandırabiliriz bunu. Sadece ulaşım projesi olarak düşünülmeli. Yerleşim olursa İstanbul 30 milyon olur ve çöker.

Korkutucu bir değişim olur
İstanbul kabus şehrine döner

Emlakçılar bölgede yaşanacak spekülatif gelişmelere dikkat çekerek tedbir uyarısı yaparken, mimarlar odası da kentin akciğerlerinin yok edileceğine ve alınacak göçle ortaya çıkacak sorunlara dikkat çekti.

‘Uçuk proje’ diyenler öfkeli:
Kanalı bırak, geçime bak!

AKP çılgın projesiyle ilgi çekmeyi başarırken, halkın tepkisini de çekti. Vatandaşlar rant endişesini açıkça dile getirirken, harcanacak paraya da tepki gösterdi.

Doğal denge bozulacak

Hacettepe Üniversitesi (HÜ) Çevre Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Cemal Saydam, Başbakan Erdoğan’ın açıkladığı kamuoyunda “Çılgın Proje” olarak adlandırılan “Kanal İstanbul Projesi” ne ilişkin olarak, “Doğal olarak oluşmuş bir sistemi öyle yapay müdahaleler yaparsanız, ne olacağını kestiremezsiniz. Boğazlardaki su rejimini değiştirirseniz, İstanbul’un kanalizasyon deşarj sistemini mahvedebilirsiniz. İstanbul’un kanalizasyonu boğazın altına veriliyor ve bu su Karadeniz’e gidiyor” dedi. Karadeniz’den boğazları geçerek Akdeniz’e ulaşan suyun karşıtının tuz dengesini sağlamak için, Akdeniz suyunun da boğazın altından Karadeniz’e ulaştığını anlatan Saydam, “Bu denge, 3 bin yıllık bir denge, yani çok yeni” diye konuştu. Projenin, Marmara’nın yüzey akıntılarına ne yapıp yapmayacağına ilişkin kesin bir şey söylemenin mümkün olmadığını belirten Saydam, “Doğal olarak oluşmuş bir sistemi öyle yapay müdahaleler yaparsanız, ne olacağını kestiremezsiniz” şeklinde konuştu.

Bilimden uzak

TMMOB Çevre Mühendisleri Odası Başkanı Murat Taşdemir de kanal projesini “imkansız ve çılgın” olarak değerlendirerek, projenin siyasi etikten, bilimden ve teknikten uzak olduğunu savundu. İstanbul’un siyasete alet edildiğini öne süren Taşdemir, şöyle devam etti: “25 metre derinliğinde, 150 metre genişliğinde, 45 kilometre uzunluğunda bir kanal açmak demek, 168 milyon 750 bin metreküp toprak harfiyatı demek. Bu da yaklaşık 17 milyon kamyon harfiyat demek. Buradan çıkacak toprağı İstanbul’un üzerine sersen, İstanbul’un yüzölçümünü 10 santimetre yükseltirsin. Bu alanda çok ciddi ekolojik tahribat ve orman katliamı yapılacak, çok ciddi bir kentleşme problemi olacak. 45 kilometrelik güzergahta yaşayan insanlar, yerinden yurdundan edilecek.”

Vahim bir durum ortaya çıkıyor

Şehir Plancıları Odası Genel Başkanı Necati Uyar kanal projesinin fikir düzeyinde olduğu için değerlendirme yapmadıklarını, ancak Başbakan Erdoğan’ın açıklamalarını izlediklerini söyledi. Projenin üzerinde kapsamlı bir değerlendirme yapmak için projenin bütününü görmek gerektiğini belirten Uyar, “Kısmen bakıldığında İstanbul Boğazı’nı rahatlatmak, gemilerin geçişini hızlandırmak anlamında yapılabilir böyle bir kanal. Ancak tek başına kanaldan değil bir yerleşimden, havaalanından, 3. köprü projesinden söz ettiğinizde İstanbul için vahim bir durum ortaya çıkıyor” şeklinde konuştu. Orman Mühendisleri Odası Başkanı Muhammet Saçma da teknik altyapısıyla oluşmadığından Başbakan Erdoğan’ın açıklamaları doğrultusunda ilk izlenimlerini paylaşmak istediğini söyledi. Saçma, burayı, sadece gemilerin geçeceği yer olarak görmemek gerektiğini ve ormanlık alanların dikkate alınması gerektiğini söyledi.

Spekülasyonlara çok açık

İstanbul Umum Emlak Komisyoncuları Odası 2. Başkanı Nizamettin Aşa, projeyi şöyle değerlendirdi: Emlak piyasası açısından önemi Kanal İstanbul’un kentsel dönüşüme büyük etkisi olacağını söyledi Başbakan. Bu çok büyük bir emlak hareketine neden olacak. Bunun hangi açısından bakarsanız bakın o bölgede çok büyük emlak hareketi olacak. Ve bu spekülasyona çok açık. Spekülatif hareketler hemen başlayacaktır. Bunun önlenmesi gerek şimdi. Bunun bir de çevresel yönü var. Batıdan da doğudan da geçecek olsa simülasyondaki alan ormanlık araziyi işaret ediyor. O bölgede mutlaka ağaçlıklı yapı sözkonusu. Bunun korunması çok önemli. İşgal ve gecekondulaşmanın o bölgedeki çok önemli. Bunu bilen planlayan kim varsa üzerine baskı oluşacaktır. Bunun bir de çevresel yönü var. Batıdan da geçecek olsa, doğudan da geçecek olsa. Videoda gördüğümüz gibi ormanları gösteriyor. O bölgede mutlaka bir ağaçlık yapı söz konusu. Bunun korunması çok önemli. Bu bölgedeki işgal ve gecekondulaşmanın önlenmesi çok önemli.”

Ecevit, 1994’te duyurmuştu

DSP Genel Başkanı Masum Türker, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın açıkladığı İstanbul’a kanal projesinin, DSP’ye ait olduğunu öne sürdü. Türker, yaptığı yazılı açıklamada, projenin 1994 yerel seçimleri öncesinde Bülent Ecevit tarafından dile getirildiğini ifade etti. Projenin, DSP İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Necdet Özkan’ın seçim broşüründe “Boğaz ve DSP’nin Kanal Projesi” başlığıyla yer aldığını aktaran Türker, açıklamasında şu ifadelere yer verdi: “Sayın Başbakan’ın ’Çılgın Proje’diye lanse ettiği İstanbul’a Kanal Projesi, DSP’nin projesidir. Bülent Ecevit, yerel seçimler öncesinde, 17 Ocak 1994’te DSP’nin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Necdet Özkan ile bir basın toplantısı düzenlemiş ve İstanbul’un sorunlarına DSP’nin çözüm önerileri kapsamında bu konuyu gündeme getirmişti. Ayrıca Sayın Necdet Özkan’ın seçim broşüründe de bu konu yer almıştı. Herhalde o dönemde İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı olan Sayın Tayyip Erdoğan o broşürü alıp saklamış.”

Lozan yeniden mi yazılsın?

Şehir Plancıları Odası İstanbul Şube Başkanı Tayfun Kahraman Kanal İstanbul projesini şöyle değerlendirdi: “Proje ile İstanbul’da saatli bomba gibi geçen tankerlerin İstanbul’un içinden geçmemesi gündeme gelecek. İstanbul Boğazı’nın ise kent içi trafiğe yönelik kullanımı gündeme gelecek. Ama bunun için Lozan’ın yeniden yazılması gerekiyor. Bu sadece bizim karar vereceğimiz bir konu değil.” Çevresel değerler anlamında; orman alanları ve su havzalarının bulunduğu alanların kaybı anlamına geliyor.” Kahraman, projeyle çevrenin de büyük zarar göreceğini belirterek şöyle devam etti:

Su havzaları kaybolacak

“Adapazarı’ndan, Melen’den İstanbul’a içme suyu getiriyoruz. Bu proje ile büyük ihtimalle Büyükçekmece su havzası ve Terkos su havzasını kaybedeceğiz. Bunların kaybı ile İstanbul tamamen dışa bağımlı olacak, Trakya’dan su getiren, hatta dışarıdan su ithal eden kent haline gelecek.”

Vatandaş: Önce emekliye bak

Başbakan Tayyip Erdoğan’ın açıkladığı ‘Çılgın proje’ye sokaktaki vatandaşın büyük bölümü tepki gösterdi. Gazetecilerin sorularını yanıtlayan vatandaşların görüşlerinden bazıları şöyle: “Türkiye’de 10 milyon emekli var. Bunların ailelerini 3 kişi sayarsan 30 milyon insan çaresiz. Sen önce bu insanlar için bir proje hazırla.” “Kanalın açılacağı muhtemel bölgelerin büyük bölümü ormanlık alan. Şimdi buralarda tek bir ağaç bile kalmayacak. Bölgenin imara açılmasıyla da bazı kişilere büyük rant sağlanacak. Hükümet, rantçıları değil de vatandaşını ne zaman düşünmeye başlayacak.”



Yeniçağ


*
➽ Paylaş:
“AKP karanlığının erişim yasağı ile engellediği SivriSinekCaz'a ücretsiz Opera VPN ile kolay ve sorunsuz erişebileceğinizi biliyormuydunuz?..”
Okurlara..