Doktorlar fişlendi, sıra hastalarda!
Doktorlar fişlendi, sıra hastalarda:
Sağlık Bakanlığı doktorlardan muhbirlik istiyor
.
.
ALO 184, SABİM ile sağlık personellerini ihbar sistemi kuran Sağlık Bakanlığı, şimdi de hastaları "ilgili kişi ve kurumlara" ihbar edecek. Sağlık Bakanlığı’nın talimatıyla il sağlık müdürlükleri tarafından gönderilen yazıda, bütün muayenehanelerden, özel sağlık kuruluşlarından, takip ettiği hastaların kişisel sağlık bilgileri isteniyor. 2 Kasım 2011’de yayınlanan Kanun Hükmünde Kararname ile bakanlığa verilen “bilgi toplama, işleme ve paylaşma” yetkisine dayanarak yayınlanan genelgede, 1 Ocak 2013 tarihinden itibaren özel sağlık kuruluşları tarafından Sağlık Net 2 sistemine veri gönderiminin zorunlu olacağı belirtiliyor.Genelgeye göre gönderilmesi gereken bilgiler içinde bütün kimlik, adres, iletişim bilgileri, hamilelik testleri, sağlık geçmişi, özürlülük durumu, medeni hal, alkol-madde-sigara kullanımı, iş, meslek, öğrenim durumu, gelir durumu, hastalık şikayetleri, hastanın öyküsü, bütün tetkik sonuçları, tetkik istenen kurumlar, 15-49 yaş arası kadınların doğum, düşük türü ve sayıları, kadın sağlığı işlemleri, kullanılan aile planlaması yöntemi, gebelik testi sonuçları, son adet tarihi, babanın kan grubu, gebe olduğu tespit edilmiş olsun ya da olmasın, doğum ya da düşükle sonuçlanan tüm gebelikler, ağız ve diş sağlığı ile ilgili tüm koruyucu hekimlik, teşhis ve tedavi işlemleri ve daha pek çok bilgi yer alıyor.
AKP'nin bildik manipülasyonları...
Hastanın tüm mahremiyetinin ortaya döküldüğü yönetmeliğin ismi ise, AKP’nin daha önce yaptığı pek çok başka örneği olan manipülatif isim babalıklarını anımsatıyor.
Bilindiği üzere, birinci basamak sağlık hizmetinin ortadan kaldırılışı ve piyasa tahakkümüne bırakılışı anlamına gelen sisteme AKP “aile hekimliği” demiş, kaba piyasacı sistemi “aile” kavramının toplumsal algıdaki olumlu karşılığıyla manipüle etmişti.
Benzer şekilde, hastaların tüm bilgilerinin kendi rızası dışında başta özel sağlık sigortaları olmak üzere 3. kişilere jurnali anlamına gelen yönetmeliğe, AKP’nin bulduğu isim “Kişisel Sağlık Verilerinin İşlenmesi Ve Veri Mahremiyetinin Sağlanması Hakkında Yönetmelik “ oldu.
Yönetmelik hukuka aykırı
Hastaların rızasını almaksızın, kişisel sağlık bilgilerinin otomatik olarak toplanıp işlenmesinin özel hayatın gizliliğine, hekimlerin sır saklama yükümlülüğüne, hastaların mahremiyet hakkına aykırı olduğu biliniyor. Öte yandan Sağlık Bakanlığı tarafından, muayenehanelerin, özel sağlık kuruluşlarının iletmesi gereken hasta bilgileri için kullanacağı bilgisayar programının, piyasada adı verilen özel firmalardan hekimler tarafından edinilmesi gerektiği belirtiliyor. Bu durumda devletin hastaları fişlemesi için çıkardığı yönetmelik için, hekimler kendi imkanlarını seferber edip, pahalı olduğu bilinen bir bilgisayar programını satın almak zorunda bırakılıyor. Sağlık Bakanlığı kendi görev alanına dair bir “hizmeti” yürürlüğe koyarken, işin mali külfetini hekimlerin üzerine atıyor.
TTB konuya dair yaptığı açıklamada, hasta bilgilerinin paylaşımının evrensel hasta haklarına aykırı olduğunu, yine uluslararası kriterlere göre bu bilgilerin hekimin sır saklama yükümlülüğü dahilinde olduğu belirtildi. Bilgilerin aktarımı için gereken programı hekimlerin kendi imkanlarıyla edinmesinin de Anayasa’nın 73. maddesine aykırı olduğunu ifade eden TTB, bakanlığa yazılı olarak bildirdiği metinde hukuka uygun bir sürecin yürütülmesi gerektiği ve gerekli bilgilendirmelerin yapılmasını istemişti.
Ancak Sağlık Bakanlığı başvuruya doğrudan bir yanıt vermedi ve internet sitesi üzerinden ‘Kişisel Sağlık Verilerinin İşlenmesi ve Veri Mahremiyetinin Sağlanması Hakkında Yönetmelik Taslağı’ yayınladı; ilgililerin görüş ve önerilerini istedi.
Sonuç olarak, 1 Ocak 2013’den itibaren uygulanacak yönetmelikle beraber “ilgili kişinin kimlik ya da kimliğini belirlenebilir kılan verilerle birlikte fiziksel, ruhsal, sosyal durumuna ilişkin tüm veriler” üçüncü kişi ve kurumlarla paylaşılabilir kılınıyor.
Özel sağlık sigortalarının kişilerin sigorta bedellerini belirlerken sağlık verilerini kullandığı biliniyor. Devletin kamusal sağlık alanındaki tüm sorumluluklarını devrettiği ve sağlık sistemini piyasa kurallarına tabi kıldığı düşünüldüğünde özel sağlık sigortalarının kazandığı önem ve yönetmelikten edineceği kar açık görünüyor.
Öte yandan, yönetmelik dolayısıyla, kişi bir iş başvurusu yaptığında kullandığı antidepresan, geçirmiş olduğu bir ameliyat ya da bakanlığın ne anladığı muğlak olan “sosyal” durumu işveren tarafından önceden biliniyor olabilecek.
Yine yönetmelik dolayısıyla, devlet kurumlarının mülakat da içeren sınavlarında, mülakat heyeti memur adaylarının alkol kullanıp kullanmadığını, kürtaj olup olmadığını da bilecek. AKP kadrolarının kişilerin beden bütünlüğüne dönük müdahaleci tutumları düşünüldüğünde, yeni yönetmeliğin nelere vesile olacağı görülüyor.
soL - Haber
