Dikatatörler böyle düşünür...


 Erdoğan komplosu


AKP iktidarı ve Başbakan Tayyip Erdoğan, ısrarlı ve sistematik şekilde Gezi Parkı eylemlerini ve 20 gün süren büyük Haziran Direnişi'ni “darbe girişimi” direnişçileri de “darbeci” diye lekelemek için yoğun çaba harcıyor. Gözaltı operasyonları ve tutuklamalar devam ediyor.

Önceki gün Bingöl'de konuşan Erdoğan, Mısır'da dinci diktatör Mursi'nin devrilmesi gibi, kendi iktidarını yıkmak amacıyla da uluslararası bir komplonun kurulduğunu ileri sürdü. Daha önce Brezilya'yı örnek veriyordu ama olmadı. Çünkü Brezilya'da hükümet halkla diyalog kurdu ve tansiyon düştü.

Öyle anlaşılıyor ki, Erdoğan kendisine karşı düzenlendiğini düşündüğü komployu, polis şiddeti kullanarak bozduğunu düşünüyor. Çünkü Erdoğan, demokrasiden nasibini almamış bütün devlet adamları gibi, “Şiddetin karşılığı şiddettir” diyor. Kısasa kısas yani...

Bu anlayış demokrasiye değil, devlet terörü ve faşizme götürür. Devletler, iktidarlar kendi yurttaşlarına karşı şiddet kullanamazlar. Asayişi sağlamak amacıyla kullanılacak meşru
şiddetin nasıl olacağı da yasalar tarafından sıkı kurallara bağlanır.

Eğer bir devlet, yurttaşına karşı terör uyguluyor ya da “teröristlerin yöntemiyle” asayişi sağlamaya kalkışıyorsa, kimseyi “terörist” diye suçlamaya da hakkı olamaz. Yurttaş suç işleyebilir, onun karşılığında yasaların belirlediği ceza vardır.

Ancak bir devlet kolektif suç işleyemez. Buna hakkı yoktur. Çağdaş dünyada bütün devletlerin yasaları bunu engeller.

Sanırız Erdoğan, kutsal saydığı dinci programını uygulamak için her şeyi yapmaya hakkının olduğunu ve bu yolda hiçbir şeyin yasak ya da günah sayılamayacağını düşünüyor olmalı.

Bütün Dikatatörler böyle düşünür.



➽ Paylaş:
“AKP karanlığının erişim yasağı ile engellediği SivriSinekCaz'a ücretsiz Opera VPN ile kolay ve sorunsuz erişebileceğinizi biliyormuydunuz?..”
Okurlara..