Sam Amca’nın muteber adamları! "BÖL ve YUT!" (4)
“BÖL ve YUT !” (4)

Haremi ve kadınlara düşkünlüğü, gayrı ahlaki davranışları ile tüm dünyada ün salan İtalya Başbakanı Silvio Berlusconi’nin kadim dostu, sözde Yahudi düşmanlığı yapıp Siyonistlerin ilk defa bir Müslüman’a verdiği “Cesaret Madalyası” taşıyan, ” Ben yaptım, oldu.” mantığıyla hareket edip, daha sonra başı sıkışınca ” Millet iradesine” sığınan, önceleri Bush’la, şimdi ise Obama ile telefonla tercüman aracılığı konuşmadan karar alamayan, ” Osmanlı Tipi Eyalet Sistemi” ni savunan Erdoğan...
Ve ufak, tefek, nahif haliyle iri, kıyım Erdoğan’a omuz atarak (!) bu fotoğraf çerçevesinde yer almaya çalışan, ancak seçimlerde yenilgiye uğrayan, Y-CHP’nin Y-Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu… Nedense bu bölücü projeye” Ben de varım” çabası ile son anda Hakan Şükür gibi ” Büyük Abi’lerim bilir, o halde doğrudur” yandaşlığı…
Fotoğraf çerçevesinin dışında olanları ağzı sulanarak seyreden “Büyük Abi”… Yamak AB ve Karayılan, Barzani, tüm işbirlikçiler ve kadın düşkünü, korkak bir hainden halk kahramanına (!), lidere dönüştürülen Öcalan, İmralı’daki yazlığında “göbeğini kaşıyarak” izleyen bölücü başı memnun.
TESEV’ciler, kendilerini “Demokratik Özerklik”in havarisi ilan eden devşirme üniversite hocaları, yazarlar, gazeteciler ve Y-partinin bazı parti meclis üyeleri memnun..
O zaman “Avrupa Yerel Yönetimler Özerklik Şartı”, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin üniter yapısının düşmanıdır diyerek devam edelim yazımıza.
Sevgili Suay Karaman ” BÖLve YUT” (3) başlıklı yazımın altına, Sn. Işık Kansu’dan aktararak bazı bilgiler eklemiş. Kendisine teşekkür ederek bu bilgileri bazı eklerle birlikte sizinle paylaşacağım.
* DANİMARKA- Şartı Grönland Adası için UYGULAMAMA kararı almıştır.
* FRANSA- Ülkenin üniter yapısını gözetme çekincesini öne sürmüş, ayrıca Fransız Anayasa’sı ile çelişen yanlarını bir deklarasyonla açıklamıştır. ( Fransa ŞART’ı Parlemento’unda görüşmemiş, sadece Sözleşmeyi imzalamıştır.)
* ALMANYA- Kendi Anayasa’sında belirlenen yönetim organlarına göre, Şart’ı onaylamıştır.
* İSPANYA- Şart’ı, kendi Anayasa’sı ile uyumlu bir şekilde uygulayacağını bildirmiştir.
* İNGİLTERE- Bölgelere ve bu bölgelere bağlı adalara göre bu şartı uygulayacağını bildirmiştir.
* YUNANİSTAN, HOLLANDA, İSVİÇRE, MALTA, AVUSTURYA, BELÇİKA ve KIBRIS RUM KESİMİ, “ŞART”ı bazı maddelere koydukları çekincelerle uygulayacağını açıklamıştır.
Tam bu sırada aklıma gelmişken eklemek istiyorum.
Eğer bir gün bilerek veya bilmeyerek bir suç işlersem veya bana başkalarına olduğu gibi çakma bir suç isnat edilirse, beni Türk (!) adaletine, hele, hele Beşiktaş Adliyesi’ne teslim etmeyiniz.
Çünkü PKK militanı Sebahat Tuncel’i 2007 seçimlerinin sonucunda Meclis’e taşıyan, 2011′de hakkında kesinleşmiş 18 ay hapis cezası bulunan, ancak cezasını indirerek bu kadının ikinci kez milletvekilliğini onayan, ancak sıra Haberal, Alan ve Balbay’a gelince “HAYIR” diyen bu adalete artık güvenim kalmamıştır.
Şimdi devam edelim.
Avrupa Yerel Yönetimler Özerklik Şartı:
YEREL MAKAMLARIN BİRLİK KURMA ve BİRLİKLERE KATILMA ŞARTI:
MADDE/ 10- BENT/2- Her devlet, yerel makamların ortak çıkarların geliştirilmesi için birliklere üye olma ve uluslar arası yerel makamlar birliklerine katılma hakkı tanıyacaklardır.
BENT/3- Yerel makamlar, kanunlarla öngörülen şartlar dahilinde, başka devletlerin yerel makamların işbirliği yapabilecektir.
Size bir soru, bu Şart çekinceleri kaldırılarak, uygulandığı takdirde, örneğin Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi hangi kukla devletin yerel makamları ile işbirliği yapabilir ?..
MADDE/ 11- ÖZERK YEREL YÖNETİMLERİN YASAL KORUNMASI:
BENT/1- Yerel yönetimler, kendi yetkilerinin serbestçe kullanımı ile anayasa ve ulusal mevzuat tarafından belirlenmiş olan özerk yönetim ilkelerine riayetin sağlanması amacıyla yargı yoluna başvurma hakkına sahip olacaklardır.
Avrupa Yerel Yönetimler Özeklik Şartı da tıpkı İkiz Yasalar gibi, TBMM’de kabul edildiği içindir ki, Anayasa’mızın 90.Maddesi gereği bir iç hukuk mevzuatıdır. Bu nedenle Anayasa ve örneğin 3. Madde örnek gösterilerek, Anayasa Mahkemesi’nde iptal davası da açılamaz.
Kim ne derse desin, bu Şart’ı kabul etmek, hele çekinceleri kaldırarak kabul etmek, ” Gel, beni böl ve yut” davetiyesidir.
Bu davetiyenin altına imza atanlar ya tehlikenin farkında değiller, ya da ….
Devam edeceğiz…