Bu eylemler “tam bağımsız Türkiye” diyenlerin eylemidir
Sizi Bize Sayıyla mı Verdiler?
.
Zahide UÇAR
Erdoğan adeta iç savaş çığlığı atıyor. 10 Yıldır “siz-biz”
diyerek ayrıştırıyor. Kışkırtıcı, bölücü
söylemleriyle kan davası güden AŞİRET AĞALARINA benziyor.
Mermisi, gazı, çivili sopası, biber gazına karşı dimdik duran bir milletin
karşısına mesaj talimatıyla, “metro-otobüs” servisiyle
kullarını çıkarıyor.
Kulları bağırıyor;
“İzin ver gidelim, Taksim’i ezelim.”
Bahçeli’nin bayrak mitinginde;
“Öl de ölelim, vur de vuralım.”
Sloganına demedik laf bırakmayan Recep’in yalakaları, Taksim’deki eylemcileri
ezelim diyen bademe çıt çıkarmadı. Çünkü onlar ağanın marabalarıdır. Ağızlarını
açarlarsa çöplendikleri sus payları kesilir.
Çok Sayın Recep Ağa;
“İstesem ben de 1 milyon kişiyi toplarım” diye iç savaş
kışkırtıcılığı yapıyor.
İstiyor ki eylemciler şiddete başvursun. Böylece eylemciler sistemin tuzağına
çekilerek şiddet uygulayabileceği ortamı kendisi yaratsın. Şiddetten beslenen
Recep; kum dolu boyalı suları, biber gazı, jopları, çivili sopaları ile
saldırsın. Çünkü sadece elinde bayrağı, yaratıcı, zeka parıltısı olan
pankartları ile eylem yapan insanlara uyguladığı şiddeti açıklayamaz.
Gül’e oynayan İ. Melih belediye çalışanlarına Erdoğan’ı karşılama talimatı
verdi. Gül’e selam çakarken, Erdoğan’a da mavi boncuk vermeyi ihmal etmedi.
Belediye çalışanlarına “arabası olan arabası ile gitsin” diye
emredilmiş(!)… Gitmek istemeyenlere de aba altından sopa gösterilmiş. Pazar günü
Erdoğan’ı karşılayacak sindirilmiş ve de bindirilmiş kıtalar arasında
kendilerinin yedi sülalesine okuyacak epey mağdur var, haberiniz olsun.
Yandaş bir kanalda yurt sathına yayılan eylem konuşuluyor. Zatın biri
borsadan bahsediyor. Hani şu %70’inin yabancılar elinde olduğu borsa. Kazanan
kazandı diyor. Borç altında inleyen millete ne senin borsandan. Aynı şahıs
Erdoğan’ın demir yorgunu olduğunu söyleyerek “Gül ile yer
değiştirsinler” diyor.
Gülcü, ya da Kraliçe lobisi iş başında.
Sanki bunları bize sayıyla verdiler. 75 Milyon nüfusu olan ülkemizde turuncu
darbenin aktörü olan Erdoğan ve Gül’e mahkummuşuz gibi bir şartlanma
yaratılıyor.
Obama’nın beyzbol sopasıyla çıldırttığı Recebi bırakıp, İngiliz Kraliçesi’nin
evlatlığına Güllü’yü almamız isteniyor. Çok istiyorsanız AVAM Kamerasına alın.
Bir şey istemeyiz.
Üzerine drahoma bile vermeye razıyız, bilginize…
CHP’nin bağrına saplanan Kılıç-daroğlu boş durur mu? En masum sözlerin
arasına yerleştirdi zehrini. Eylemciler için aynen şöyle diyordu;
Küreselci gençler((!)..
Soros’un TESEV’ine üye olunca, yani küresel piyonluğu kabul edince, herkesi
küreselci sanıyor garip(!)..
Memur Kemal reklamları vardı ya bir zamanlar? Hakikaten memur Kemal’miş
kendileri(!).. Ama Türk Milletinin Kemal’i değil, Soros’un Memur Kemal…
Turuncu Kemal’e bir uyarı;
Ey Soros’un memuru Kemal, eylemciler küreselci değil, milliyetçi. Yani ulus
devleti korumaya yeminli Türk vatandaşları. Atatürk’ün ulus devletine sahip
çıkan halk.
Yani anlayacağın Memur Kemal;
O meydanlarda küre(yuvarlak)sel eylemci yok!!. Şu araya sokuşturulan
yuvarlaklardan bahsediyorsan, onlar bu eylemlerin arasına itelenen “kara
sinekler” dir. Göz ardı edilir.
Gelelim antika dükkanından kaçmış gibi duran “Arka
Bahçeli’ye…”
Eylemelere katılanları tehdit etmiş garibim(!)..
Bebek katili kan emici vampir Öcalan(Artin Agopyan);
“Meydanları ulusalcılara, milliyetçilere, Ergenekonculara
bırakmayın”
Diye buyurmuş.
Aman, ülkücüler meydanlara çıkmasın. Meydanlarda PKK’lı itlere yer
kalsın.
Hapisteki bir katil bile milletin eylemine müdahale ediyor, Arka Bahçeli;
“Bana ne, ben oynamayacağım” diyor.
Ey Arka Bahçeli, beni iyi duy!!.
Senin mecburiyetlerin ülkücülerin mecburiyetleri değildir.
Gül, Erdoğan, Kılıçdaroğlu, Bahçeli kare asları, sinek beyleri,
SİZİ BİZE SAYIYLA MI VERDİLER?
Kılıçdaroğlu’nun verdiği sözler CHP’yi bağlamaz. Atın bu adamı Sorosçu
takımıyla BERABER.
Arka Bahçeli’nin mecburiyetleri MHP ve ülkücü gençliğin mecburiyetleri
değildir. Hangi antikacıdan aldıysanız bu Zat’ı Muhterem’i, sahibine iade
edin.
12 Eylül öncesinde, Arka Bahçeli’ye ait portakal kamyonunda yakalanan
silahlarla ilgili Arka Bahçeli hakkında neden yasal işlem yapılmadığının
cevabını arayın ve MHP’ye kakalanan bu “antika eseri” aldığınız
yere iade edin!!.
Recep’e bademlerin mecburiyeti vardır. Çünkü Recep zenginleşirken
etrafındakileri de beslemeyi, kömürden jipe, devlet ihalelerine pay dağıttı.
Haram mal “varlık sarhoşluğu” yarattı. Haram mama devam ettikçe
onlar ayılamaz.
Gül’e Erdoğan’ın hışmına uğrayan F-CİA ekibinin ihtiyacı vardır. Hastalığı
ilerleyen ve kullandıkça defosu artan Erdoğan yerine yeni bir küreselciye
ihtiyaç duyan egemen güçler, Exeter ajan okulu mezunu, Amerikan burslu, ince
ince turuncu renge boyanmış Gül’ü küreci tiyatroya “esas oğlan” yapmaya
çalışıyor.
Bu millet uzaktan kumandalı, dışı yerli, içi yabancı küreci memurlara mahkum
değildir.
Bebek katilinin itleri, “halklara özgürlük” diyen sahte
ulusalcıları meydanlardan uzak tutulmalıdır!!. Bu eylemler “tam bağımsız
Türkiye” diyenlerin eylemidir. Havlayan itler, araya sızan bitler bu
gerçeği yok edemez!!.
NOT: Ankara’da Menderes, Özal ve Erdoğan’ın resimleri olan
pankartlar var.
Menderes’in resminin altında;
Astınız!!.
Özal’ın resminin altında;
Zehirlediniz!!.
Erdoğan’ın resminin altında;
Yedirmeyiz!!.
Bu ülkede bir yargıç kaldı ise bu pankartı hazırlatıp astıranlar
hakkında suç duyurusunda bulunuyorum.
Bu pankart “Gezi Parkı eylemi” olarak başlayıp, ülkeye
yayılan eylemcileri akıl almaz bir biçimde Menderes ve Özal’ın katili olarak
damgalıyor. Eylemciler Erdoğan’ı da yok etmek isteyen katiller olarak hedef
gösteriyor.
Bu kadar ahlaksız bir pankartı hazırlatan kişi olsa olsa kana susamış bir RUH
hastasıdır.
Eylem yapan insanlar Erdoğan ve şürekasının şahsına değil, uygulamalarına,
yani fiillerine karşıdır. Erdoğan ve şürekasının yaptığı ihanetleri, baskıları,
yolsuzlukları, talanı kim yaparsa yapsın aynı karşılığı alacaktı. Bu gerçeği
saptıran, bir kitleyi katil ilan ederken katillerin kucağından kalkmayanların
hazırladığı bu ALÇAK PANKARTI kınıyorum!!.
Ey savcılar, siz ne zaman utanıp, bu milletin savcısı olacaksınız? Verdiğimiz
maaşın hakkını istiyoruz.
Hatırlatılır…