Tayyip'in ABD “krizleri!”

Osmanlı hayali peşinde koşarken Suriye bataklığına saplanan Tayyip Erdoğan, ABD’den beklediği desteği alamamanın da ezikliğiyle Kılıçdaroğlu’na sataştı: Alçak, terbiyesiz... Ya sen ne kadar zavallısın!

Reddedilme acısını CHP’den çıkardı



SivriSinekCaz
Osmanlı hayali peşinde koşarken Suriye bataklığına saplanan Tayyip Erdoğan, ABD’den beklediği desteği alamamanın da ezikliğiyle Kılıçdaroğlu’na sataştı: Alçak, terbiyesiz... Ya sen ne kadar zavallısın!

Washington ziyaretinde Suriye krizi konusunda ABD Başkanı Obama’dan “nasihat” alan Başbakan Tayyip Erdoğan,   partisinin Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı’nda, reddedilmenin hırsıyla her zaman olduğu gibi yine CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na yüklendi. 


Konuşmasının büyük bölümünü CHP liderine ayıran Erdoğan, Kılıçdaroğlu’nun CHP’nin başına geldiği günden itibaren söylediği sert sözleri adeta tekrarladı. Kılıçdaroğlu’nun, genel başkan olmadan mevcut lider Deniz Baykal’ı ziyaret edip, evinden çıktığı andan itibaren “çark” ettiğini savunan Erdoğan, şöyle konuştu:

Kapıdan çevirdiler

“Sordular, ‘aday olmayacağım’ dedi. Hemen ertesi gün ’adayım’dedi. İki seçime girdi birinde oy bile kullanamadı. Her iki seçimden de başarısızlıkla çıktı. ‘Acemi’ dedik ‘zamanla öğrenir’ dedik. Aradan 3 yıl geçti ama bir arpa boyu dahi yol kat edemedi. 22 Mayıs’ta kürsüye çıktığında nasıl bir acemilik şaşkınlık içindeyse, şimdi de öyle. Avrupa Parlamentosu’nda kendi ülkesinin başbakanı için ağza alınmayacak ifadeler kullandı ve gülünç duruma düştü. AP Sosyalist Grup Başkanı dahi buna dayanamadı ve randevu vermedi. Bu zata sadece zavallı gözüyle bakmadılar, haklı olarak odalarının kapısından geri çevirdiler. Yargıda bu ahlak dışı durumun hesabını da soracağız. Çıkıp ‘Esad’la Erdoğan arasında ton farkı var’diyor. CHP’nin Esad’la hatıra fotoğrafları var.”

CHP’nin elçileri

CHP’ye “elçilik” edenlerin Reyhanlı olayının planlayıcıları olduğunu ileri süren Erdoğan, “Şimdi bu genel başkan çıkıp bizi ahlaksızca ve terbiyesizce Esad’la kıyaslıyor. CHP zalim bir diktatörün tarafını tutmuştur. Milletle irtibatı olmayanlar Silivri’yle, DHKP-C’yle, yetmedi Esad’la irtibat halinde olmuşlardır. CHP Genel Başkanı diyor ki ’yanında Dışişleri Müsteşarı yok.’Ya sen ne kadar zavallısın. Biz orada üçe üç toplantı yapıyoruz. Benim yanımda Dışişleri Bakanım ve MİT Müsteşarım var. Ya sen ne biçim siyaseti yapıyorsun. Ya sen ne cahilsin ya. Neymiş, Dışişleri Müsteşarı yokmuş. Ya Dışişleri Bakanı’nın kendisi var. Ne zaman öğreneceksin sen bunu. Genel müdürlükten şu siyasete bir terfi et ya” diye konuştu. Erdoğan, CHP milletvekillerinin Diyarbakır’dan çok Şam’a gittiğini ifade ederek, “Reyhanlı’daki olayların içine karışanların, bunları alıp Esad’a götürdüklerine dair belgeler elimizde. İş bu noktaya geldi” dedi.

Oval Ofis’te “hayal kırıklığı!”

Erdoğan’ın Washington ziyaretinde Suriye konusu Beyaz Saray’da masaya yatırılmış, Başbakan’ın ABD’nin “kırmızı çizgi” olarak açıkladığı “kimyasal silah” iddialarını içeren kanıtları Obama tarafından yeterli bulunmamıştı. Başbakan’ın Oval Ofis’te yaşadığı hayal kırıklığı, bahçedeki basın toplantısıyla tüm dünyayla paylaşılmıştı. Gazetecilerin Suriye’ye konusundaki sorularını cevaplayan Obama, acı gerçekleri “değerli dostum” dediği Erdoğan’ın yüzüne karşı bir kez daha tekrarlarken, “Sorunu BM aracılığıyla çözeceğiz. Sihirli formülümüz yok. Rusların da olduğu bir ortamda çözüm arıyoruz. Türkiye’ye sağlık, gıda ve barınma yardımı yaparız. Kimyasal silah bizim için şimdilik sadece duyum, kanıt istiyorum” demişti. 


Durumu kurtarmaya çalışan Erdoğan ise “Ben bardağın dolu tarafından olaylara bakmak istiyorum. Uluslararası camianın hassasiyetini görmek istiyoruz. Amerika da bunun için çaba gösteriyor. Gerek BMGK, gerek Arap Birliği gerekse dışında olduğu halde hassasiyet gösteren ülkeler, hızlandırmak için çalışacağız” demişti.

Yeniçağ

➽ Paylaş:

➽ Gözden Kaçırmayın... ➽ Bunları Okudunuz mu?..

“AKP karanlığının erişim yasağı ile engellediği SivriSinekCaz'a ücretsiz Opera VPN ile kolay ve sorunsuz erişebileceğinizi biliyormuydunuz?..”
Okurlara..