Tayyip mesajı almamış!

Tayyip mesajı almamış!

Tayyip Erdoğan, Fas’a hareketinden önce Atatürk Havalimanı’nda açıklamalarda bulunarak, gazetecilerin Gezi Parkı olaylarına ilişkin sorularını yanıtladı. Erdoğan, “Şu anda evlerinde bizim zorla tuttuğumuz bu ülkenin en az yüzde 50’si var. Biz onlara ‘aman sabırlı olun sakın bu oyunlara gelmeyin’ diyoruz” ifadelerini kullandı...

Demokrasi sadece seçim değildir

Gezi Parkı’ndaki eylemi ve eylemcileri küçümseyen “Tencere tava, hep aynı hava” diyerek bakışını hiç değiştirmeyeceğini ortaya koyan Erdoğan bir de “Yüzde 50’yi evinde zor tutuyoruz!” deyince Gül’den ‘Farklı görüşlere de kulak ver’ uyarısı geldi

Erdoğan: Yüzde 50’yi evinde zor tutuyoruz

Başbakan Erdoğan, “Şu anda evlerinde bizim zorla tuttuğumuz bu ülkenin en az yüzde 50’si var. Biz onlara ‘aman sabırlı olun sakın bu oyunlara gelmeyin’ diyoruz” ifadelerini kullandı

Başbakan Tayyip Erdoğan, Fas’a hareketinden önce Atatürk Havalimanı’nda açıklamalarda bulunarak, gazetecilerin Gezi Parkı olaylarına ilişkin sorularını yanıtladı. Bir gazetecinin “’Kültür ve Turizm Bakanı Ömer Çelik’in twitter üzerinden, ‘mesajlar alındı, not edildi, değerlendiriyor’ dedi. Bu notların değerlendirmesi ne şekildedir, tansiyonun düşürülmesi noktasında atılacak nasıl bir adım var” şeklindeki sorusuna Erdoğan “Bakanımın hangi mesajı aldığını bilmiyorum. Ben bir başbakan, bir vatandaş, bir İstanbullu olarak da bu olayla ilgili olarak; şöyle saf, temiz oradaki duygusal bir sosyal medyadan aldıkları bilgiler neticesinde oraya katılanları ayırırsak, aşırı uçların organize ettiği böyle bir eyleme malesef katılma durumunda olanlar var” yanıtını verdi. Başbakan Erdoğan’a tencere, tava eylemleri de soruldu. Erdoğan, “Tencere tava hep aynı hava. Bunlar eski alışkanlıklardır” dedi.

Muhabire sert çıktı

Reuters Haber Ajansı muhabirinin, “Olayların yabancı basında hükümete karşı yükselen bir muhalefet gibi algılandığı, siz bu eylemleri tanımlarken de ideolojik şey içine sokmanızın, toplumdaki bu hareketi küçümser tavır içinde olmanızın da kitleleri öfkelendirdiği şeklinde yorumlar var, siz buna katılıyor musunuz?” şeklindeki sorusuna Erdoğan, “Bütün illerde bu ideolojik uzantılar var. Ana muhalefetin bütün illerde temsilcisi var. Onları ayağa kaldırmış olabilir. Aşırı uçları belli illerde devreye girmiş olabilir. Siz bu ülkenin bir evladı olarak burada ne oluyor da ne yapılmadı ki bunlar yapılıyor. Siz oradan ne mesaj aldınız?” dedi. Bunun üzerine gazeteci, “Eğitimden tutun, alkol yasaklamalarına, herkes kendisi ile ilgili bir yasağa karşı harakete geçmiş olarak görünüyor. Alanlarda gördüğümüz insanlar siyasi bir yere bağlı olmayan insanlar. Bu insanların çoğu CHP’yi desteklemeyen, ana muhalefetle ilgilisi olmayan, hiç bir örgütü desteklemeyen insanlar” dedi. 

Erdoğan ise gazetecinin bu yorumuna sert tepki göstererek, şöyle konuştu: “Burada hiç CHP yok mu? Tespiti yapabildiniz mi? Şu anda evlerinde bizim zorla tuttuğumuz bu ülkenin en az yüzde 50’si var. Biz onlara ‘aman sabırlı olun, sakın bu oyunlara gelmeyin’ diyoruz. Bir kere alkol yasağı diyorsunuz. Alkol yasağı yok, alkol düzenlemesi vardır.”
 Abdullah Gül: Mesaj alındı

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, ülke çapına yayılan olaylarla ilgili açıklamalarda bulundu. Gül, Türkiye’nin demokrasi yolunda demokrasinin kurallarını çalıştıran bir ülke olduğunu söyledi. Açık bir toplum içerisinde yaşanıldığını anlatan Cumhurbaşkanı Gül, “Hepimizin farklı farklı düşüncelerimizi görüşlerimizi siyasi eğilimlerimizi inançlarımızı bunlara muhakkak ki saygı göstermemiz gerekir. Bu saygı ve sevginin şüphesiz karşılıklı olması gerekir. Herkesin kendi ülkesinde en geniş şekilde kendisini özgür hissetmesi gerekir” diye konuştu. 

Bu çerçeve içerisinde demokrasilerle, seçimlerle halkın iradesi ile her şeyin ortaya çıktığını anlatan Gül, şöyle devam etti: “Ama demokrasi demek sadece seçim demek de değildir. Seçimlerin dışında da farklı görüşler, farklı durumlar, itirazlar varsa bunların da çeşitli yollarla dile getirilmesinden daha tabii de bir şey olamaz. Barışçı gösteriler de tabii ki bunun bir parçasıdır. İyi niyetli olarak verilen mesajların hepsi alınmıştır. Bunların muhakkak ki günü geldiğinde gereği de yapılacaktır. Zaten bunun işaretini de eminim ki hepiniz görüyorsunuz.”

Yeniçağ