Ucuz ve iğrenç numaralar!
Suriye’yi işgal etmek isteyen savaş lobileri, Türkiye’yi sıcak çatışmanın içine atmak için her türlü tahrik, kışkırtma ve provokasyona başvuruyor.Ucuz numaralar

Sınırda provokasyon
Kilis’te mülteciler için açılan konteyner kent, sınırın Suriye tarafındaki yüzlerce ajan için provokasyon fırsatı oldu. Konteyner kente gelen sığınmacılara meçhul eller tarafından açılan ateş, Suriye askerlerine maledilerek savaş ilanı için bahane aranıyor.
Dış basından gaz
El Cezire ve CNN gibi TV kanalları, mizansen görüntülerle Suriye askerini katliamcı olarak gösteriyor. Avrupa basını, “Tampon bölge Türkiye’nin hakkı”, “Ankara’nın sabrı taşıyor” gibi manşetlerle Türk hükümetine müdahale için gaz veriyor.
Diplomatlardan tahrik
Batı basının verdiği gaza Ankara’da görev yapan diplomatlar da tahrik desteği veriyor. Diplomatlar, Başbakan Erdoğan’ın ateşli söylemlerle yetindiğini belirterek “Başbakan’da bu cesaret yok, Kürt misillemesinden korkuyor” ifadesini kullanıyor.
Provokatörler pusuda çakallar sınıra üşüştü!
Sınırımızdaki istikrarsızlık başta Batı ülkeleri olmak üzere akbabaların iştahını kabarttı. Provokatörler Türkiye’yi Suriye’ye girmeye zorluyor.
Suriye’de yaşanan kargaşa, akbabaların iştahını kabarttı. Başta ABD olmak üzere Batılı ülkelerin diplomatları ve bazı basın organları, Türkiye ile Suriye’yi savaşa sokmak için her türlü provokasyonu sahneye koymaya başladı. ABD’den Türkiye’ye gelen senatörler John Mccain ve Joe Lieberman, Hatay’da sığınmacıların kampını ziyaret bahanesiyle kışkırtıcı açıklamalar yaptı. Senatörlerin ziyaretinden bir gün önce Suriye sınırından Türkiye’ye ateş açıldı. Silahlı saldırının Kofi Annan’ın Hatay ziyaretine denk getirilmesi provokasyon ihtimalini güçlendirdi. YENİÇAĞ’a konuşan milletvekilleri, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a ABD’nin ve Batı’nın gazına gelmemesi uyarısı yaptı. Siyasilerin konuyla ilgili değerlendirmeleri şöyle:
Psikolojik baskı
Hasan Akgöl (CHP): Sınır müdahalesi kesinlikle bir provokasyon. Olayı meşrulaştırmak için, eldeki doneleri artırmak için böyle bir provokasyon var. ‘Bakın Suriye sınırımıza kadar geldi, sınır ihlali yapıyor, haddini aştı’ söylemine psikolojik destek sağlamak amacıyla olaylar Müslüman Kardeşler tarafından Türkiye’nin sınırına taşındı. Batı, Türkiye’yi Suriye üzerine sürmek istiyor. Angelina Jolie’nin gelişi bile planın bir parçasıydı.
Özellikle tertiplendi
Bülent Tezcan (CHP): Kilis’te konteyner kent kurulmadan önce bölgeye gittik. Halk böyle olayların çıkmasından endişe ediyordu. Sınıra sıfır bölgede böyle bir kamp kurulmasını istemiyorlardı. Çünkü o bölge provokasyona açık. Bu işin özel olarak tertiplendiğini düşünüyorum. Amaç, Türkiye’yi doğrudan doğruya çatışmanın içine çekmek. Hükümet masum değil. Sıfır noktasına 10 bin mülteciyi yerleştirirsen olacağı buydu. ‘Burada mantar tabancası patlasa çatışma çıkar’ demişlerdi.
Mevlüt Dudu (CHP): Batı Türkiye’yi gaza getiriyor. Tabii ki bu yaşananlar provokasyon. Türkiye’yi Suriye’ye sokmak isteyen bir atmosfer yaratılmaya çalışılıyor. Bunun ortamı hazırlanıyor maalesef. Geçmişte bu tür provokasyonları hazırlayanlar şimdi de Suriye için hazırlık yapıyor.
Krizi Meclis’e gelip anlat!
Suriye krizine “diplomatik” yollarla çözüm bulunması gerektiğini savunan İngiliz The İndependent gazetesi, “Araplar bölünmüş durumda, Türkiye’nin de sabrı tükenebilir” dedi. “Suriye’de diplomasinin alternatifi yoktur” başlığının kullanıldığı başyazıda, baştan beri Suriye’deki krize ilişkin en büyük korkulardan birinin, yurt içindeki iç savaşın sınırların ötesine taşması olduğu belirtildi. Telegraph gazetesi de, Suriye içerisinde “tampon bölge” nin kurulmasını savunurken, “Türkiye’nin de haklı biçimde öfkelenmek için daha büyük gerekçeleri var. Ulusal sınırı Suriyeli kuvvetlerce ihlal edildi” diye yazdı.
Diplomatlardan tahrik: Erdoğan cesaret edemez
Suriye’deki şiddetin Türkiye ve Lübnan’a taşması, Türkiye’nin Suriye topraklarına girerek güvenli bölge oluşturması olasılığını yeniden gündeme getirdi. Ankara’daki yabancı diplomatlar, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın bu konudaki sözlerinin “ateşli söylemlerden ibaret” olduğunu öne sürüp, “Başbakan’da bu cesaret yok” dediler. Suriye’de güvenli bölge oluşturmak için operasyon gerektiğine dikkat çeken diplomatlar, Türkiye’nin bunu gerçekleştirecek imkana sahip olduğunu, 400 bin askeriyle Suriye ordusunun neredeyse iki katı büyüklükte bir orduya sahip bulunduğuna dikkat çekti. Arap dünyasının Suriye konusunda farklı görüşlerde olduğu belirtilirken, Batı’dan Suriyeli muhaliflere büyük çaplı askeri yardım yapılması yönündeki çağrılar yoğunlaşıyor.
Başbakan Irak’ta Müslümanlara tecavüz edilirken neredeydi?
MHP Erzurum Milletvekili Oktay Öztürk, “Eğer bir provokasyon var ise bunu Başbakan provoke ediyordur” dedi. Irak’ta meydana gelen olayları örnek veren Öztürk, şöyle konuştu: “Başbakan’ı o kadar iştahlı, arzulu görüyoruz ki. Ne oldu, ne değişti. Irak’ta binlerce Müslüman kadının ırzına geçildi. Telafer’de cami bastılar, insanları katlettiler. Başbakan’ı o olaylar olurken böyle bir haleti ruhiye içinde göremedik. Bunu anlamakta güçlük çekiyoruz. Başbakan’ın iştahı kabarmış. Kendisine haklı gerekçeler oluşturmak için provoke ediyor olabilir noktasına geldik. Biliyoruz ki ABD taktik değiştirdi. Bundan önce bu ülkelere kendi askeriyle girdi. Oradaki olumsuzluklar Amerikan ve dünya kamuoyunda tepki çekti. Şimdi ABD arzu ve isteklerini gerçekleştirmek için maşa kullanıyor, kendi elini ateşe sokmuyor. Kendileri de ifade ediyor. ABD adına başka ülkeleri sahaya sürmenin mücadelesini veriyorlar. Bugün Türkiye’nin başına oynanan oyun da budur. Dilim varmıyor söylemeye ama ABD’nin talimatıyla hareket ediyorlar.”
.