Aldatıcı, sivil söylemli yeni anayasa!



BÜYÜK TAARRUZ

SivriSinekCaz
Av.Hüseyin ÖZBEK
Strateji ve taktik askeri -siyasi terminolojinin ortak kavramlarındandır. Strateji varılmak istenen uzun erimli amaçtır. Taktik ise değişmez stratejik hedefe ulaşmaya yönelik değişken uygulamalardır.

Stratejik hedefe yönelik taktikler kimi zaman saldırı, kimi zaman savunma şeklindedir. Güçlü anlarda taktik saldırılarla hasmı sersemletme, zayıf dönemleri sessizce, hırpalanmadan geçiştirme klasikleşmiş taktiklerdendir.

Soğuk savaşın galibi Batı, Sovyetler Birliği’ nin çöküşü sonrası Türkiye’ ye yönelik stratejisini yeniden belirlemiştir. ABD ve AB, yeni dönemde Türkiye Cumhuriyeti’ nin üniter yapıda ulus devlet olarak devamından yana değildir. Atatürk ilke ve devrimlerine dayanmayacak, laik, demokratik, çağdaş, sosyal hukuk devleti anlayışını esas almayacak, aldatıcı, sivil söylemli yeni anayasa bunun için dayatılmaktadır.

Bu süreçte ülkenin kuruluş felsefesine bağlı, Atatürkçü düşünceyi esas alan tüm meşru otoritelerin ve toplumsal dinamiklerin tasfiye edilmesi, gözden düşürülmesi, en azından etkisizleştirilmesi gerekmektedir. Türkiye, yönetimle sermayenin oluşturduğu ittifak tarafından dış dinamiklerin siparişi doğrultusunda yeniden biçimlendirilmektedir. 

Devletin işlevini ve işleyişini sağlayan, sinir sistemi olarak nitelenebilecek bürokrasinin geleneksel kadroları tasfiye edilerek, yerlerine devletin kuruluş değerleriyle doku uyuşmazlığı içinde olanların istihdamı neredeyse tamamlanmıştır. Yeni Türkiye tanzim edilirken direnen yargının sorun çıkarmaması için gerekenler herkesin gözü önünde yapılmaktadır.

Dünya egemenlerinin stratejisi doğrultusunda Yeni Türkiye inşasının sorunsuz yürümesi için eski (!) Türk Silahlı Kuvvetleri’nden değişim zincirini bozmadan kendisini Yeni Türkiye’ ye uyarlaması istenmektedir.

Denizin dibinden, yerin altından ikide bir çıkıveren silahların, mühimmatların, bürolarda, bilgisayarlarda bulunuveren darbe planlarının, belgelerin, kamuoyuna sunuluş biçimi, yazılı ve görsel medyada işleniş tarzı dikkat çekicidir. İleride iletişim fakültelerinde, psikoloji kürsülerinde toplum mühendisliğinin, kamuoyu yönlendirmesinin klasik örnekleri olarak gösterilecek özellikler taşımaktadırlar.
 
Ortalama yurttaşın asker algısı; ülkeyi kurtaran, kuran, iç ve dış düşmanlara karşı koruyan, Türk ulusunun kolektif gurur simgesi şeklindedir. Bunu tersine çevirecek; darbeci, demokrasi düşmanı, her türlü olumsuzluğun kaynağı, halk düşmanı ordu algısının yerleşmesi amaçlı taktiklerin her gün yeni bir örneğini görmekteyiz. 

Burada stratejik amaç, ordunun itibardan düşmesi, olumsuz bir simge olarak halkın belleğine kazınmasıdır. Türk halkının ordusu algısının Türk halkının hasmı ordu algısıyla yer değiştirmesi istenmektedir. İsnatların hiçbiri gerçek olmasa, yargı sonucu tüm suçlamalardan aklanılsa bile, yazılı ve görsel medyanın yoğun propagandası nedeniyle ortalama insanın belleğine olumsuz algılama yerleşecektir! 

Cumhuriyeti koruma, kollama, ülkenin iç ve dış hasımlarına karşı gerektiğinde sorumluluğu doğrultusunda tavır alma, Atatürk’ ün mirasının bekçisi olma kararlılığından vazgeçinceye kadar orduya yönelik taktik saldırılar dozunu artırarak sürdürülecektir.

Bu yoğun saldırının, her gün ortaya çıkarılan belgelerin, patlayıcıların faturası altında ezilmiş, kışlasına hapsedilmiş, suçluluk psikolojisiyle üniformalı olarak sokağa çıkamayacak hale getirilmiş askerin, yeni statüsünü tayin edecek yasal düzenlemelere sıra geldiğinde en ufak direnç gösteremeyecek ölçüde itibardan düşmesi amaçlanmaktadır.

Orduya yönelik büyük taarruz zaferle sonuçlanırsa yenilen yalnızca TSK olmayacaktır. Bilinen gerçektir: Ordusu mağlup edilen milletlere düşmanın dayattığı belge kayıtsız şartsız imzalatılır ve teslim alınır! 

21 Haziran 2009

İlk Kurşun

 


➽ Paylaş:

➽ Gözden Kaçırmayın... ➽ Bunları Okudunuz mu?..

“AKP karanlığının erişim yasağı ile engellediği SivriSinekCaz'a ücretsiz Opera VPN ile kolay ve sorunsuz erişebileceğinizi biliyormuydunuz?..”
Okurlara..
.com/img/a/