İsrail değirmenine su taşıyan AKP!


HAMAS Kime Hizmet Ediyor?

SivriSinekCaz
 .
Dr. Gülümser Heper
 .
İsrail ve Hamas’ın yeniden ve yeniden savaş koşullarında olması dünya için sürpriz olmadı. Savaşta kullanılan farklı taktikleri televizyon kanalları şevkle anlatırken dünya ve özellikle Arap medyası ise HAMAS’ı kendi halkı ve Filistin’in bekası için savaşırken resmediyor. Ortadoğu siyasetinde rolü herkesçe bilinen Recep Tayyip Erdoğan ise ne hikmetse Irak’ta gücün yanında Filistin’de ise mazlumun yanında olduğunu savlıyor. Ancak sonuç çok bir tanıdık. Son kavgada da olduğu üzere Filistin tarafının kayıpları iki yüzlü rakamlara ulaşırken İsrail’in kayıpları birkaç kişiden ibaret. İsrail son operasyonla şiddetten aldığı güçle Hamas’ı susturmak istiyor. Yani kavganın gerekçesi hep Hamas’a müdahale olarak gösterilirken ölen insanlar Filistin’in mazlum halkından başkası değil.
  .
Filistin’de Hamas’ın hakimiyeti analiz edildiğinde büyük Çek muhalif siyasetçisi Vaclav Havel’in sözlerini hatırlıyoruz. Havel diyorki: “İç barış olmadan yani vatandaşlar arasında ve vatandaşlarla devlet arasında barış olmadan kimse dış barışı garantileyemez”. Hamas işte tam bu noktada analiz edildiğinde kendi vatandaşlarının iç barışını sağlayamamış. 2007 yılında Hamas Gazze bölgesinde iktidara geldi ve o aşamadan itibaren gerçek bir diktatörlük kurarak sistematik olarak özgür düşünceyi, konuşmayı, giyinmeyi ve davranmayı baskıladı. Filistinli yazarlar tutukladı, sosyal medya kapatıldı ve muhalifler her türlü işkenceye maruz bırakıldı. Sadece ve sadece Hamas’ın nefret söylemleri sosyal medyaya yansıdı. Ilımlı düşünce içerikleri dahi tolere edilemedi ve insan hakları yok sayıldı.
.
Ne yazık ki Hamas’ın eylemlerinin ve tamamen nefret kurgusu üzerine yaptığı söylemlerin bedelini hep ama hep Filistin halkı ödüyor. Hamas’ın uluslar arası medyaya adeta bağırarak yansıttığı nefret içerikli konuşmaları ve İsrail’e karşı yok etme söylemleri ise İsrail’in yaptığı orantısız saldırının gerekçesi olarak kullanıyor. İsrail bu konuşmaları deklare ederek masumiyet ve savunma haklarını kullandığını belirtiyor. Yani kullanılan hep Hamas’ın nefret argümanları. Örnek vermek istiyorum: 10 Ağustos 2012’de Filistin parlamentosunda milletvekili Ahmad Bahr şöyle bağırıyor: “Allah’ım Yahudileri ve destekçilerini yok et. Allah’ım Amerikalıları ve destekçilerini yok et. Allah’ım tek tek sayarak bir tanesini dahi bırakmadan öldür onları”. Filistin meclisinin Hamas’lı üyesi Yussuf al-Sharafi de bu içerikteki konuşmasını bağırarak yapıyor. Bu sözcüklerin tümü İsrail’e ve Amerikalılara karşı toplu bir soykırım istencinin söylemleri. 

Eeee sonuç? Tek tek soykırıma uğrayan Filistinliler. 

Benzer argümanları ve sivil halkın kalkan yapıldığı eylemleri ve suikast bombacılarının övülerek anlatıldığı düşünce yapısını bir de El-Kaide de görüyoruz. Ne tesadüftür ki orada da yine yok edilen, zulme maruz kalan sivil halk. On yıldan uzun bir süredir her gece uykuya bomba sesleri eşliğinde gidiyorlar ve sabaha kadar başlarına yağmur gibi bomba yağıyor. 

Bu arada Hamas lideri Halid Meşal Pazartesi günü Kahire’de bir basın toplantısı düzenledi ve medyaya İsrail’in Gazze’ye bir kara harekatı hazırlığı içerisinde olduğunu belirttikten hemen sonra bağırmaya başladı: “İsrail Gazze’de yer harekatı başlatacakmış. Bu blöfe kim inanır? Eğer yapmayı düşünüyorsan, yapacaksın İsrail”. Yine Hamas’ın askeri komutanı Mohammed Deif, El Aksa televizyonunda bağırıyor: “Eğer kara çıkarması yaparsanız bu size pahalıya mal olacak”. Ne tesadüftür ki bu söylemlerin hemen ardından İsrail Gazze sınırına on binlerce askerini, yüzlerce tankını ve bölgeye korumalı askeri personel taşıyıcılarını yığıyor. İsrail oldukça kararlı ve şöyle diyor: “İsrail’e bunda böyle hava saldırısı olmayacağı garanti edilinceye kadar ateşkesi kabul etmiyoruz”. İsrail biliyor ve eminki Hamas ateşkes kararlarına uymayacak çünkü Hamas varlığını savaş üstüne kurgulamış bir organizasyon. Savaş üzerine kurgulamış varlığını aynı zamanda siyaset üzerine de oturtmuş. Ama siyasi kimliği demokrasi adlı tiyatro oyununda kendisine ikinci bir rol verilmesinden ibaret. Çünkü adamlar siyaset bilmiyorlar. Onlar sadece ki seçim trajedisinin hep tartışıldığı Ortadoğu’da, halkın oylarıyla seçilmiş diktatörler.

Ne mi söylemek istiyorum? Anadolu’da bir söz vardır. Isıracak hayvan hırlamaz diye. Yani yapabilecekse direkt gider ve ısırır. Neredeyse bir 100 yıldır Filistin halkı kaybediyor ve İsrail büyüyor. İsrail neredeyse 100 yıldır saldırılarının gerekçesini Filistin’in saldırılarına bağlayarak eylemlerini meşrulaştırıyor. Son Hamas Filistin kavgasının yedi gününde tam 130 Filstinlinin kaybına karşılık İsrail’in kaybı sadece 5 kişi. Ama Hamas’ın lideri kendini garantili bir bölgeye aldıktan sonra askerlerine hayatlarını riske etmelerini ve savaşmalarını emrediyor.

Şimdi Hamas kendi halkı için mi savaşıyor diye düşünmeden edemiyorum. Yoksa diyorum yoksa yoksa Afganistan işgali için nasıl terörist El-Kaide toplumun başına bela edildiyse Filistin’in bitirilmesi için de Hamas toplumun başına bela mı edildi? Hamas olmasa İsrail saldırılarını hangi koşulda meşru zemine çekecek? Yahudi zekası şeytanın ayrıntıda olduğunun resmi adeta. İsrail’in Ortadoğu’da adım adım hakimiyetinin altını Hamas’ın kendi insanını yok bilen terörist yapısının imzası var. 

Ortadoğu’da HAMAS dahil terörist yapıyı destekleyen AKP hükümeti ise adeta İsrail’in değirmenine su taşıyor…


İlk Kurşun


➽ Paylaş:

➽ Gözden Kaçırmayın... ➽ Bunları Okudunuz mu?..

“AKP karanlığının erişim yasağı ile engellediği SivriSinekCaz'a ücretsiz Opera VPN ile kolay ve sorunsuz erişebileceğinizi biliyormuydunuz?..”
Okurlara..
.com/img/a/