“Öteki” yüzde 50’ye aslan, ABD’ye karşı kuzu!
Piyanisti vurmayın!
Cevher KANTARCI
Yaklaşık bir yıl kadar önceydi..Her şeyi bilip, her şeyin en iyisini yapan Başbakanımızın, “Van minit” diye sözde posta koyduğu İsrail’i, Malatya Kürecik kalkanı ile koruduğunu, esprili dille yazmıştım..
İsrail’den bir okuyucu internetten bana cevap yazmıştı:
“İsrail güçlü bir devlettir! Türkiye’ye ihtiyacı yoktur!”
Komşularıyla ilişkisi öldüresiye bozuk ve küçücük bir İsrail!
Ortadoğu’da terör estiren bir İsrail!
Türkiye’nin, Filistin’e gönderdiği gemiyi, hem de uluslararası sularda basıp, dokuz insanı öldüren bir İsrail!
Kendisinin kılına dokunulmasını bırak, dokunulma ihtimali doğduğunda bile ortalığa kan kusturan bir İsrail!
Ve ne yaparsa yapsın, hikâyeden “Van minit” efelenmesinin dışında kimsenin yan bakamadığı bir İsrail!
Ve o ülkenin bir vatandaşı, sana mektup yazıp diyor ki:
“İsrail güçlü bir devlettir! Türkiye’ye ihtiyacı yoktur!”
Herifin devletine olan güvenine bakar mısınız?
Her fırsatta da oturur bu lafı düşünürüm!
Şimdi benim Suriye sınırında yaşayan vatandaşımın, yarına sağ çıkacağına dair bir güvencesi var mı?
Ama komşumuz PYD’nin, Türkiye’den yana güvencesi var!
Özgür Suriye Ordusu’nun da Başbakandan güvencesi var!
Ceylanpınar’da yaşayan vatandaşımın güvencesi yok!
Devletin yaptığı;
kene ısırmasına karşı “Pantolon paçalarını çoraba sokun!” tembihlemesi gibi, Ceylanpınar halkını da hoparlörle evlerinden dışarı çıkmamaya davet etmek!
Eskiden kovboy kasabalarındaki barlarda tabelalar varmış:
“Piyanisti vurmayın!”
Bizim sınıra da yakında tabelalar asacaklar:
“Sevgili dost ve müttefik PYD ile Özgür Suriye Ordusu mensupları! Lütfen bizim vatandaşları vurmayın!”
Düşünün herifler karpuz yükler gibi kamyona patlayıcı doldurup, Reyhanlı’nın merkezinde patlatıyorlar!
İstihbaratın haberi var ama polisin yok!
Bombalar patlıyor ve 53 insanımız, göz göre göre ölüyor!
Ülkeyi yöneten zat ise çıkıp “Reyhanlı’da 53 Sünni vatandaşımız şehit oldu!” diye basbas bağırıyor!
Bomba imal edilirken, sadece Sünnileri öldürecek şekilde mi ayarlanmıştı acaba?
Aleviler ölseydi “53 Alevi geberdi!” mi diyecekti!
Sonra çıkıyor iftarın arkasından milletin yediklerini boğazına dizme nutkunda diyor ki:
“Biz kimin yaşam tarzına karıştık!”
Her fırsatta bağırıp çağıran ve terör estiren Başbakanla, elin “Hüseyin” Obama’sı beyzbol sopası eşliğinde konuşuyor!
Elin dışişleri bakanı hem de Türkiye topraklarında ve Türk halkı önünde “Filistin’e gitme!” diyor!
Bizimki “öteki” yüzde 50’ye aslan, ABD’ye karşı kuzu!
Ve ben, hep devletime güven özlemiyle yaşıyorum!
Bana mektup yazan İsrailli’ye de gıpta ediyorum!
