'Görevimiz halkı oyalamak'

Basında büyük beklenti yaratılan Erdoğan-Kılıçdaroğlu görüşmesinden somut hiçbir sonuç çıkmadı. CHP'nin günlerdir "büyük çözüm" diye sunduğu önerinin ise, 2 komisyon kurulmasından ibaret olduğu anlaşıldı.

'Kritik görüşme'nin sonucu: 'Görevimiz halkı oyalamak'


Basında büyük beklenti yaratılan Erdoğan-Kılıçdaroğlu görüşmesinden somut hiçbir sonuç çıkmadı ve CHP'nin günlerdir "büyük öneri" diye sunduğu şeyin 2 komisyon kurulmasından ibaret olduğu anlaşıldı. Yaratılan beklentiyle ortaya çıkan sonuç arasındaki uçurum, zirvenin bir oyalama olduğu izlenimini uyandırıyor.

Basında büyük beklenti yaratılan Erdoğan-Kılıçdaroğlu görüşmesinden somut hiçbir sonuç çıkmadı. CHP'nin günlerdir "büyük çözüm" diye sunduğu önerinin ise, 2 komisyon kurulmasından ibaret olduğu anlaşıldı. Yaratılan beklentiyle ortaya çıkan sonuç arasındaki uçurum, zirvenin bir oyalama olduğu izlenimini uyandırıyor. Görüşmeyle ilgili yapılan bütün açıklamalarda "diyalog" çağrısı yapılırken, kurulması öngörülen komisyonlardan önce bugüne kadar mecliste ve toplumda diyalog sağlanmasını engelleyen nedenlere kimsenin değinmediği gözlerden kaçmadı.

Basında abartılı yorumlar
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ı ziyareti gün boyunca basında 'kritik görüşme' şeklinde duyuruldu. Görüşme öncesindeki haberlerinde abartılı yorumlarda ve beklentilere yer veren basın, Erdoğan'ın Türkiye İhracatçılar Meclisi Genel Kurulu'nda söylediği ''Siyasette küslük olmaz, köprüler atılmaz'' sözlerini bile "umutları daha da artıran bir gelişme" olarak yansıttı.

AKP Genel Merkezinde gerçekleşen ve bir saat süren görüşmede iki liderin dışında Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay, AKP Genel Başkan Yardımcısı Ömer Çelik, AKP Grup Başkanvekili Mahir Ünal'ın yanı sıra CHP Grup Başkanvekili Akif Hamzaçebi, CHP Genel Başkan Yardımcıları Faruk Loğoğlu ve Sezgin Tanrıkulu yer aldı. Görüşmede Kılıçdaroğlu'nun "terör sorununun" çözümü için partilerin işbirliği yapmasının önemine değindiği ve bu konudaki önerilerini Erdoğan'a ilettiği bildirildi.

CHP'nin önerisi: İki komisyon kurulsun
CHP heyetinin "terörü biterecek çözüm" diye sunduğu önerinin temelinde iki komisyon kurulması yer alıyor. Basına yansıyan bilgilere göre, öneriler şu maddelerden oluşuyor:

- "Hükümet Kürt meselesinin çözümüne ilişkin düşünce ve önerilerini TBMM Başkanının onayıyla, meclisteki bütün partilerin katılımıyla kurulacak olan Toplumsal Mutabakat Komisyonu'na iletecek",
- "Hükümetin yaklaşımı Toplumsal Mutabakat Komisyonu tarafından ele alınacak ve ayrıca devletin ilgili kurum ve kuruluşları da görüşlerini Toplumsal Mutabakat Komisyonu'na iletecek",
- "Meclis dışından bir bileşimle oluşacak Akil İnsanlar Grubu, bir yandan düşünce ve öneri üretecek, diğer yandan da Mutabakat Komisyonu'nun vereceği görevleri yerine getirecek. Sivil toplum kuruluşları ve vatandaşlar da katkılarını Akil İnsanlar Grubu üzerinden yapacak",
- "Toplumsal Mutabakat Komisyonu çalışmalarını, göreve başlamasından itibaren 6 ay içinde bitirerek, hazırlayacağı raporu TBMM Genel Kuruluna sunacak. Genel Kurul, görüşmelerini tamamladıktan sonra, mutabık kalınan önerileri, uygulanma isteği ve amacıyla Hükümete iletecek"
- "Bu önerilerin hayata geçirilmesi bakımından bütün siyasi partiler mutabakatın unsurları doğrultusunda Hükümete yardımcı olacak."

Görüşmeden sonra Faruk Loğoğlu tarafından yapılan açıklamada ayrıca, sunulan önerinin bir "çözüm önerisi" değil, yöntemsel bir öneri olduğuna işaret edildi ve amacın diyalog imkanı sağlamak olduğu belirtildi. Loğolu ayrıca iki liderin birlikte Uludere'ye gitmesinin teklif edildiğini söyledi.

AKP'nin yanıtı: Önce MHP ve BDP'yi ikna etsinler
Görüşmeden sonra AKP adına açıklama yapan Ömer Çelik, CHP'nin komisyon önerisine olumlu baktıklarını söyledi. CHP'nin sorunun çözümü için aktif rol almasını olumlu karşıladıklarını belirtiren Çelik, CHP'nin şu aşamada çözüme dönük bir öneri getirmeyip, yöntemsel bir öneri getirdiğine dikkat çekti. Konuşmasında AKP olarak her türlü girişime açık olduklarını öne süren Çelik, CHP'nin öncelikle BDP ve MHP'yi ikna etmesi gerektiğini söyledi. Bunun gerçekleşmemesi durumunda AKP ve CHP'nin meclis dışında bir heyet kurabileceğini sözlerine ekleyen Çelik, Uludere'ye ortak bir ziyaret gibi gündemlerinin olmadığını da belirtti.

Önümüzdeki günlerde gündemdeki yerini koruyacağı anlaşılan CHP'nin ortaya attığı yöntemsel öneride, Kürt sorununu bugüne kadar çözümsüz hale getiren temel nedenleri tartışmaya açabilecek herhangi bir unsurun bulunmadığı görülebiliyor. Önerilen iki komisyonun hem toplumda hem de mecliste diyalog sağlaması öngörülürken, bugüne kadar iki zeminde de her türlü diyaloğu engelleyen ve milliyetçi düşmanlıklar yaratan nedenler konusunda CHP'nin hiçbir şey söylemediği anlaşılıyor.

TKP: "Umuda adres olarak başbakanı gösterenler muhaliflikten hiç söz etmesinler"
TKP'nin günlük yayın organı TKP'nin Sesi'nde Erdoğan-Kılıçdaroğlu görüşmesi konu edildi. Görüşme öncesinde yayımlanan metinde şu ifadelere yer verildi:

Başbakan'dan umutlu olmak

Kürt sorununa çözüm için Erdoğan’la görüşecek olan Kılıçdaroğlu başbakandan umutlu olduğunu söylemiş...

Burada CHP’yi tartışmayacağız. Yalnızca hem AKP’ye karşıyım deyip hem de AKP’nin ekmeğine yağ sürenlere dikkat çekmek istiyoruz.

Hükümet grev yasağı getirdiğinde buna muhalefet edebilmek için, yine aynı hükümetten gelen “özel yetkili mahkemeler iyi değil” mesajını yememek lazım!

“Uludere’de verecek hesabım yok” diyeni hesap vermeye zorlayabilmek için, başbakanın “üzüm yiyelim, bağcı dövmeye kalkmayalım” sözüyle attığı uzlaşma oltasını da yutmamak lazım!

Kürtaja karşı kampanyanın önüne dikilebilmek için AKP’nin ekonomiyi iyi götürdüğü yalanına karşı da dirençli olabilmek lazım!

Suriye’de savaşa gerçekten karşı çıkacak olanın ABD’ye, AB’ye de “durun bakalım” diyebilmesi lazım!

Bu konuların birbirinden ayrı olduğunu düşünüp hükümeti bir gün bir konuda eleştirip ertesi gün başka konuda destekleyenler, umuda adres olarak başbakanı gösterenler muhaliflikten hiç söz etmesinler.

soL - Haber

➽ Paylaş: