'Tayyip diktatörlük peşinde...'
“Başbakan’ın arzu ettiği yönetim sistemi padişahlıkta dahi yoktur, sadece ve sadece diktatörlüklerde olabilir”
Erdoğan diktatörlük peşinde...
Erdoğan’ın arzuladığı yöntem, “diktatörlük”
Başbakan Erdoğan’ın kuvvetler ayrılığı ilkesini eleştirmesine muhalefetin tepkisi sürüyor. MHP Hatay Milletvekili Ahmet Şefik Çirkin, “Sayın Başbakan’ın arzu ettiği yönetim sistemi padişahlıkta dahi yoktur, sadece ve sadece diktatörlüklerde olabilir” dedi. Çirkin, Meclis’te düzenlediği basın toplantısında, Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ın, BDP Genel Başkan Yardımcısı Gültan Kışanak hakkındaki “Diyarbakır Cezaevi’nde o kadar ahlaksızca işkenceye maruz kalmış ki, o kadar kendisini zorlamışlar ki ben de aklıma gelse dağa çıkardım” sözlerini eleştirdi.
Babasının, ağabeylerinin ve kendisinin geçmişte güvenlik görevlilerinden işkence gördüklerini belirten Çirkin, “Acaba biz de mi dağa çıksaydık ya da bundan sonraki hayatımıza pişman olarak mı devam etseydik” dedi.
Arınç’ın açıklamasını “talihsiz” olarak niteleyen Çirkin, “Şehit yakınları, gaziler bugünden sonra neye ağlayacaklardır? Sayın Arınç’ın açıklamalarını ciddiye alırlarsa tüm bu belaların, üzüntülerin, acıların, başlarına Türkiye Cumhuriyeti Devleti tarafından mı sarıldığını düşünecek ve buna mı ağlayacaklar?” diye konuştu. Çirkin, tutarsızlıkları nedeniyle Arınç’ın sözlerine değer verilmemesi gerektiğini, ancak Başbakan Yardımcısı olduğu için bu sözlerin değer taşıdığını ifade etti.
MHP’li Çirkin, bir soru üzerine Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın kuvvetler ayrılığı ilkesini eleştiren sözlerini de değerlendirdi. Erdoğan’ın dünyada hiç örneği olmayan idari sistem arzuladığını öne süren Çirkin, “Sayın Başbakan’ın arzu ettiği yönetim sistemi padişahlıkta dahi yoktur, sadece ve sadece diktatörlüklerde olabilir” dedi.
Cezaevi benzetmesi
CHP Genel Başkan Yardımcısı Erdoğan Toprak da, “Güçler ayrılığını eleştiren Sayın Başbakan bu sistemde ülkeyi dünyanın en büyük açık cezaevine dönüştürmüşse, güçler ayrılığı olmadığında herhalde bütün kesimleri kapalı cezaevlerine kapatır” dedi. Toprak yaptığı yazılı açıklamada, Türkiye’nin hapishanelerindeki 42 gazeteci ve 4 medya çalışanıyla ‘dünyanın en büyük cezaevi’ haline geldiğinin iddia edildiğini belirtti.
AKP iktidarı döneminde hiçbir düşüncenin özgürce ifade edilmediğini, düşüncelerini açıklayanların ise cezaevlerine konulduğunu ifade eden Toprak şöyle devam etti: “Güçler ayrılığını eleştiren Sayın Başbakan bu sistemde ülkeyi dünyanın en büyük açık cezaevine dönüştürmüşse güçler ayrılığı olmadığında herhalde bütün kesimleri kapalı cezaevlerine kapatır. Türkiye böyle bir yönetimi, anti-demokratik bir zihniyetle yönetilmeyi hak etmemektedir. Türkiye farklı düşünen, AKP’li olmayan herkes için açık bir cezaevi haline gelmiştir”
Yeniçağ
