Gene kazanacağız. Birleşe birleşe...
8 NİSAN SİLİVRİ SEFERİ
Naci BEŞTEPE
Silivri’ye sanki sefere gidiyorduk.
VARDİYA BİZDE PLATFORMU olarak bindiğimiz otobüs Ankara’dan kalkmak üzere
idi. Yaşlıca bir bayan yanaştı. Binecek sandık.
Amacı farklıymış. Çok arzu etmesine karşın sağlığının bizimle birlikte gitmeye
uygun olmadığını, bizleri uğurlamaya geldiğini ve yolluk bir şeyler getirdiğini
söyledi.
Emekli bir öğretmenmiş. Sarıldık, öptük. Duygulandık. O da. Gözleri yaşlandı.
Otobüstekiler topluca alkışladı. Yolculuğumuz da böyle güzel başladı.
13 Aralık’tan daha fazla, daha coşkulu olmalıydık. Öyle oldu. Ne yağan
yağmur, ne ayaklarımızın altındaki çamur ne de Trakya’nin haşin yeli hevesimizi
kesemedi. Ellerimizde Türk bayrakları, dillerimizde; adalet, bağımsızlık
sözleri, kulaklarımızda türkü ve marş sesleri. Her yöreden her yaştan insan
seli, her şey ne kadar da güzeldi.
Bazı gazeteler görmemiş, bazıları üç bin, bazıları beş bin, on bin demiş. Ne
fark eder? Orda yüz bindik belki ama gönüllerle birlikte milyonlardık,
inanmıştık. Adaletsizliğe, hukuksuzluğa, ülkemiz üzerinde oynanan oyunlara
dikkat çekmeye, uyarmaya kararlıydık. İstediğimizi yaptık. En demokratik, en
uygar yolla.
Ya sorumlular ve sorun yaratanlar? Polisi ve jandarmayı üzerimize saldılar.
Temiz diye açıkladıkları sapsarı sudan sıktılar. Her yere, herkese. Zararsız
diyerek, kanserojen ABD gazı yağdırdılar. Bebeklere, yaşlılara, askerlere,
sivillere, hastalara, arabalara, çadırlara. Acımasızca, hayınca. Bitirene kadar.
Gazları suları bitti, ama topluluktan kimse yerini terk etmedi. Çünkü biz
haklıydık. Çünkü biz ulustuk,halktık.
Gençlerimiz, vekillerimiz, dernek başkanlarımız esen yeli, biber gazını
dinlemedi. Aracın üzerinden inmedi. “Birlik, adalet, bağımsızlık” dedi. Onlar
dedi, toplum yineledi. Yer gök inledi.
Üşüdük ama içimiz sımsıcaktı. Islandık soğuk ve pis sularından ama
dostlarımız sardı sarmaladı. Biber gazı soluğumuzu kesti, ölüyoruz sandık ama
ölmedik, diri ve dik kaldık. İnancımız sarsılmadı.
Silivri’ye sefere gider gibi uğurlanmıştık. Sefere gitmiş gibi olduk.
Biz kazandık.
Haklıydık.
Gene kazanacağız.
Birleşe birleşe.
İlk Kurşun