İmralı'dan Kandil’e MiT helikopteriyle mektup!
CHP’li Haluk Koç ısrarla soruyor: “İmralı’dan Kandil’e giden mektupları hangi devlet görevlisi götürmüştür?” YURT’a bilgi veren kaynaklar, mektupların bazılarının MİT tarafından helikopterle Kandil’e ulaştırıldığı bilgisini verdiler. Mektupları götüren isim eski MİT Müsteşar Yardımcısı Afet Güneş mi?MiT helikopteriyle Kandil'e mektup
Geçen sene haziran ayında Dicle Haber Ajansı'nın internet sitesine bir ses kaydı düşmüştü. Oslo'da geçtiği iddia edilen ses kaydı, PKK ile MİT arasındaki görüşmeyle ilgiliydi. Dönemin MİT Müsteşar Yardımcısı Afet Güneş ile O zaman Başbakanlık Müsteşar Yardımcısı Hakan Fidan, PKK yöneticileri ile İngiliz “koordinatör” başkanlığında Oslo'da görüştükleri ortaya çıkmıştı. O görüşmede, MİT ile PKK arasında yapılan mutabakat metninin hazırlandığı iddia edilmişti, KCK operasyonlarında ele geçirilen metinde, MİT'in PKK'ya bazı taahhütleri olduğu öne sürülmüştü. Ve bu mutabakat da KCK iddianamelerine yansımıştı.
MEKTUBU AFET GÜNEŞ GÖTÜRDÜ!
Peki İmralı’dan Kandil’e mektuplar nasıl gitmişti? YURT’a bilgi veren kaynaklar, özellikle bir mektubun MİT tarafından helikopterle Kandil’e ulaştırıldığı bilgisini verdiler. O dönem görevde olan MİT Müsteşar Yardımcısı Afet Güneş’in de aralarında bulunduğu heyetin helikopterle Kandil’e Öcalan’ın mektubunu ulaştırdığı iddia edildi.
CHP’Lİ HALUK KOÇ SORMUŞTU
cHP Sözcüsü Haluk Koç “İmralı’dan Kandil’e kaç mektup gitti?” sorusunu 13 Eylül’de Başbakan Erdoğan’a sormuştu: “Oslo tezgahları öncesinde ve sırasında görevlendirdiğin devlet yetkilileri İmralı’dan Kandil’e kaç mektup götürmüşlerdir? Bu mektupların içeriğinden Apo’nun ve Kandil’in planlarından ne derece haberdarsınız, ne önlem aldınız? Kuryelik görevini devlet görevlisi olarak kimler yerine getirmiştir? Herhalde PTT Genel Müdürü değil.”
"ÖNDERLİĞİN YOL HARİTASI ELİMİZDE"
Dönemin MİT Müsteşar Yardımcısı Afet Güneş’in basına da sızan Oslo görüşmelerinde PKK yöneticilerine “Tamam ben de diyorum ki, önderliğin yol haritası elimde. Maddeleri de belli. Haydi buyrun müzakere edelim” dediği iddia edilmişti. Yine örgütün yöneticilerinden Sabri Ok’un “Bugün size kısa bir şey hazırlasak götürebilir misiniz?” sorusuna da Güneş’in “Yani götürmeye çalışırız ama dediğim gibi altı buçuğa kadar yetiştirebilirsenizç Ama ne olur on beş sayfa yazmayın gözünüzü seveyim…” yanıtını verdiği de öne sürülmüştü.
İddia edilen MUTABAKAT!
Oslo- İmralı- Kandil hattında mutabakata varıldığı metin de basına yansımıştı. İşte o mutabakat:
1-) Taraflar, süregelen Oslo ve İmralı süreci bağlamında Kürt sorununun çözümü konusundaki kararlılıklarını koruduklarını bir kez daha belirtmişlerdir.
2-) Taraflar, bu güne kadar Oslo ve İmralı süreçlerinde vurgulanan Kürt sorununun kalıcı çözümüne yönelik temasların sürdürülmesi ve yürütülecek çalışmaların Anayasal ve yasal çerçevede sonuçlandırılmasının esas alınmasının gerekliliği konusunda varılan mutabakatları teyit ederler.
3-) Taraflar, 10 Mayıs 2011 de İmralı da yapılan görüşmede Sayın Öcalan tarafından sunulan, Türkiye’de Temel Toplumsal Sorunların Demokratik Çözüm İlkeleri Taslağı, Türkiye’de Devlet ve Toplum İlişkilerinde Adil Barış İlkeleri Taslağı ve Kürt Sorununun Demokratik Çözüm ve Adil Barışı İçin Eylem Planı Öneri Taslağı adı altındaki taslaklar konusunda, en geç Haziranın ilk haftasına kadar görüş ve önerilerini sunarlar. Kürt tarafı, sözü edilen taslakları memnuniyetle karşılar, prensip ve ilkesel olarak kabul eder.
4-) Taraflar, ayni süre içinde yukarıda adı geçen taslaklarda zikredilen Anayasa Konseyi, Barış Konseyi, Hakikat ve Adalet komisyonu için isim düzeyinde çalışma yaparlar ve netleştirdikleri isim önerilerini sunarlar.
5-) Türk tarafı, seçimlerden sonra en kısa zamanda Örgütü temsilen iki kişinin Sayın Öcalan’ı ziyaret etmesi, yukarıda adı geçen konsey ve komisyonlar kurulduktan sonra, birer alt komisyonlarının da Sayın Öcalan’la ilişkilendirilmesini taahhüt eder.
6-) Kürt halkının siyasi ve legal temsilcileri, basın yayın organları ve çalışanlarına yönelik uygulanan baskı, tutuklama ve çalışmalarını engelleme vb. yönelimlere son verilmesi ve KCK adı altında gerçekleşen siyasi operasyonlarda tutuklananların serbest bırakılması sürecin yumuşatılması ve çözüm yönünde ilerlemesi için önemli bir adım olacaktır. Bu çerçevede Türk tarafı ilk adım olarak Nevruz ve sonrasında tutuklanan Kürt siyasetçileri bırakmayı taahhüt eder.
7-) Taraflar, seçimlerin güvenli bir ortamda geçmesi ve ortamın normalleşmesi için, en üst düzeyde kamuoyuna açık çağrı yapacaklardır.
8-) Kürt sorununun nihai çözümünün, ancak çatışmasızlık zemininde gerçekleşebileceğinden hareketle tüm askeri, siyasi ve diplomatik operasyonların ve eylemlerin durdurulması ve uygun tedbirlerin karşılıklı geliştirilmesi esastır. Bu çerçevede taraflar, 15 Hazirana 2011 e kadar her türlü operasyon ve askeri eylemlerini durdururlar.
9-) Taraflar, müzakereleri derinleştirmek ve gündemdeki konuları tartışmak üzere hazırlıklarını yaparak 2011-Haziran ayının ikinci yarısında bir araya gelmeyi kararlaştırmışlardır.
Üç paragraflık giriş ve 9 maddeden oluşan mutabakat metninin, taraflar arasında arabuluculuk yapan HD (Hakem Devlet) temsilcileri tarafından taraflar adına imza altına alındığı, aslının da arşive kaldırıldığı iddia edilmişti.
Yurt