İktidar ve işbirlikçilerinin kuş dili!
KUŞ DİLİ İLE KONUŞUYORLAR
Prof.Dr.Recep AKDUR

Bunlardan biride kuşlardır.
Kendi aralarında ötüşerek konuşuyorlar. Kuş dili deyince bunu anlamak gerek. Ancak kuş dilinin mecazi bir anlamı da var. İnsanların uydurdukları dillere de kuş dili deniyor.
Bu tür kuş dilinin bir çok örneği var. Örneğin Sakarya’nın Taraklı İlçesi Yusufbey mahallesinde yaşayan bir yurttaşımız etrafındakilerle kuş gibi ses çıkararak iletişim kurmaya çalışıyor. Bu dile de kuş dili diyor. Aynı şekilde Giresun’un Çanakçı ilçesine bağlı Kuşköy’de köylüler birbiri ile ıslık çalarak iletişim kuruyorlar buna da kuş dili diyorlar. Bir başka örneği genellikle çocukların, bazen de erişkinlerin kelimelerin biçimlerini değiştirerek, kelimelerin başına, hecelerin arasına başka kelime veya hece ekleyerek ya da sesli harflerden sonra “g” veya “c” eklemek sureti ile uydurdukları dillere de kuş dili deniyor.
Hangi anlamda kullanır ise kullanılsın, nasıl tanımlanır ise tanımlansın tüm kuş dillerinin ortak özelliği uyduranlar dışında kalan insanların bu dili anlamaması.Kuşköy’deki kuşdili ile konuşan yurttaşlarımız da, kuşdili oyunu oynayan çocuklarda kendi aralarında konuşuyorlar ancak onların dışında kalan hiç kimse bu konuşmalardan bir şey anlamıyor. Çünkü kuş dili bir tür şifreli konuşma türü. Bu şifreyi bilenler diğer insanlar anlamadan kendi aralarında konuşabiliyor. Böylece maksat ve konuşmalarını grubun dışında kalan diğer insanlardan gizleyebiliyorlar.
Son günlerde iktidar ve işbirlikçileri yeni bir kuş dili uydurdu. Konuşmalarından kendileri dışında hiç kimse bir şey anlamıyor. Bu dilin hem kelime hem de cümle haznesi çok dar. Kelimeleri ”imralı”, “barış”, “süreç”, “akil adamlar”, “provakasyon” ve benzeri yirmi otuz sözcükten oluşuyor. Cümleleri ise “analar ağlamasın”, “süreç baltalanmasın”,”kimse konuşmasın”e benzeri cümlelerden oluşuyor.
Bir yandan bizzat hükümetin yönettiği bir sıkıyönetim var. Herkes susturuldu Bebek Katili ve Başbakandan başka kimse konuşamıyor. Tüm ulus Bebek Katili ve Başbakanın ağzına bakıyor. Öte yandanda dar bir kadro sürekli bu yeni kuş dili ile konuşup duruyor. Kendileri dışında kimse birşey anlamıyor. Anlamadım diyen ya da soru soranları “sen barışa karşı mısın” “analar ağlamaya devam mı etsin” diye susturuyorlar. Konuşan, soru soran herkes cezalandırılıyor, gazeteciler televizyoncular işinden oluyor.
Siyasete kuş dilinin egemen olması yeni değil. Çok eskiden beri hemen tüm iktidarlar kendi yarattığı jargonlar ile konuşmuş, yaygın halk kitlelerinin bu konuşmaları anlamaması ve bu iletişimin dışında kalması için büyük gayret sarf etmişlerdir. Osmanlı Sarayı’ndaki Arapça Farsça ve Türkçe karışımı ağdalı dil bunun son örneklerinden biridir. Cumhuriyet bunu aşmıştır. Günümüzde Büyük Türkçe Sözlük’te yer alan söz, deyim, terim ve isim olmak üzere toplam 616.767 sözcük vardır. Yani Türkçe dünyanın en zengin dilleri arasındadır. Tükçe ile anlatılamayacak konu ve düşünce yoktur. Ancak amaç başka. Bir yandan, kendi aralarında şifreli konuşarak ulusumuza ve ülkemize yaptıklarını gizlemek öte yandanda Türkçe’nin zaferini geriye götürmek için yeni yeni kuş dilleri uyduruyorlar.
İlk Kurşun