Cemaatin ‘öğrenci avı’nı teşhir edecekler
Çocuğunu üniversiteye kaydetmeye gelen velilerin dikkatini çeken ve üniversite kampüslerinde çok sayıda İslami cemaatin masa ve standlarıyla egemen olmasını beraberinde getiren bu durum, kampüslerin öğrenciler için “tuzaklarla dolu” olduğu görüşünü yayardı.Cemaatlerin ‘öğrenci avı’na karşı kampanya
Her yıl kayıt dönemlerinde cemaatler, barınma sorunları yaşayan yeni öğrencilere yurt sağlama bahanesiyle “öğrenci avı” peşine düşüyorlar. Fikir Kulüpleri Federasyonu, bu seneki kayıt günlerinde “cemaat tuzağını” teşhir edecek bir dayanışma ve iletişim kampanyası yapacak.
Üniversitelerin yeni öğrenciler için belirlediği kayıt günlerinde, cemaatlerin yeni öğrencileri kapmak için yaptığı çalışmalarda büyük bir artış olur.
Çocuğunu üniversiteye kaydetmeye gelen velilerin dikkatini çeken ve üniversite kampüslerinde çok sayıda İslami cemaatin masa ve standlarıyla egemen olmasını beraberinde getiren bu durum, kampüslerin öğrenciler için “tuzaklarla dolu” olduğu görüşünü yayardı.
Yenilmez bir güç mü?
Üniversitelerin tuzaklarla dolu olduğu görüntüsü gerçeği tam olarak yansıtmasa da İslami cemaatlerin “öğrenci avı”ndan rahatsızlık duyan öğrenciler ve veliler için ortada gerçekten de engellenemez bir güç olduğu hissi yaratıldığı kesin. Güçlü maddi kaynakları ve tüm üniversitelere dağılabilen insan gücüyle, din temelli organizasyonlar kendilerini her zaman en güçlü sunmayı başarıyorlar.
Cemaatlerin bu görüntüsüne rağmen, şimdiye kadar onunla başetmek için ciddi bir faaliyet yürütüldüğü kesin. Özellikle devletin yeni gelen öğrenciler için sağlamadığı yurt olanaklarının cemaatlerin eline nasıl bir koz verdiğini, yurt ve burs sağlamak gibi kozlarla bu organizasyonların kendilerine nasıl bir örgütlenme alanı yarattığını ve bu örgütlenmenin insanların barınma konusundaki çaresizliğinden nasıl beslendiği gibi gerçekleri ifşa etmek için önemli çalışmalar yapıldığı söylenebilir. Fikir Kulüpleri Federasyonu (FKF) bu sene daha güçlü bir adım daha atarak, yeni gelen öğrenciler için bir “Kayıt, İletişim ve Dayanışma Merkezi” kuruyor.
FKF’nin amacı, her ne kadar yurt kurmak gibi maddi olanaklara sahip olmasa da, öğrencilerin ve velilerin, devletin bıraktığı eksikler nedeniyle yaşadığı çaresizlik hissini bir dayanışma ağıyla telafi etmeye çalışmak.
Paranın gücüne karşı dayanışma
FKF tarafından yayınlanan duyuru metninde, “Üniversite sonuçlarının açıklanması ile birlikte, liselilerin iletişim bilgilerini çeşitli yollarla ele geçiren cemaat örgütlenmeleri, özellikle şehir dışında üniversiteye başlayacak gençlere ulaşarak kendi karanlık ve çıkar ilişkileri üzerine kurulu dünyalarına gençleri mahkum etmeye çalışıyorlar. Arkadaşlarımızı, dostlarımızı, ülkemizin aydınlık geleceğini cemaatlerin karanlığına muhtaç bırakıp kaptırmamak için FKF olarak bir iletişim ve dayanışma merkezi kurduk. Ülkenin dört bir yanında geniş bir ağa sahip olan FKF Kayıt İletişim ve Dayanışma Merkezi’ne her türlü sorularınızı ve sorunlarınızı iletirseniz, birlikte, dayanışma içerisinde bu sorunlara çözümler sağlamayı başarabiliriz” deniliyor.
FKF’nin halihazırda üniversite öğrencisi olanlara da bir çağrısı var:
“Üniversiteli arkadaşlarımızdan ricamız ise çevrenizde üniversiteye yeni başlayacak arkadaşlarınıza, akrabalarınıza dayanışma ağımızı duyurmanız. Sizden de üniversite ve şehirlerinize gelecek arkadaşlarımıza sunabileceğiniz her türlü dayanışmayı bekliyoruz.”
FKF tarafından kurulan merkeze, fkfkayitdayanismasi@gmail.com adresinden de ulaşılabiliyor.
‘Cemaatlerin cenderesini kırmalıyız’
Fikir Kulüpleri Federasyonu adına görüştüğümüz Boğaziçi Üniversitesi öğrencisi Zozan Baran, amacın yeni bir kültür yaratmak olduğunu ve cemaatlerin maddi gücünün dayanışmayla alt edilebileceğini ifade ediyor.
Baran,“FKF kurulduğu andan itibaren üniversitelilere başka bir alternatifin mümkün olduğunu göstermeyi amaçladı. Bu alternatifin sadece siyasal bir alternatif olmadığını, yeni bir kültür ve yeni bir üniversite yaratmak istediğimizi de her fırsatta ifade ediyoruz. Hepimizin bildiği bir gerçek var: Cemaatler yıllardır üniversiteye yeni başlayan öğrencileri maddi olanaksızlıklarını kullanarak kendilerine bağlama uğraşı içerisindeler. Bu olanaksızlıklara bir de velilerin korkuları ekleniyor. Ve birçok üniversiteli maalesef cemaatlerin yurtlarına ve başka imkanlarına sıcak bakmaya başlıyor. Biz ise yaratmayı amaçladığımız bu yeni kültürün parçası olarak, üniversitelileri bu cendereden kurtarmanın alternatiflerini arıyoruz” diyor.
AKP’nin ve cemaatlerin üniversitelilerle kan uyuşmazlığı yaşadığına işaret eden Baran,
“Cemaatlerin ve AKP hükümetinin muhafazakar yaşam kodlarıyla uyuşmayan üniversiteliler, bu yaşamı kabullenmeye zorlanıyor. Bizim cemaatler gibi muazzam kaynaklarımız yok. Ancak dayanışma içerisinde birçok zorluğu aşacağımıza inanıyoruz. Bu yüzden üniversiteye yeni başlayan arkadaşlarımız için dayanışma ağı kurduk” diyor.
Dayanışma ağı sayesinde ders kayıtlarının nasıl yapılacağından barınmaya, üniversite kulüpleriyle iletişimden kültürel etkinliklere kadar birçok konuda yeni gelen öğrencilere yardımcı olmayı amaçladıklarını söyleyen Baran’ın, zorlukları birlikte aşmak için bir de ricası var:
“Üniversiteye yeni başlayan liseli arkadaşlarımızın büyük bir ilgisi var FKF’ye. Bu ilgiyi dayanışma ağıyla birlikte büyütecek ve farklı bir kültürün ve üniversitenin yaratılması için kullanacağız. Bu konuda yaşayacağımız maddi zorlukları da yine hep beraber yardımlaşarak aşacağız. Ancak maddi olanaklarımızı artırmak ve daha fazla üniversiteliye yardımcı olmak için, herkesin yardımlarını bekliyoruz.”
soL - Haber