Katliamlara giden yollar...
Katliamlara giden
yollar yıllardır cami söylentilerinden geçiyor...
Katliamlara cami kılıfı!
Katliamlara cami kılıfı!
Senaryo Başa Sarıldı...
. Camide içki içildi haberinin ardından, camiye ayakkabıyla girildi ve camide sevişildi iddiaları peşpeşe geldi. Bu haberler hiçbir şekilde doğrulanmadı. Aksine elde edilen görüntüler ve müezzinin açıklaması bu haberlerin asılsız olduğunu ortaya koydu. Ölen, gözünü, kolunu kaybeden, yaralanan insanlardan çok camide içki içilip içilmediği, camiye ayakkabıyla girilip girilmediği konuşuldu.
Bu Senaryo Önceden de Yaşandı
İşte adım adım darbeye giden yol:
19 Aralık ile 26 Aralık 1978 Maraş Katliamı:
1 Mayıs
Elazığ’da bir cami minaresinden ‘suya zehir atıldı’ şeklinde anons yapıldı. Halk galeyana geldi.
22 Aralık'ta öğretmenlerin cenazelerinin getirildiği camide bulunan sağcı bir grup, ölenlerin cenaze namazının kılınmasına karşı çıkarak engelledi.
19 Aralık 1978’de ülkücülerin gözde filmi, Cüneyt Arkın’ın başrol oynadığı “Güneş Ne Zaman Doğacak”ın gösterildiği Çiçek Sineması’na ses bombası atıldı. Sinemanın ‘komünistler tarafından bombalandığı’ iddia edildi. Zaten şehirde Alevilerin Sünnilere saldıracağı, camileri bombalayacağı günlerdir konuşuluyordu.
Mayıs-Temmuz 1980 Çorum Katliamı:
TRT’de “Çorum’da Alaaddin Cami’sine patlayıcı madde atılması ve dışarıdan ateş açılması ile olaylar başladı.” Haberini aralıklarla sık sık vermektedir. Alaaddin Camiye bomba atıldığı iddiası camilerin hoparlörlerinden kente duyuruldu, cihat çağrısı yapıldı, suların zehirlendiği iddiası yayıldı. Böyle bir haberi askeri yetkililer vermemiş, vali’de haberi doğrulayıcı veya yalanlayıcı açıklamada bulunmamış. TRT’nin Çorum muhabiri böyle bir haber vermediğini söylemektedir. Haberi yayan poliste ortaya çıkarılmamış. Bir anda ortaya çıkan eli silahlı gruplar Alevi mahallelerine uzun namlulu silahlarla saldırmaya başladı.
İkinci Olaylar, ‘cami yakıldı’ söylentisi ile başladı. Olaylar başladıktan sonra evler yakıldı, camiden atılan kurşunlarla insanlar öldürüldü.
2 Temmuz 1993 Sivas Katliamı:
2 Temmuz 1993 günü organize biçimde öğle saatlerinde Paşa ve Meydan camilerinde çıkan gruplar önce etkinliklerin yapıldığı Kültür Merkezi’ne ulaşarak, bir gün önce dikilen anıtı kısmen tahrip etti.
Sivas’ta Madımak Oteli’nin yakınındaki camide Cuma namazı boyunca davul zurna çalındığını ifade eden gazete, sağ üst köşesinde verilen haberin başlığını da ‘Tahrikçi sloganlar’ şeklinde atıyordu. Sonraki dönemde de her duruma göre farklı pozisyon alan ama her daim aynı tarafta, katliamcıları aklama çabasına girişen Zaman, 3 Temmuz 2009 tarihli haberinde Sivas katliamını “2 Temmuz 1993’te Madımak Oteli’nde yangın çıkmış, aralarında otel görevlilerinin de bulunduğu 37 kişi ölmüştü” şeklinde anlatıyordu. Gazete bu ifadelerin ardından dümeni kırarak “Madımak katliamında PKK Terör Örgütü Parmağı” başlıkları atıyordu.
Haziran 2013 Gezi Eylemleri:
Haziran 2013 tarihiyle başlayan Gezi eylemleri sırasında polis şiddetine maruz kalan ve yaralanan halk camiye sığındı. Caminin revir olarak kullandığı gece için çeşitli söylentiler ortaya çıktı. Camide içki içildi iddialarının ardını camide seviştiler iddiası takip etti.
Darbeyi izleyen yollar adım adım, insanların en hassas noktası olan dinden geçiyor. İç savaşa kadar sürüklenebilme ihtimali olan bu iddialar insanları galeyana getirerek, bölmeyi amaçlıyor.
Sonuç:
Maraş Katliamı:
50 Alevi öldürüldü, Alevilere ait 200'ün üzerinde ev yakıldı, 100'e yakın işyeri tahrip edildi.
Çorum Katliamı:
Çoğu Alevi olmak üzere resmi kaynaklarca 57 sol görüşlü yurttaşın ölümü ve yüzlercesinin yaralanDI.
Sivas Katliamı:
Alevi 33 yazar, ozan, düşünür ile 2 otel çalışanının yanarak katledildi.
Gezi Olayı:
4 ölü.
Her olayın altında Türkiye'de yaşayan insanların hassas noktası olan camiye dair söylentilerin yatıyor olması, bir kez daha düşünülmeli.
Habercem