12 Eylül’ün yasadışı çocukları
12 Eylül’ün patronu. 12 Eylül’ün kâhyası. 12 Eylül’ün sopası. Yasadışı çocuk. Tuzluklar 12 Eylül şirketinden.12 Eylül “nostaljisi ve anakronisi” . 12 Eylül’ün gölgesi ile savaş. Doğu Perinçek yazdı…
12 Eylül’ün yasadışı çocuğu Tayyip Erdoğan
12 Eylül’ün patronu: Washington.
12 Eylül’ün kâhyası: Turgut Özal.
12 Eylül’ün sopası: Kenan Evren.
12 Eylül’ün yasadışı çocuğu: Tayyip Erdoğan.
12 Eylül’ün bugünkü oyuncakları: AKP’nin işaretiyle mahkeme kapısına koşanlar.
12 Eylül’ün sıradüzeni (Hiyerarşi) budur.
12 EYLÜL’ÜN PATRONU
Herkes biliyor 12 Eylül’ü ABD’nin tezgâhladığını. Ama daha önemlisi, 12 Eylül, Türkiye’ye ABD’nin patronluğunda yürütülen “dünya ekonomisiyle bütünleşme”, “Yeşil kuşak” oluşturma ve kriz bölgelerinde koçbaşı misyonunu dayatmıştır.
Paranın giriş çıkışına denetimi kaldırmak, gümrükleri kaldırmak, kamu ekonomisini kaldırmak (özelleştirme), tarıma destek akçalarını kaldırmak, kamu hizmetini kaldırmak, özetle “5 Kaldır Programı”, 12 Eylül’ün Neoliberal ekonomisinin özetidir.
12 EYLÜL’ÜN KÂHYASI
Bu program, 1980’lerin ortalarına gelindiği zaman,emekçilerin alım gücünü yarı yarıya azalttı. Öte yandan kapıları açarak ve iç pazarı daraltarak, milli sanayici ve tüccarı da ekonominin kenarlarına sürdü.Sıcak para komisyoncularından, hayali ihracatçılardan, büyük tefeci ve hortumculardan oluşan bir mafya-tarikat rejimi kuruldu.
İşçi ve köylüden sanayici ve tüccara kadar çok geniş kesimleri hedef alan 12 Eylül rejimi, ancak küresel mafyanın memurları tarafından uygulanabilirdi. O memur, Turgut Özal’dır.
12 Eylül, Demirel ve Ecevit gibi 1960 sonrasının liderlerini siyasetten silmeye yönelirken, Özal-Çiller-Tayyip Erdoğan ve Abdullah Gül gibi ABD devlet hiyerarşisi içinde yönetilen siyasetçiler dönemini açıtı. Bu nedenle Tayyip Erdoğan’ın sık sık Turgut Özal’ın devamıyız diye övünmesi 12 Eylül soykütüğünün ilanıdır.
12 EYLÜL’ÜN SOPASI
Küresel mafyanın Turgut Özal marifetiyle uyguladığı milli ekonomiyi tasfiye ve yoksullaştırma programı, ancak sopayla uygulanabilirdi. İşte o sopa, CIA istasyon şeflerinin “bizim oğlanlar” dediği 12 Eylül cuntasıdır.
Bu nedenle 12 Eylül sıradüzeninde, küresel ekonominin kahyası Turgut Özal’dır; Kenan Evren kahyanın silahlı infaz görevlisidir.
YASADIŞI ÇOCUK
Turgut Özal’dan sonra araya 1960-1980 döneminin direnci girmiştir. 1991-1993 DYP-SHP hükümeti ve 1997-2001 28 Şubat hükümetleri böyle nitelenebilir. ABD, 1996’da orta sağ ve orta solu tasfiye kararı almıştır. 2002darbesiyle 12 Eylül rejimi asıl sahibine teslim edilmiştir.
ABD Büyükelçisi Abromoviç’in hazırladığı Tayyip Erdoğan-Abdullah Gül iktidarı, 12 Eylül’ün küresel merkezinin planladığı ve atadığı yönetimdir.
Yasadışılığı başka anlamlara çekilmemelidir; ABD tarafından bir operasyonla iktidar koltuğuna oturtuldukları ve Cumhuriyeti yıktıkları için yasadışıdırlar. Nitekim Cumhuriyet döneminin kalıntısı olan Anayasa Mahkemesi, 31Temmuz 2008 günü AKP’nin yasadışı olduğuna hükmetmişti. Ama bu hüküm infaz edilmedi. Çünkü artık hükümet, doğrudan küresel mafyanın eline geçmişti.
TUZLUKLAR 12 EYLÜL ŞİRKETİNDEN
12 Eylül döneminde 4 yıldan fazla duvarların arasına konan,bir süre Mamak Cezaevi’nin en ağır bölümü olan A Blok arka hücrelerde (solumda Erdal Eren, sağımda Dev-Yol liderlerinden Tevfik ve İbrahim Çiftçi’nin hücresi), tutulan,12 Eylül mahkemelerinde ağır hapse mahkûm edilen, 1500 üyesi hapislere atılmış Türkiye İşçi Köylü Partisi Genel Başkanı olarak rahat konuşuyorum:
Bugün 12 Eylül davasına müdahil olmak için mahkeme kapısına koşmak, Genelkurmay binasına yürümek, Tayyip Erdoğan’ın senaryosunda rol almaktan başka bir anlama gelmiyor.
12 Eylül programını uygulayan Tayyip Bey, 12 Eylül mağdurlarını ve mağdur olmayan siyaset artistlerini kendi Sıcak Para Diktatörlüğünün bekası için böyle kullanmaktadır. Ellere birer tuzluk veriliyor ve herkes “12Eylül yargılamasının” kapısına salatalık yemeye koşturuluyor. Tuzluklar, Tayyip Şirketinden.
Böylece 12 Eylül’ün mağdurları, 12 Eylül’ün oyuncağı durumuna düşürülmüşlerdir.
12 EYLÜL “NOSTALJİSİ VE ANAKRONİSİ”
12 Eylül’ün dirisi tepemizde iken, ölüsüne karşı savaşmak, biraz geçmişe özlem (nostalji), 32 yıllık şaşzaman (anakroni) ve tam anlamıyla hedef şaşırmadır.
12 EYLÜL’ÜN GÖLGESİ İLE SAVAŞ
En kritik durumlarda Tayyip Erdoğan yönetiminin kurtarıcıları olan Devlet Bahçeli ve Kılıçdaroğlu’nun bu gölge oyununda başrole soyunmaları herkesi uyarmalıydı. Ancak 32 yıl öncesinde demir atıp kalanların bu oyuna düşmeleri olağandır.
12 Eylül kendi mağdurlarını 12 Eylül’ün gölgesiyle savaşa seferber etmiştir.
12 Eylül’ün yasadışı çocukları ise, kıs kıs gülmektedirler.
