Tayyip’e ders!
Erdoğan'a tarihi demokrasi dersi!
Mustafa MUTLU

Cumhurbaşkanı seçilince de verdiği ilk demeç,
"Eğer 1 Eylül'de Yargıtay'da yapılacak olan adli yıl açılış törenlerinde yine o
Baro Başkanı konuşacaksa, ben gitmem" oldu!
***
Tahmin edebileceğiniz gibi bu sözler devletin
zirvesinde ciddi bir kriz yaşanmasına neden oldu.
Çünkü Türkiye Barolar Birliği'nin Başkanı,
yargının üç temel unsurundan "savunma"yı temsil ediyordu... Dolayısıyla her
yasama yılının başında TBB Başkanları'nın Yargıtay'daki açılış törenlerinde
konuşmaları, avukatların yaşadıkları sorunları ve ülkedeki hukuksuzlukları dile
getirmeleri gelenek haline gelmişti.
Şimdi Recep Tayyip Erdoğan istemiyor diye
konuşturmamak, büyük skandal olurdu!
***
Yargıtay Başkanı Ali Alkan , bu ciddi sorunu tek
başına çözmeye kalkacağına doğru olanı yaptı ve Yargıtay Başkanlar Kurulu'nu
olağanüstü toplantıya çağırdı.
Başkanlar Kurulu'nun üç saatlik toplantısından
"oy çokluğuyla" Feyzioğlu'na vize çıktı.
Toplantıdan sonra yapılan açıklamada, "Süregelen
uygulamanın, ifade özgürlüğünün gereği olarak devam etmesi uygun bulunmuştur"
denildi.
Karar daha sonra da Başkan Ali Alkan tarafından,
Erdoğan'a iletildi.
***
Recep Tayyip Erdoğan, 12 yıldır ne diyor?
"Seçilmişe saygı duyacaksınız... Beğenseniz de
beğenmeseniz de onu kabul edeceksiniz ve saygıda kusur etmeyeceksiniz."
Kendisine hatırlatıyorum:
Beğense de beğenmese de; Metin Feyzioğlu, tıpkı
kendisi gibi bir "seçilmiş"tir...
Türkiye'deki yaklaşık 82 bin avukatın, demokratik
yöntemlerle iş başına getirdiği "başkan"dır.
Nasıl bu ülkede Recep Tayyip Erdoğan'ı sevmeyen
en az 30 milyon seçmen varsa ama kimse hiçbir zaman onun "başbakanlığını" ya da
"cumhurbaşkanlığını" yok saymayı aklına bile getirmiyorsa; o da Feyzioğlu'nun
TBB Başkanlığı'nı asla sorgulayamaz!
Çünkü bazı koltuklar vardır ki; "oturan"dan çok
kendisine saygı duyulur.
İşte; Türkiye Barolar Birliği Başkanlığı da öyle
bir koltuktur.
Barolar Birliği Başkanı'nı aşağılamak, avukatları
aşağılamaktır.
Onu susturmak, "savunma"yı susturmaktır!
***
Bu gerçeği en çok, demokrasinin nimetlerinden
yararlanarak 12 yıldır devletin zirvesinde oturan Recep Tayyip Erdoğan kabul
etmek zorundadır!
SİREN!
Siirt'teki Alkumru Barajı'nda yaşanan ve beş
kişinin ölümüyle sonuçlanan felaketin sorumlusu bulunmuş:
Siren !
Barajı işleten Limak Holding, elektrik üretimine
başlandığında sirenle uyarı yapıldığını belirterek suçu ölen vatandaşlara
atmış!
Ancak 20 kilometrelik piknik alanının neredeyse
15 kilometrelik bölümünde bu sirenlerin sesinin duyulmadığı ortaya çıkmış...
Çünkü işletmeci şirket, masraftan kaçınarak alana
yeterince hoparlör yerleştirmemiş!
***
Eğer iktidar yandaşıysan, hoparlöre falan para
harcamaya ne gerek var canım kardeşim?
O paraların yarısını birilerine verirsin, onlar
da ayakkabı kutularında istifler; olur biter.
Ha; bu arada birkaç vatandaş mı ölür?
Amaaaan önemli mi?
Dünyada insandan bol ne var ki?
GÜNÜN SORUSU
Tayyip Erdoğan için Airbus firmasına dört yıl
önce siparişi verilen ve bir eşi de ABD Başkanı Obama'da bulunan A330-243CJ
modeli uçak önümüzdeki ay Türkiye'ye getiriliyormuş... Yaklaşık 200 milyon
dolara (436 milyon lira) mal olan uçak, Erdoğan'ın özel isteklerine göre dekore
ediliyormuş... Sorum size:
Bu haberi okuyunca ne hissettiniz?
ÖZÜR DİLEMESİ YETERMİŞ!
Almanya'nın Türkiye'yi dinlemesiyle ilgili
konuşan AKP Genel Başkan Yardımcısı Yasin Aktay, "Almanya'ya karşı savaş mı
açacağız? Yaptığı şeyden dolayı özür dilemesini bekleyeceğiz, o kadar"
demiş...
***
Başbakan'a ait dinleme kayıtları ortaya döküldüğü
zaman bunların gösterdiği tepkiyi anımsıyorsunuz değil mi?
Ortalığı birbirine kattılar!
Şimdi bir ülkenin, bizdeki tüm telefonları
dinlettiği ortaya çıkıyor; "Özür dilesinler affedelim" diyorlar.
İyi de Yasin Aktay...
Ya Almanya'nın dinlettiği kişiler arasında senin
"patron" da varsa ve yeni telefon kayıtları bu kez onların marifetiyle ortaya
dökülürse...
O zaman da bu konunun kapatılmasını isteyebilecek
misin, yoksa ülkeyi bir anda Almanya ile savaş haline mi sokacaksın?
39 BİN 999!
Temel Eğitimden Orta Eğitime Geçiş (TEOG)
yerleştirmelerinde inanılmaz gariplikler yaşanmış...
Tam 40 bin öğrenci, kendi istekleri dışında imam
hatip liselerine yerleştirilmiş. Ayrıca birçok öğrencinin evlerine 150 kilometre
uzaklıktaki okullara kaydedildiği ortaya çıkmış.
Başbakan'ın hınk deyicisi Fatih Altaylı'nın kızı
da TEOG mağduru öğrenciler arasıydaymış... Kaydı evlerine 94 kilometre
uzaklıktaki Şile İmam Hatip Lisesi'ne yapılmış...
***
Üzülme Fatih... Nasıl olsa senin kızını mağdur
etmezler de..
Diğer 39 bin 999 çocuk ne olacak; sen ondan haber
ver!
GÜNÜN İSYANI
Günün isyanı Osmangazi Üniversitesi'ndeki rektör
seçimlerini birinci sıradan kazanan ama bir türlü Cumhurbaşkanı Gül tarafından
atanmayan Prof. Dr. Gaye Usluer'den, "Tarafsızlığımı titizlikle korudum" diyen
Gül'e:
"Tarafsız mı? Kim?"