Boğaz’da peşkeş hazırlığı!

Başbakanlık Özelleştirme İdaresi; Milli Emlak Genel Müdürlüğü’ne ait, İstinye’deki toplam 158 dönümlük boğaz manzaralı araziyi, 20 Şubat’ta yapılacak ihaleyle satışa çıkaracak. Ancak arazinin, ilan tarihinden sadece 1 ay gibi kısa bir süre içinde satışa çıkarılması ve devletin daha az gelir elde edeceği pazarlık usulüyle satılacak olması kafaları karıştırdı...

Boğaz’da 158 dönümlük peşkeş hazırlığı!
 
1.5 milyar dolarlık zarar kimin cebine gidecek?

İstanbul İstinye’deki boğaz manzaralı arazinin pazarlık usüluyla satması dikkatleri 158 dönümlük bu araziye çevirdi. Arazinin bu şekilde satılması ise kamuyu 1-1.5 milyar dolar zarara uğratacak.

Başbakanlık Özelleştirme İdaresi; Milli Emlak Genel Müdürlüğü’ne ait, İstinye’deki toplam 158 dönümlük boğaz manzaralı araziyi, 20 Şubat’ta yapılacak ihaleyle satışa çıkaracak. Ancak arazinin, ilan tarihinden sadece 1 ay gibi kısa bir süre içinde satışa çıkarılması ve devletin daha az gelir elde edeceği pazarlık usulüyle satılacak olması kafaları karıştırdı.
Uzmanlar; “Arazi bu haliyle topraktan satılırsa devlet en az 1-1.5 milyar dolar zarar edecek. Hasılat paylaşımlı gelir ortaklığı modeliyle satışa çıkarılırsa devletin elde edeceği gelir çok daha fazla olacak. Bu ihale ilerde Yüce Divan’ın konusu olabilir” uyarısında bulunuyor.

Kime peşkeş çekilecek!

Sarıyer’in Reşitpaşa, Poligon ve İstinye mahalleleri sınırları arasında kalan 158 dönümlük boğaz manzaralı dev arazi, toplam 6 ayrı parselden oluşuyor. Araziye, 20 Şubata kadar teklif verilebilecek. Başbakanlık Özelleştirme İdaresi’nce satışa çıkarılan 6 parsele tam 50 milyon lira geçici teminat isteniyor.

İstinye’nin neredeyse yarısını içine alan 360, 380 ve 1352 ada üzerinde bulunan arazi, muhteşem bir boğaz manzarasına sahip. Boğaz’a tepe noktada bulunan ve hiçbir imar sorunu bulunmayan arazi, aynı zaman ABD İstanbul Başkonsolosluğu binası ile birbirinden ünlü emlak projelerine de komşu. Arazi; Poligon Tepeüstü’nün hemen karşısında bulunan ve Sabancı At Çiftliği’ne komşu, aynı zamanda Reşitpaşa’daki borsa binasının içinde bulunduğu arazi ile Şahintepesi olarak bilinen bölgeyi de kapsıyor.

Vatandaşlar tepkili: Tapularımızı verin

Boğaz’ın en değerli arazisinin peşkeş çekilmesinden endişe eden vatandaşlar, yetkililerin bu yanlışa dur demesini bekliyor. Sarıyer Gazetesi’ne konuşan vatandaşlar; “Burası İstinye’nin en değerli arazisi. Biz Kaplıca ve Koru mahallesi olarak bilinen bölgede oturuyoruz. İçimizden bazıları neredeyse 60 senedir burada yaşıyor, yıllardır tapusuz olarak Milli Emlak Müdürlüğü’nün arazisinde oturuyoruz. Devlet, madem yer satacak o zaman önce bizim evlerimizin bulunduğu arazileri bizlere satsın, biz de yıllardır beklediğimiz tapularımızı sonun da alalım. Ancak bize yerlerimizi satmadıkları gibi bizim hemen bitişiğimizdeki sorunsuz araziyi ihaleyle satışa çıkarıyorlar. Amaçları burayı birilerine yedirmek. Günlerdir havadan helikopterler uçuyor ve bu arazileri zengin müteahhitler havadan inceliyorlar” diye konuştular. Bu arazinin satılmamasını ve yeşil alan olarak halkın kullanımına açılmasını isteyen vatandaşlar; “Eğer bu satış olursa ve arazi peşkeş çekilirse tüm İstinyeliler olarak orada kamp kurup, eylem yapacağız” diye tepki gösterdiler.

‘Devlet 1.5 milyar dolar zarar eder’

İstinye’deki arazinin bu haliyle satışa sunulmasının devleti büyük zarara uğratacağını belirten uzmanlar; “Bu arazi turizm imarlı. Bu araziyi satın almayı planlayan kişiler yada holdingler, burada plan tadilatı ve emsal artırımı yapacaklardır.

Bu da arazinin değerinin daha sonradan en az birkaç daha artmasına neden olacak. Dolayısıyla burada metrekaresi 10 bin dolardan yaklaşık 500 bin metrekarelik bir inşaat yapılabilecek.

Bu da kabaca 5 milyar dolar civarında bir gelire tekabül ediyor. Eğer devlet burasını mutlaka satacaksa, pazarlık usulü yöntemiyle ihale etmemeli, hasılat paylaşımlı gelir ortaklığı yönetimi uygulamalıdır.

Çünkü böyle bir durumda devlet, burada yapılacak inşaat değerinden arsa sahibi olarak yüzde 60 oranında pay alacak, müteahhit ise yüzde 40 pay sahibi olacaktır. Eğer devlet bu araziyi ham haliyle yani topraktan ihale ederse bunun adı resmen göz göre göre peş keş demektir. Ama hasılat paylaşımlı gelir ortaklığı modeliyle yapılırsa devletin kazancı en az 1-1.5 milyar dolar daha fazla olacaktır” dedi.

‘Yüce Divan’a bile konu olabilir’

Bu arazinin bu yöntemle satılmasının ileride ilgili kişi ve kurumlara çok ciddi hukuki sorumluluklar yükleyebileceği uyarısında bulunan uzmanlar;  
“Bu konu gelecekte Yüce Divanlık bir dosya haline bile getirilebilir. Çünkü ortadaki rant ve satış çok önemli. Bu yüzden kimse burada bir oldu bitti yapmaya yeltenmesin. Kimse böylesi büyük vicdanı ve hukuki bir sorumluluğu taşıyamaz” diye konuştular.
 
 Aydınlık

➽ Paylaş: