"Erdoğan Derin Devleti mi var?"





Erdoğan derin devleti



'Muharrem BAYRAKTAR '
SivriSinekCaz

MİT’in eski ve yeni başkanının savcılık tarafından ifadeye çağrılması hükümet kanadında şok etkisi yaptı. Kısa bir süre önce “Bu ülkede genelkurmay başkanları bile tıpış tıpış önüne gidebiliyorsa gerçek hukuk devleti tesis edilmiştir” diyen çevreler, birden sus pus oldu. İşin altında bir bit yeniği aramaya başladılar. Bülent Arınç, “Aklımla izah edemedim bu durumu” diyor.

Anladık ki “bu ülkede hangi rütbeden olurda olsun askerler tıpış tıpış savcının karşısına çıkıyorsa bu çok normal, ama direkt olarak başbakana bağlı MİT Başkanı ve diğer hükümet bürokratları savcı tarafından çağrılıyorsa bu çok anormal bir durumdur!”
Nitekim daha iki hafta önce eski bir Genelkurmay Başkanı savcılığa ifade verip terör örgütü üyesi olmakla suçlanıp hapse atıldı ve bu durumu gayet normal karşılayan başbakan, MİT müsteşarının ifade için savcı karşısına çıkmasına izin vermedi.

Başbakana bağlı bir kurum olan MİT müsteşarı Hakan Fidan ve bazı MİT görevlileri hakkında savcılık iddianamesinde ortaya atılan iddialar dudak uçuklatıcı boyutta.

Bu iddialara göre:
“* KCK, MİT denetiminde kuruldu. Bazı eylem talimatları MİT tarafından PKK’ya ulaştırıldı.

* MİT heyeti istihbarat toplama ve bilgi edinme görevinin dışında örgütün yönetilmesine aracılık etti.

* Örgütün yönetilmesine olanak sağladı. Silahlı faaliyet yürütmesi en baştan beri öngörülen KCK yapılanması MİT heyetinin gözetiminde tamamlandı. MİT’in PKK ile yaptığı görüşmelerde terör örgütüne verdiği taahhütler çerçevesinde KCK yapılanmasının tamamlanması için zaman kazanılmasını sağladı.

* MİT gerek doğrudan temaslarında gerekse örgüt içindeki ajanları aracılığıyla elde ettiği saldırı ve eylem talimatlarının önlenmesi ve engellenmesine yönelik harekete geçmedi. Hatta eylem talimatlarını yerine getirecek olan Kandil ve kırsal kadrolara iletilmesine aracı oldu.

* İstihbarat toplama vazifesi aşılarak devletin bütünlüğü ve Anayasal düzene karşı anlaşma noktasına varıldı. Yine şok dokümanlarda yeni Anayasada Özerk Kürdistan’a imkan tanınması, Öcalan’ın önce ev hapsine ardından özgürlüğüne kavuşması, PKK’nın özerk Kürdistan’da polis gücü olarak kullanılması, Birleşmiş Milletler veya NATO’nun bölgeye müdahalesini de içeren mutabakat metinlerine ulaşıldı.” (Bugün Gazetesi, 9 Şubat 2012).

Ve daha neler neler.

Bu iddialar çok ciddi ve vahim.

Savcılığın elinde çok önemli belgeler olduğu iddia ediliyor.

13 Ocak’ta Diyarbakır BDP il başkanlığın binasına yapılan baskında Oslo’a PKK ile MİT mensupları arasında yapılan gizli pazarlıkları da kapsayan tamamlayıcı nitelikte 12 ses kaydı ve Öcalan’ın KCK Yürütme Konseyi Başkanlığı’na kendi el yazısı ile yazdığı 6 belge ve 19 doküman var.

Bir zamanlar derin devletin elamanları olarak çalıştıkları iddia edilen ve askere bağlı olan JİTEM’cilere yöneltilen çok ağır suçlamaların benzerleri şimdi “başbakan bağlı MİT’e yöneltiliyor.”

Tıpkı JİTEM’ciler gibi MİT’çiler de örgütle işbirliği yapmakla suçlanıyor.

“ASKERE BAĞLI JİTEM’İ SORGULAYABİLMEK, JİTEM GÖREVLİLERİNİ BİR BİR YARGI ÖNÜNE ÇIKARIP HAPSE ATABİLMEK ÜLKEDE DEMOKRASİNİN NE KADAR YERLEŞTİĞİNİ GÖSTERİYOR” DİYE BAYRAM EDENLER, BAŞBAKANA BAĞLI “MİT HAKKINDAKİ İDDİALARIN ASLA VE ASLA ÜZERİNE GİDİLMESİNİ İSTEMİYORLAR.”

“Biz, MİT başkanımızı ifadeye göndermeyiz” diyor hükümet.

İyi de yüzlerce kurmay subay savcı önüne çıkarken iyiydi de şimdi ne oldu!
Hani bu ülkede özgür yargı vardı? Hani hukukun üstünlüğü vardı?

Bırakın MİT’in yeni ve eski başkanı çıksın yargı önüne hakkındaki iddiaları bir bir cevaplasın?
Özlediğiniz hukuk devleti bunu gerektirmiyor mu?

Birileri çıkar bu ülke de “Erdoğan Derin Devleti mi var?” diye sorabilir.

Bundan sonraki süreç belli:

Savcının görevden alınması ve böylece “ülkeye tam demokrasinin yerleştirilmesi!”



Yenimesaj


.
➽ Paylaş:
“AKP karanlığının erişim yasağı ile engellediği SivriSinekCaz'a ücretsiz Opera VPN ile kolay ve sorunsuz erişebileceğinizi biliyormuydunuz?..”
Okurlara..