Sam amca bu! Çıkarı varsa anında satar...
Tayyip Erdoğan’ın siyasetteki hızlı yükselişinde etkin rol oynayan Abramowitz ve Barkey, ülkelerinin menfaati söz konusu olunca İsrail’den yana tavır takınıp Erdoğan’ı bir çırpıda sildiler...Erdoğan’ı anında sattılar...
Başbakan’ın siyaset sahnesine çıkışında etkin bir rol oynayan Morton Abramowitz ve PKK açılımının babası olan Henry Barkey, ABD çıkarı söz konusu olunca İsrail’den yana tavır alıp Erdoğan’a üstü örtülü tehdit savurdu.“Türkiye için çok şey yapabilirsiniz”
ABD’nin Yahudi kökenli eski elçisi Morton Abramowitz, belediye başkanıyken Erdoğan’ı böyle parlatmıştı.
“Açılım” ın yazarı bu defa sert çıktı!
CIA ajanı Henry Barkey, Erdoğan’ın tavrından rahatsız: ABD, ’Bu söylem çok fazla’ demek zorunda kalacak!
“Cesur lider”e gözdağı!
Cesur lider arayan CIA planından kısa süre sonra siyaset sahnesinde yükselen Başbakan Erdoğan’a ABD’nin çok satan gazetesi Wall Street Journal (WSJ) kanalından sert uyarı geldi! Planın 2 kilit ismi, “Banko İsrail!” dedi.
Önce ABD çıkarı gelir!
WSJ, Abramowitz’in ağzından “Washington ’dürüst’davranıp Ankara’ya ’İsrail’i tercih ederiz’ demeli” diye yazdı. Sözde analizde ABD katı kırmızı çizgi çekip Rum, İsrail ve Türk tarafının yanlış hesaplarını bitirmeye çağrıldı.
Çıkarlarına dokununca Erdoğan’ı anında sildiler
Tayyip Erdoğan’ın siyasetteki hızlı yükselişinde etkin rol oynayan Abramowitz ve Barkey, ülkelerinin menfaati söz konusu olunca İsrail’den yana tavır takındı.
AKP iktidarının İsrail karşı sert tutum takınması ABD’yi rahatsız etti. 2 CIA ajanı Morton Abramowitz ve Henri Barkey, siyaset sahnesinde yükselmesinde etkili oldukları Başbakan Tayyip Erdoğan’ı, ABD menfaatlerine dokununca üstü kapalı tehdit etti. 1990’lı yıllarda Ankara’da büyükelçilik yapan ve Erdoğan’ı parlatan isim olarak bilinen Abramowitz, “ABD, (İsrail’i Ankara’ya tercih ederiz) demeli” ifadesini kullanırken, PKK açılımı için aradığı cesur lideri bulan Barkey de, “ABD Erdoğan’ı söylemleri için uyarmalı” dedi.
Akdeniz’deki “tırmanan gerilimlerin ABD-Türkiye ittifakını karmaşıklaştırdığı”, ABD’nin Türkiye ile bağlarının “yeni gerginliklerle karşı karşıya olduğu” yorumları yapılıyor. ABD’nin çok satan gazetesi Wall Street Journal’ın, “ABD’nin Türkiye ile Bağları Yeni Gerginliklerle Karşı Karşıya” başlığı ile yayımladığı geniş analizde “Akdeniz’de tırmanan gerilimler, Başkan Obama’nın, Ankara’yı, ABD’ye Ortadoğu siyasi kargaşaları yönetmeye katkıda merkezi bir unsur olarak gördüğü bir dönemde ABD-Türkiye ittifakını karmaşıklaştırıyor” değerlendirmesini yaptı.
Kırmızı çizgiler
WSJ, Washington ve Avrupa’daki bazı stratejistlerin Obama Yönetimini, “daha agresif bir diplomasi ve ABD donanmasını kullanarak Akdeniz’de katı kırmızı çizgilerini çizmeye çağırdıklarını” kaydettiği analizde, “Bu, Türkiye’nin, İsrail’in veya Kıbrıs’nın (Rum Kesimi) yanlış hesaplamalarına karşı korumak için çok önemli gibi görünüyor ama bu yöndeki adımların Ankara’yı kızdırabileceği de kabul ediliyor” denildi. Analizde ABD’nin eski Ankara Büyükelçisi Morton Abramowitz’in değerlendirmelerine de yer verildi. Yahudi kökenli Abramowitz, “Türklerin, bir çatışmayı başlatma niyetlerinin olduğunu sanmıyorum” dedi.
Dürüst davranmalı
Abramowitz, Washington’un, Ankara ile “dürüst” davranarak Türkiye ile İsrail arasında bir çatışma patlak vermesi halinde “İsrail’i tercih ederiz” demesi gerektiğini öne sürdü.
ABD’li gazete, üst düzey bir Türk yetkilisinin Türkiye’nin ne Rum Kesimi nede İsrail ile savaşma peşinde olmadığı, başkalarınca atılan provokatif adımlara karşı kendisini koruma zorunda bırakıldığı sözlerini de yansıttığı analizde Başkan Obama’nın 2009’da göreve başladıktan sonra Türkiye’yi “başlıca bir stratejik ortak” olarak önemsediğini belirtikten sonra şöyle devam etti: “Beyaz Saray yetkilileri, ABD Başkanı’nın Ortadoğu ve Kuzey Afrika’daki siyasi değişimi konusunda koordinasyon yapmak amacıyla düzenli olarak Türk Başbakanı Tayyip Erdoğan ile konuştuğunu söylüyorlar. Ve Obama Yönetimi, Ankara’nın, geçen ay verdiği, NATO’nun, İran’ın uzun menzilli füzelerine odaklanan radar tesisine ev sahipliğini yapma kararını çok olumlu karşıladı.”
Washington sıkıntılı
Ancak Türkiye ile Rum Kesimi arasındaki derinleşen anlaşmazlığın Washington’u sıkıntıya soktuğunu savunan gazete, Türkiye ile İsrail arasında devam eden gerilimlerin de ABD’nin Ortadoğu’yu istikrarlaştırma çabalarını olumsuz etkilediğini öne sürdü. WSJ, Başban Obama’nın İsrail ile Türkiye arasındaki gerilimleri azaltmak için çaba gösterdiğini ancak “sürecin İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun Türkiye’den özür dilemeyi reddetmesi üzerine çöktüğü” nü, bunun üzerine Türkiye’nin İsrail ile askeri bağları kestiğini, diplomatik ilişkilerin düzeyini düşürdüğünü ve Gazze filolarını korumak için donanmasını kullanacağını söylediğini kaydetti.
Erdoğan blöf yapıyor
Gazete, “Türkiye uzmanı bazı analistler, Sayın Erdoğan’ın blöf yaptığına inanıyor. Ancak halen Müslüman dünyasının en popüler liderleri arasında bulunan Türk liderinin, yaptığı restle geri adım atılması zor bir pozisyona girmiş olabileceği yönündeki korkular artıyor. Ve Washington’un muhtemelen herhangi bir çatışmanın içerine sürükleneceğine işaret ediyorlar.” Bu bağlamda gazete, Türkiye uzmanı Lehigh Üniversidesi öğretim üyelerinden Henri Barkey’nin “Bir noktada ABD, ’Bu söylem çok fazla’demek zorunda kalacak” sözlerini yansıttı.
Başbakanlığa layık görmüştü
Aslen Yahudi olan Siyonizm’in Türkiye ve Orta Doğu stratejisti Morton Abramowitz, ABD’nin Ankara Büyükelçisi olduğu 1990’lı yılların başında Refah Partisi İstanbul Beyoğlu İlçe Başkanı Tayyip Erdoğan’ı tanıdı. Bu tanışmanın ardından Erdoğan önce Refah Partisi İstanbul İl Başkanı, ardından da İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı’na seçildi. Erdoğan’ın bu hızlı yükselişinde Abramowitz’in malum medyayla olan ilişkilerinin etkili olduğu söylendi.
Erdoğan’ın Abramowitz’le Kasımpaşa’daki özel bir vakıfta başlayan tanışıklıkları, belediye başkanı seçilme öncesi ve sonrası Belediyenin Florya tesislerindeki görüşmelerle devam etmiş, ardından Tayyip Erdoğan’ın Amerika ziyaretleri yoğunlaşmıştı.
17-21 Nisan 1995’te başlayan, daha sonra 17-22 Kasım 1996, 20-23 Aralık 1996, cezaevine girmeden hemen önceye rastlayan 1 Mart 1998 ve yine 16 Temmuz 2000 tarihlerinde tekrarlanan ABD gezileri bunların bazıları. Erdoğan’ı Belediye makamında 15 Ekim 1996 günü ziyaret eden Abramowitz’in “Siz İstanbul’u yönetip yıldızınızı parlatabildiğinize göre, Türkiye için de çok şey yapabilirsiniz!..” sözleri basında yer almış ve “Erdoğan’ın bazı şartları kabul etmesi halinde, ABD’nin kendisini başbakanlığa hazırlayabileceği mesajı” şeklinde yorumlanmıştı.
Abramowitz’in “Evet, kravatlı ve daha şehirli kılıklı görünen Erdoğan’ı, Erbakan’a tercih ederiz” şeklindeki açıklaması Ertuğrul Özkök’ün köşesinde yer almıştı. Erdoğan’ın Abramowitz’in ziyaretinden sonra Erbakan’dan uzak durmaya başladığı ve Hoca’nın İstanbul’daki açılış törenlerine bile katılmadığı da dikkat çekmişti.
Cesur bir lider arıyordu
Wall Street Journal’de Morton Abramowitz ile ortak makale yazan CIA ajanı Henri Barkey, ABD’nin eski Ankara Büyükelçisi Morton Abramowitz’in isteği üzerine Haziran 1997’de AKP iktidarın bugünkü açılım söylemi ile bire bir örtüşen(!) bir Kürt sorunu raporu hazırlamıştı.
CIA Orta Doğu Şefi Graham Fuller’i de yanına alan Henri Barkey, raporda PKK’ya af getirilmesini ve siyasete girmesinin gerektiğini belirtiyordu. Barkey imzalı raporda bir de ABD’nin PKK sorunu için o dönemde cesur bir lider arayışında olunduğu ifade ediliyordu.
İşte rapordaki o cümleler: “Sivil politik liderler çok zayıflar ve Kürt sorununa girmeyi arzulamıyorlar. Türkiye’de bu sorunu askeri olmayan yöntemlerle çözme cesaretini gösterecek lider yoktur.” O raporun yazıldığı dönemde Tayyip Erdoğan henüz iktidara gelmemişti. Barkey, AKP iktidarının 2007’de başlattığı açılımı da sık sık Türkiye’ye gelerek denetlemişti.
AKP’nin PKK açılımının fikir babası, CIA ajanı Barkey, rapor krizi sonrası Türkiye’ye aba altından sopa göstermişti.
Yeniçağ
*
Tayyip Erdoğan’ın Amerika ziyaretleri!
Erdoğan’ın Abramowitz’le Kasımpaşa’daki özel bir vakıfta başlayan tanışıklıkları, belediye başkanı seçilme öncesi ve sonrası Belediyenin Florya tesislerindeki görüşmelerle devam etmiş, ardından Tayyip Erdoğan’ın Amerika ziyaretleri yoğunlaşmıştı.
17-21 Nisan 1995’te başlayan, daha sonra 17-22 Kasım 1996, 20-23 Aralık 1996, cezaevine girmeden hemen önceye rastlayan 1 Mart 1998 ve yine 16 Temmuz 2000 tarihlerinde tekrarlanan ABD gezileri bunların bazıları.
Erdoğan’ı Belediye makamında 15 Ekim 1996 günü ziyaret eden Abramowitz’in “Siz İstanbul’u yönetip yıldızınızı parlatabildiğinize göre, Türkiye için de çok şey yapabilirsiniz!..” sözleri basında yer almış ve “Erdoğan’ın bazı şartları kabul etmesi halinde, ABD’nin kendisini başbakanlığa hazırlayabileceği mesajı” şeklinde yorumlanmıştı.
*
*
