Zahid Akman'ın, hakim karşısında unutkanlıkları!
Almanya’da faaliyet gösteren Deniz Feneri e.V Derneği aracılığıyla Türkiye’de faaliyet gösteren Kanal 7 televizyonu başta olmak üzere bazı şirketlere yasadışı yollardan para transferi yapıldığı iddiasıyla açılan soruşturmada üç ay tutuklu kaldıktan sonra tahliye edilen RTÜK eski Başkanı Zahid Akman’ın savcılık ifadeleri!..
Hürriyet gazetesi Almanya’da faaliyet gösteren Deniz Feneri e.V Derneği aracılığıyla Türkiye’de faaliyet gösteren Kanal 7 televizyonu başta olmak üzere bazı şirketlere yasadışı yollardan para transferi yapıldığı iddiasıyla açılan soruşturmada üç ay tutuklu kaldıktan sonra tahliye edilen RTÜK eski Başkanı Zahid Akman’ın savcılık ifadelerine ulaştı.
İsmini hatırlamadığı hisseleri Karaman’a devretmiş!
Sorguda tüm iddiaları ve kendisine savcıların gösterdiği “gayriresmi muhasebe kayıtlarını” reddeden Akman, hisse devirleri hakkında ise, RTÜK’e başkan seçildiğinde "ismini hatırlamadığı" bir şirketteki hisselerini, Zekeriya Karaman’a yaklaşık 3 milyon dolar bedelle devrettiğini söyledi.
Kayıtları kabul etmedi
Savcılık sorgusunda Akman’a sorulan sorular ve verilen yanıtlar şöyle:
Soru: Deniz Feneri e.V’nin gayri resmi muhasebe kaydına göre size doğrudan ya da kurye veya birbiriniz aracılığıyla para teslim edildiği gibi şirketlerinizde bu paranın kullanıldığı, bazı sermaye/sermaye artışlarının, yönetim kurulu ödemelerinizin, şirketlerinize ait araçların cezalarının dahi dernek parasıyla karşılandığı kayıtlıdır. Bu kayıtlar için ne dersiniz?
Akman: Ben bu kayıtları kabul etmiyorum. Bu kayıtlarda var olduğu ileri sürülen bu bilgiler gerçek değildir. Ben gayri resmi muhasebeden haberdar olmadığım için Deniz Feneri e.V. ile diğer şirketlerin mahsuplaşmanın nasıl yapıldığını bilmiyorum. Benim bilgim dâhilinde yöneticisi olduğum şirketler ile Deniz Feneri e.V. derneği arasında herhangi bir para alışverişi olmamıştır.
"Deniz Feneri kayıtlarını kim tutmuş bilmiyorum"
Soru: Akman’a Deniz Feneri e.V.’nin 01.01.2005-31.12.2005 tarih aralığındaki muavin kayıt defterinin bir çıktısı gösterilerek 19.02.2005 tarihli “ZK-ZA beraber 300.000” kaydı soruldu.
Akman: Bu kaydı kabul etmiyorum. Bu kaydı kim tutmuş, niye tutmuş bilmiyorum ancak kaydı kabul etmiyorum. Kesinlikle böyle bir şey olmamıştır.
"İsmini hatırlamadığım hisseler"
Soru: Deniz Feneri e.V.’nin parasını nerelerde hangi amaçlarla kullandınız?
Akman: Ben, Deniz Feneri e.V.’nin bir kuruş parasını almadım ve kullanmadım. Bu iddiayı bu anlama yol açan kayıtları da kabul etmiyorum.
Soru: Hisse devrinden paralarınızı aldınız mı?
Akman: İsmini hatırlayamadığım bir şirketteki hisselerimi 2005’te RTÜK üyeliğine seçildiğimde Zekeriya Karaman’a yaklaşık 3 milyon dolar bedelle devrettim. Bu devir bedelini henüz almış değilim. Bu alacağım RTÜK’teki görevim nedeniyle TBMM’ye verdiğim mal beyanında kayıtlıdır.
"Türkiye’ye para getirmedim"
Soru: Çalışanlarınız dernekte çalışmak için sizden izin almışlar mıdır?
Akman: Benden onay aldıklarını Türkiye için hatırlamıyorum, daha doğrusu benim o dönemlerde Türkiye’deki şirketlerde yöneticiliğim yoktu.
Soru: Gürhan ve Firdevsi Ermiş’in Almanya’daki şüpheli para çekimleri nedeniyle dernekten ayrılmalarını isteniz mi?
Akman: Benim Mehmet Gürhan ve Firdevsi Ermiş hakkında Almanya’da şüpheli para çekimleri nedeniyle işlem yapıldığından bilgim yoktur.
Soru: Almanya’dan Türkiye’ye hiç ticari faaliyetiniz kapsamında yasal para getirdiniz mi?
Akman: Ben, Almanya’dan Türkiye’ye ticari faaliyet kapsamında hiçbir şekilde para getirmedim. Deniz Feneri Derneği’nin parasıyla hiçbir ilgim olmamıştır.
"Cep telefonuyla konuşmaya sıcak bakmıyorum"
Soru: Bazı telefon konuşmalarında dinlendiğinizi ima ederek karşınızdaki kişiyi uyardığınız anlaşılmıştır. Neden şifreli konuşmayı tercih ettiniz?
Akman: Prensip olarak cep telefonuyla konuşmaya sıcak bakmıyorum. Bu nedenle cep telefonu yerine yüz yüze ya da sabit telefonla konuşmayı tercih ediyorum.
Gürhan’ın yetkili olmasından hoşnut değildim
Soru: Mehmet Gürhan’dan neden hoşnutsunuz?
Akman: Ben, kendim şahsen Mehmet Gürhan’ın hem Almanya’daki şirketlerin bir kısmında yetkili hem de Deniz Feneri e.V.’nin yetkilisi olmasından hoşnut değildim. Rahatsızlık duydum. Bu durumu diğer şüphelilerle konuşup konuşmadığımı hatırlamıyorum. Bugün itibariyle biz bazı suçlamalarla karşılaşıyorsak bu Mehmet Gürhan’a gereğinden fazla güvenmemizden doğmaktadır. Ben, yukarıda ifade ettiğim gibi ilke olarak ticari faaliyeti olan bir kişinin dernek gibi akçeli bir işe girmesine karşıyım. Zira bir zaman sonra elde ettiğiniz ticari kazanç bu derneğin topladığı parayla ilişkilendirilebilir.
Soru: 2006’da 9 bin Euro aylıkla Kanal 7 Avrupa sorumlusu yapılması olumlu kanaatinizin sonucu mu?
Akman: Mehmet Gürhan bazı şirketlerde ortağım olmakla benim için güvenilir bir kişidir ve güvenimi sarsan bir davranışını görmedim. Benim Mehmet Gürhan’ın getirdiği muhasebe kayıtları ile yetinerek tüm kayıtları istememem kendisine duyduğum güvenden kaynaklanmaktadır.
Veli Korkmaz’ı tanırım ama yakınlığım yoktu
Soru: Deniz Feneri e.V’nin Türkiye’deki bazı mal alımlarında irsaliyelerde teslim yeri olarak Kanal 7 adresi ve faks numarası bulunmaktadır. Nedeni nedir?
Akman:Bu konuda bir bilgim yoktur. Böyle bir şeyi ilk kez şimdi duyuyorum.
Soru: Veli Korkmaz’ı tanır mısınız?
Akman: Veli Korkmaz’ı daha önceden tanırım. Kendisini Kırıkkale Belediye Başkanı olarak bilirim. Zaman zaman cemiyet toplantılarında kendisiyle aynı ortamda bulunduğum olmuştu ancak kendisiyle özel bir yakınlığım yoktur.
Yanmayan sobalar Deniz Feneri’yle yanabildi
Soru: Deniz Feneri ve Deniz Feneri e.V isimli derneklerin kurulmasına herhangi bir katkınız telkin ya da teşvikiniz olmuş mudur?
Akman: Benim her iki derneğin kurulmasına bir katkım ya da teşvikim olmamıştır. Almanya’daki derneğin nasıl kurulduğunu hiç bilmiyorum. Deniz Feneri Türkiye’de pek çok kişiye yardım etti, yanmayan sobaları yaktı, okul açtı.
Soru: Deniz Feneri Derneğinin yardım faaliyetlerine katıldınız mı?
Akman: Ben, herhangi bir yardım faaliyetinde organizasyonunda görev almadım.