İşte AKP'yi yıkacak Kayseri dosyası!
AKP’li Kayseri Büyükşehir Belediyesi’nin bazı çalışanları ve yöneticilerinin de
aralarında bulunduğu ‘yolsuzluk’ davası dün görüldü. CHP 17 milletvekiliyle
Kayseri’ye çıkarma yaptı! CHP’liler, “2008 yılında Kayseri Belediye çevresinde
ortaya çıkarılan yolsuzluk iddiaları 2008 yılında iktidar baskısıyla takipsizlik
kararıyla sonuçlandırıldı. Ama kapı aralandı artık” dedi.
İşte Kayseri dosyası!
.
AKP'yi yıkacak yolsuzluk
Kayseri Büyükşehir Belediyesi'nin bazı çalışanları ve İncesu Belediye Başkanı
Zekeriya Karayol’un da aralarında bulunduğu 4 sanıklı yolsuzluk davasının son
duruşması dün Kayseri 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü.
Mahkemeyi CHP'li 17
milletvekili ve çok sayıda partili takip etti. Duruşmada söz alan davanın sanığı
Hacı Ali Hamurcu, Kayseri Emniyet Müdürlüğü'nde verdiği ifadenin üç buçuk
dakikasının silindiğini iddia etti. Hamurcu'nun Avukatı Halil İbrahim Yolcu ise
müvekkilinin ifadesine ait kayıtların adli emanette kaybolduğunu ifade etti.
Dün
ses kayıtları ortaya çıkan Kayseri Eski Vali Yardımcısı Ali Yener Erçin'in
Büyükşehir Belediyesi hakkında hazırladığı muhakkik raporunun maddi menfaat
karşılığı yanlı olarak hazırlandığını söyleyen Yolcu, Erçin'in raporunun
soruşturma dosyasından celp edilmesini talep etti. Dava 7 Haziran tarihine
ertelendi.
Davanın ardından basın açıklaması yapan CHP milletvekillerinden Bülent Tezcan şöyle konuştu:
Davanın ardından basın açıklaması yapan CHP milletvekillerinden Bülent Tezcan şöyle konuştu:
“2008 yılında Kayseri Belediye
çevresinde ortaya çıkarılan yolsuzluk iddiaları 2008 yılında iktidar baskısıyla
takipsizlik kararıyla sonuçlandırıldı. Adeta deliller görmezden gelinerek üzeri
kapatıldı. Ancak 2010 yılının sonu 2011 yılının başından itibaren CHP’li
milletvekillerimizin çabası sonucu yeni bir dosya oluşturup Kayseri Cumhuriyet
Başsavcılığı’na vermesi sonucunda örtülmek istenen dosyanın en azından bir kısmı
aralanmış ve bugün bu noktaya gelmiştir.”
RAPOR DEĞİŞTİRİLDİ
CHP Konya Milletvekili Atila Kart ise Büyükşehir Belediyesi hakkında muhakkik raporu hazırlayan Kayseri Eski Vali Yardımcısı Ali Yener Erçin'e ait resmi dinleme kayıtlarını paylaştı. Söz konusu tape kayıtlarında Erçin'in, bir müteahhit firmayla yaptığı konuşmada “Ben büyükşehir belediyesinin bir soruşturmasını kapadım. AKP nin sonunu getirecek bir olaydı. Beni de sessizce sesini çıkarmaz diye benim anladığım benimde hiç haberim yokken birkaç vali muavini ile beraber tayinimi çıkardılar" şeklinde ifadelerin yer aldığını söyleyen Kart şunları kaydetti: “Bu kayıtlarla ortaya ne çıkıyor? En başından beri CHP olarak söylediğimiz şuydu; burada idari soruşturmada vali yardımcısı usulsüzlük yapmıştır, soruşturmayı kapatmıştır, delilleri karartmıştır! Orada bilirkişi heyetinin oluşturduğu raporda usulsüzlük yapmıştır o raporu değiştirmiştir.”
KARA KUTU: OSMAN GÜNEŞ
Atilla Kart, soruşturmanı kapatılması sürecinde Kayseri eski Valisi, şimdiki içişleri Bakan Yardımcısı Osman Yardımcısı Osman Güneş’i de suçladı. Atilla Kart şöyle konuştu: "Delillerin karartıldığını gösteren bulguların çok açık olmasına rağmen sayın Osman Güneş'in işleme konulmaması üzerine işlem tahsis etiğini görüyoruz. Sonra nasıl bir tesadüfse müsteşar oluyor. Osman Güneş'leri yaratan sistemi sorguluyoruz biz. Osman Güneş'ler bütün bu süreçlerin kara kutusu kilitidir. CHP bu kutuyu açacak".
SKANDAL NASIL ORTAYA ÇIKTI?
Skandal, dönemin Malatya Gençlik ve Spor İl Müdür Mehmet Bayansalduz’un da aralarında bulunduğu 12 kişinin Kayseri Büyükşehir Belediyesi’ne “Taksi durağı verileceği vaadiyle dolandırıldıkları” gerekçesiyle başvurmasıyla başladı. Şikayetlerin merkezindeki isim Kayseri Büyükşehir Belediyesi Ulaştırma Koordinasyon (UKOME) Merkezi’nde çalışan Hacı Ali Hamurcu’nun 17 Temmuz 2007 tarihinde polise verdiği ifadelerle Belediye Başkanı Başkan Mehmet Özhaseki dahil 49 kişi hakkında, yolsuzluk iddiasıyla hem idari hem adli soruşturma başlatıldı. Hamurcu verdiği ifadede Kayseri Büyükşehir Belediyesi’nin ruhsata aykırı olarak bir çok akaryakıt istasyonuna ruhsat verildiğini ve buralardan kendisi aracılığıyla yüklü paralar topladığını açıkladı. Hamurcu, buna dair birçok delil sundu. Bunlardan en önemlisi Mehmet Özhaseki ve Genel Sekreter Mustafa Yalçın imzasıyla kendisine verildiğini iddia ettiği 10 milyon liralık teminat senediydi.
RAPORA BAK!
Hamurcu’nun ifadelerinin ardından idari ve adli soruşturma başlatıldı. Soruşturmada Vali Yardımcısı Ali Yener Erçin Başkanlığında bir heyet görevlendirildi. Heyet hazırladığı raporda herhangi bir usulsüzlük olmadığı yönünde kanaat belirtti. Rapor, Kayseri Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderildi. Başsavcı Vekili İsmail Dalan tarafından yürütülen soruşturmada “kovuşturmaya yer yoktur” kararı verildi. 2010 yılı Aralık ayında tartışılan senet, Hamurcu’nun ajandası dahil bir çok yeni delilin ortaya çıkması üzerine 18 CHP milletvekili yeniden suç duyurusunda bulundu. Kayseri 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davada Hacı Ali Hamurcu dahil Kayseri Büyükşehir Belediyesinde UKOME Şube Müdürü, İmar Şube Müdürü, Büyükşehir-İncesu Merkez Belediye Başkanı olarak görev yapan kişiler sanık durumunda.
4-5 MİLYON DOLAR
Kayseri yolsuzluk dosyasını kapatan raporu hazırlayan Kayseri Vali Yardımcısı Ali Yener Erçin, önce Antalya Vali Yardımcılığı’na atandı. Ardından görevden alındı. Erçin’in görevden alınma süreci de kötü kokular geliyordu. Zira Erçin, emeklilik hakkı kazandıktan bir gün sonra görevinden alınmıştı.
RAPOR DEĞİŞTİRİLDİ
CHP Konya Milletvekili Atila Kart ise Büyükşehir Belediyesi hakkında muhakkik raporu hazırlayan Kayseri Eski Vali Yardımcısı Ali Yener Erçin'e ait resmi dinleme kayıtlarını paylaştı. Söz konusu tape kayıtlarında Erçin'in, bir müteahhit firmayla yaptığı konuşmada “Ben büyükşehir belediyesinin bir soruşturmasını kapadım. AKP nin sonunu getirecek bir olaydı. Beni de sessizce sesini çıkarmaz diye benim anladığım benimde hiç haberim yokken birkaç vali muavini ile beraber tayinimi çıkardılar" şeklinde ifadelerin yer aldığını söyleyen Kart şunları kaydetti: “Bu kayıtlarla ortaya ne çıkıyor? En başından beri CHP olarak söylediğimiz şuydu; burada idari soruşturmada vali yardımcısı usulsüzlük yapmıştır, soruşturmayı kapatmıştır, delilleri karartmıştır! Orada bilirkişi heyetinin oluşturduğu raporda usulsüzlük yapmıştır o raporu değiştirmiştir.”
KARA KUTU: OSMAN GÜNEŞ
Atilla Kart, soruşturmanı kapatılması sürecinde Kayseri eski Valisi, şimdiki içişleri Bakan Yardımcısı Osman Yardımcısı Osman Güneş’i de suçladı. Atilla Kart şöyle konuştu: "Delillerin karartıldığını gösteren bulguların çok açık olmasına rağmen sayın Osman Güneş'in işleme konulmaması üzerine işlem tahsis etiğini görüyoruz. Sonra nasıl bir tesadüfse müsteşar oluyor. Osman Güneş'leri yaratan sistemi sorguluyoruz biz. Osman Güneş'ler bütün bu süreçlerin kara kutusu kilitidir. CHP bu kutuyu açacak".
SKANDAL NASIL ORTAYA ÇIKTI?
Skandal, dönemin Malatya Gençlik ve Spor İl Müdür Mehmet Bayansalduz’un da aralarında bulunduğu 12 kişinin Kayseri Büyükşehir Belediyesi’ne “Taksi durağı verileceği vaadiyle dolandırıldıkları” gerekçesiyle başvurmasıyla başladı. Şikayetlerin merkezindeki isim Kayseri Büyükşehir Belediyesi Ulaştırma Koordinasyon (UKOME) Merkezi’nde çalışan Hacı Ali Hamurcu’nun 17 Temmuz 2007 tarihinde polise verdiği ifadelerle Belediye Başkanı Başkan Mehmet Özhaseki dahil 49 kişi hakkında, yolsuzluk iddiasıyla hem idari hem adli soruşturma başlatıldı. Hamurcu verdiği ifadede Kayseri Büyükşehir Belediyesi’nin ruhsata aykırı olarak bir çok akaryakıt istasyonuna ruhsat verildiğini ve buralardan kendisi aracılığıyla yüklü paralar topladığını açıkladı. Hamurcu, buna dair birçok delil sundu. Bunlardan en önemlisi Mehmet Özhaseki ve Genel Sekreter Mustafa Yalçın imzasıyla kendisine verildiğini iddia ettiği 10 milyon liralık teminat senediydi.
RAPORA BAK!
Hamurcu’nun ifadelerinin ardından idari ve adli soruşturma başlatıldı. Soruşturmada Vali Yardımcısı Ali Yener Erçin Başkanlığında bir heyet görevlendirildi. Heyet hazırladığı raporda herhangi bir usulsüzlük olmadığı yönünde kanaat belirtti. Rapor, Kayseri Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderildi. Başsavcı Vekili İsmail Dalan tarafından yürütülen soruşturmada “kovuşturmaya yer yoktur” kararı verildi. 2010 yılı Aralık ayında tartışılan senet, Hamurcu’nun ajandası dahil bir çok yeni delilin ortaya çıkması üzerine 18 CHP milletvekili yeniden suç duyurusunda bulundu. Kayseri 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davada Hacı Ali Hamurcu dahil Kayseri Büyükşehir Belediyesinde UKOME Şube Müdürü, İmar Şube Müdürü, Büyükşehir-İncesu Merkez Belediye Başkanı olarak görev yapan kişiler sanık durumunda.
4-5 MİLYON DOLAR
Kayseri yolsuzluk dosyasını kapatan raporu hazırlayan Kayseri Vali Yardımcısı Ali Yener Erçin, önce Antalya Vali Yardımcılığı’na atandı. Ardından görevden alındı. Erçin’in görevden alınma süreci de kötü kokular geliyordu. Zira Erçin, emeklilik hakkı kazandıktan bir gün sonra görevinden alınmıştı.
Kayseri Şeker Fabrikası’ndaki yolsuzluk soruşturması sırasında teknik takibe takılan Vali Yardımcısı Erçin’in, Belediye’deki yolsuzluk soruşturmasını nasıl kapattığı dava dosyasına giren konuşmalarla ortaya çıktı.
Konuşmalarda soruşturmayı usulsüz bir şekilde kapattığını açıkça itiraf eden Kayseri Vali Yardımcısı Yener, “Ben büyükşehir belediyesinin bir soruşturmasını kapattım, bu AK Parti’nin sonunu getirecek bir olaydı” ifadelerini kullanıyor. Mahkeme dosyasına giren ses kayıtlarında Vali Yardımcısı Yener “Yarın gideceğim belediyeye, benim 100 bin liramı verin ben s.tir olup gideyim…” diyor. “Ben konuştuğum zaman Kayseri yıkılır, Türkiye yıkılır” demeyi de ihmal etmiyor.
“AK Parti bizim, zarar vermeyelim” uyarılarına kapattığı yolsuzlukları kastederek “Abi bunlar 4-5 milyon dolar götürmüşler, yalvardılar bana dediler ki, hakkını helal et dediler” diyor.
ZEKERİYA ÖZ'ÜN DE ADI KARIŞTI
Hem Hacı Ali Hamurcu hem soruşturmanın üzerine giden avukatı Yusuf Erikel, Ergenekon davasında daha sonra sanık oldu. 28 Ocak 2010’da Hamurcu, Zekeriya Öz’e bir mektup yazdı. “10 trilyonluk senetten elde edilecek paranın halen sürmekte olan davanın (Ergenekon) etrafında birleşeceği bilgisine ulaşmış bulunmaktayım” dedi.
GİZLİ TANIK...
Hamurcu, 29 Ocak 2010’da savcılığa ifade verdikten sonra, Savcı Öz’e bir mektup daha yazarak “Ben garip bir işçiydim. Şeytana uydum. Her türlü gizli tanıklık yapmaya hazırım” bilgisini iletti. 10 Mart 2010’da Hamurcu cezaevinden izinli olarak çıktı ve İstanbul’a geldi. 16 Mart 2010’da, İstanbul Emniyeti’ni arayarak, kendi hakkında sahte bir suikast ihbarı vererek kendisini yakalattı. Kendisini suikaste avukatı Yusuf Erikel’in azmettirdiğini söyledi.
2010 yılının Kasım ayında Savcı Öz, avukat Erikel’in de aralarında bulunduğu 8 sanık hakkında “10 milyon liralık senedi tahsil ederek Ergenekon terör örgütüne finans sağlayacakları” gerekçesiyle iddianame hazırladı. Dava halen görülüyor. Cezaevinden çıkan Hacı Ali Hamurcu kendisini kurtarmak için Erikel hakkında haksız ithamlarda bulunduğunu kabul etti. 11 Ocak’ta basının karşısına çıkan Hamurcu “Belediyede çalıştığım sürede bana senin işin kuryelik dediler, şu adamdan şu parayı al dediler aldım, getirdim kimlere teslim et dedilerse ettim, şahsıma para almadım, ancak maaşım haricinde bu emri verenler bana para verdiler, beni pis işlere alet ettiler. Deftere yazdım, 2005-2007 sürecinde rüşvet defteri olarak kayıtlara geçti.” dedi.
BELGELERİ GÖNDERMEDİ
Davayla ilgili bir önemli ayrıntı daha var. Ergenekon savcısı Zekeriya Öz’ün talebiyle avukat Yusuf Erikel’in ofisinde yapılan aramalarda 10 trilyonluk senedin aslına ve rüşvete konu olan hesap tahsilat fişlerine ulaşıldı. Ancak Zekeriya Öz söz konusu belgeleri Kayseri Cumhuriyet Başsavcılığına göndermedi.
İNANILMAZ İFADELER
Hacı Ali Hamurcu’nun avukatı Yusuf Erikel, Kayseri Belediyesi’nin şikayetiyle İstanbul Cumhuriyet Savcılığı Adalet Bakanlığı Bürosunda verdiği ifadede inanılmaz iddialarda bulundu.
Erikel’in ifadesinde ilgili bölüm şöyle:
• Dedim ki bu iş neden bu kavga noktasına geldi… Neden güzel güzel çalıp oynarken adeta bu senedi icraya vermeye karar verdin vs vs.. Bana dedi ki: ‘Yusuf Bey, bu Belediye Kayseri'deki fakir ailelere kömür gıda yardımı yapar. Yine fakir ailelerin elektrik su borcunu öder yardım eder. Bu konuda özel komisyonları ekipleri vardır.
• Bu ekipler bu arada yardım ettiği ailelerin kızları veya karılandan güzel olanlar olduğunda bunları belediyenin başkan ve ekibine haber verirmiş... Bu bayanlar yardım bahanesiyle daha markaja alınır ve gerekirse kısa süreli işe alınır kurumlarda ve bu arada bu bayanlar Belediye Başkan ve ekibi tarafından ayartılır ve kullanılır.’
• Ben hayretle ‘olamaz’ dedim...
• Ama ‘olamaz değil oluyor ve olmakta’ dedi. Anlattı da anlattı… Ve ‘1 değil 10 değil yüzlerce aile dedi, kız kadın’ dedi.
• Ben de ‘sonra’ dedim.
• Dedi ki ‘Kayseri’de filan mahallede bir sakat kadın vardı. O kadının 2 güzel kızı vardı. Benden o kızları getirmemi istediler bu yöneticiler. Ben de mecburen emre uydum evlerinden aldım 2 kız kardeşi getirdim ne var ki otelde bana sen bekle aşağıda deyip ...... kişi ve kişiler 2 kız kardeşi alıp odaya çıkarken ben de onlara ‘2 kız kardeşi aynı anda yapmak ayıptır bu ne namussuzluk dedim’ ve tartıştık...
HSYK'YA SUÇ DUYURUSU
CHP Konya Milletvekili Atilla Kart, görevlerini tarafsız yapmadıkları ve kötüye kullandıkları iddiasıyla, Kayseri Cumhuriyet Başsavcısı ve ilgili savcılarıyla; Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi Heyeti ve ilgili savcıları hakkında yasal işlem yapılması talebiyle, HSYK'ye suç duyurusunda bulundu. HSYK çıkışında gazetecilere açıklamada bulunan Kart, suç duyurusunu CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun bilgisi dahilinde yaptığını söyledi.
Olayın başından bu yana
''şu kişi suçludur veya bu kişi suçludur'' demediklerini ifade eden Kart,
''Kayseri Büyükşehir Belediyesi odaklı çok ciddi bir yolsuzluk ilişkileri ağı
var. Bu ağın idari ve adli soruşturması sırasında, soruşturma karartılmıştır.
Deliller yok edilmiş, deliller değiştirilmiş'' dediklerini belirtti.
Yurt