Yangın sonrası, 'Galatasaray otelimiz'!
Yeni otelimiz!
Cevher KANTARCI

Rahmetli Özdemir eniştemin merhum babası Hamza bey, taaa Edremit’ten kalkıp
Galatasaray İlkokulu’nda yatılı okuyan oğlunu ziyarete gider..
Okulun bahçesinde toplanan öğretmenler kalabalığını ve öğrencileri görünce,
sakat bir durum olduğunu anlayarak heyecanlanır!
Kalabalığın baktığı yere göz atınca, eniştemin çatıya kaçan futbol topunu
almak üzere kiremitliğe çıktığını görüp, düşecek diye korkudan fenalık
geçirir!
Aslında yakılan ya da yanan, ya da kendi kendine yandığı sanılanlar, sadece
bu ülkenin tarihinin yanması değil, toplumun tüm kesimlerinin anılarının
kavrulmasıdır!
Eskiden Galatasaray İlkokulu olan şimdiki Galatasaray Üniversitesi,
bana göre yakıldı!
Yakmak sadece kundaklamakla olmaz!
En ufak bir kıvılcımla yok olacak binalarda gerekli tedbiri almamak
da, bir nevi kundaklamadır!
Ne tuhaftır ki, tarihi binaları yakılan ve her yananın bir süre sonra
otel olduğu tek ülke, cennet vatanımız Türkiye’dir!
Galatasaray Üniversitesi’ni de, otel olarak görürsek şaşırmam!
Ben bilmiyordum, dün Medya Mahallesi’nde Ayşenur Arslan
açıkladı..
Bu tip yerlere de kamu yararına el konması ve okulların başka bölgelere
taşınmasına yol açacak yeni kanun çıkmış!
Bu kanun; vatana, millete ve Galatasaray Üniversitesi’ne
hayırlı uğurlu olsun!
Yangından sonra anlaşıldı ki, içlerinde Prof. İlber
Ortaylı’nın da bağışladığı kitapların bulunduğu tarihi eserler de
gitmiş!
Bunu öğrenince, Murat Bardakçı’nın “Kitaplarımı
hiçbir yere bağışlamam! Ölünce ben mezara, kitaplarım mezata! Hiç değilse
değerini bilecekler alır ve muhafaza eder!” sözü geldi!
Bir başka büyük facia daha..
Habertürk Televizyonu’ndaki Tarihin Arka Odası
Programı’nda, Murat Bardakçı haftalardır yayın
yapıyor!Haber
Türk tarihinin hafızası olan Osmanlı Arşivi, sel bölgesi
olan Kağıthane’ye taşınacakmış!
Devlet Su İşleri’nin, zeminden 5,5 metre yukarı yapılması uyarısına rağmen,
arşiv yerin üç kat altına inşa edilmiş!
Bir sel baskını, Sayın Başbakanımızın Muhteşem Yüzyıl’a ayar verecek kadar
önemsediği Osmanlı’nın tüm bilgilerini yok edecek!
Sel olmasa, belgeler rutubetten yok olacak!
Ama Yeni Osmanlı’nın Sayın Başbakanında “tık” yok!
Her fırsatta Cumhuriyet dönemini eleştiren Sayın Başbakanım,
Osmanlı’nın hafızasının yok olup gitmesine göz mü yumacak?
Osmanlı’dan kalan binaları yakıyoruz, yakında arşivi de yok edersek, sen sağ
ben selamet!
Zaten tarih bizim neyimize!
İbret mi alıyoruz ki!