Sam amca'nın kirli BOP oyunları!
Kürt meselesinde istediğini yaptıran ABD, hemen ardından İsrail ile Türkiye arasındaki “kriz”i de çözdü. Netanyahu’nun Erdoğan’dan özür dilemesiyle kurulan Ankara-Tel Aviv hattı, Tahran’a karşı cephe olacak...Amerika’dan İran’a kuşatma harekatı!
ABD, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun Mavi Marmara baskını nedeniyle özür dilediğini açıkladı. Netanyahu’nun Mavi Marmara kurbanlarının ailelerine tazminat ödemeyi kabul ettiklerini açıkladığı da bildirildi. Başbakan Tayyip Erdoğan’ı telefonla arayan Başbakan Netanyahu, Mavi Marmara olayında can kaybı olduğu için pişmanlık duyduklarını bildirdi, yapılan hata için de özür diledi.
Netanyahu, saldırıda “operasyonel hatalar” olduğunu sözlerine ekledi. Netanyahu’nun özrünü kabul eden Erdoğan, karşılığında baskını gerçekleştiren İsrail askerlerine karşı yapılan suçlamalardan vazgeçme ve davaları geri çekme konusunda anlaşmaya vardı.
Erdoğan ayrıca, ilişkilerin normalleştirilmesi gerektiği konusunda Netanyahu ile hemfikir olduklarını belirtti. Erdoğan ile Netanyahu’nun konuşmasının yarım saat sürdüğü hatta birara Başkan Barack Obama’nın da telefonu alarak Erdoğan ile konuştuğu ortaya çıktı.
Obama, Erdoğan ile Netanyahu’nun dün bir telefon görüşmesi gerçekleştirdiğini söyledi. Obama açıklamasında, “Umarım, Erdoğan-Netanyahu görüşmesi ilişkileri derinleştiriyor” dedi. ABD’nin Türkiye ve İsrail ilişkilerine verdiği önemin altını çizen Obama, “Bölgesel barış ve güvenlik açısından Türkiye-İsrail arasındaki ilişkilerin iyileştirilmesine büyük önem veriyoruz” dedi.
Hedef İran mı?
Obama açıklamasında, “Görüşmenin iki lider arasında bu ve diğer birçok mücadele ve fırsat konusunda daha derin işbirliği sağlayacağından umutluyum” dedi. Derin işbirliği vurgusu, Kürt açılımı, Esad’ın zayıflatılması ve son olarak İsrail’in özür dileyerek Türkiye ile ilişkilerin düzelmesi, asıl hedef İran mı? sorusunu akıllara getirdi.
Şii İran’a karşı Sünni eksen
Obama Yönetiminin, Orta Doğu’daki hedeflerini tek başına gerçekleştiremeyeceği için Sünni ülkelerden oluşan bir eksen oluşturacağını, buna katılmak üzere seçilen başlıca adayların arasında Türkiye’nin de bulunduğu öne sürüldü. İsrail’in Yedioth gazetesi yazarı Ron Ben-Yişai, ABD’nin Orta Doğu’daki kısa vadeli hedeflerinin arasında enerji sevkiyatını güvence altına almak, sivillerin öldürülmesine son vermek ile bölgesel nükleer silah yarışını ve radikal İslam’ın yayılmasını önlemek olarak sıraladı.
Ben-Yişai, şöyle devam etti: “Çözüm, Orta Doğu’ya hakim olmayı amaçlayan İran’ın liderliğindeki radikal Şii eksenine karşı istikrarlı Sünni ülkelerden oluşan bir ekseni yaratmak. Bu Batı yanlısı eksene katılmaya başlıca adaylar arasında ise, Körfez ülkeleri, Türkiye, Ürdün, Mısır var.”
Yeniçağ
