AKP’li 9 üyeye ağır sözler!

CHP lideri, partisinin grup toplantısında 4 eski bakanın Yüce Divan’a gitmemesi yönünde oy kullanan 9 AKP’li milletvekilin isimlerini tek tek sayıp, “Bu milletvekilleri hırsızların hamiliğine soyunmuş vekillerdir. Kuldan utanmadınız, Allah’tan da mı korkmadınız” dedi... 

CHP liderinden AKP’li 9 üyeye ağır sözler!

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu partisinin grup toplantısında konuştu. Kılıçdaroğlu’nun hedefinde 4 eski bakanı aklayan Meclis Araştırma Komisyonu’nun AKP’li üyeleri vardı... 


CHP lideri, şunları söyledi: “Bir komisyon kuruldu. Yolsuzlukları soruşturma komisyonu, 4 bakan Yüce Divana gitsin mi, gitmesin mi? Soruşturma Komisyonu dün kararını verdi. 9 AKP milletvekili bu dört bakanın Yüce Divan’a gitmemesi gerektiği yönünde oy kullandılar.

 Bunların isimlerini tekrar buradan saymak istiyorum. Hakkı Köylü Kastamonu Milletvekili, Kastamonulular duysunlar nasıl bir adam seçtiniz diye. Bilal Uçar Denizli Milletvekili, Mustafa Akış Konya Milletvekili, Mevlana’nın toprağıdır Konya. Ayşe Türkmenoğlu o da Konya, İsmet Su Bursa Milletvekili, İlknur İnceöz Aksaray Milletvekili, Mustafa Kemal Şerbetçioğlu Bursa Milletvekili, Yılmaz Tunç Bartın Milletvekili, Yusuf Başer Yozgat Milletvekili. Bu milletvekilleri hırsızların hamiliğine soyunmuş milletvekilleridir.”

Kuldan utanmadınız


Kılıçdaroğlu şöyle devam etti: “Hadi kuldan utanmadınız, Allah’tan da mı korkmadınız? Nasıl bir vicdan vardır sizde? Vicdanlarınızı nasıl kiralarsınız? Nasıl satarsınız? Hırsızların hamisi olmak bu kadar kolay mı? Siz kimsiniz bu kadar açıkça ortaya çıkmış yolsuzluk dosyalarını kapatıyorsunuz. Bu milletin vicdanı bunu kabul eder mi? Hangi yüzle çocuklarınızın yüzüne bakacaksınız. Akşam eve gittiğinizde eşinizin yüzüne nasıl baktınız siz? Eşi şöyle bakmıştır, bizim hırsızın hamisi geldi diye. Onların çocukları, onların torunları ne diyecekler? ‘Bizim babamız bir dönem hırsızların hamiliğini yapmıştı’ diyecekler. 


Size acıyorsam namerdim, çocuklarınıza acıyorum. Onlara sormak istiyorum, hiç aklınıza geldi mi acaba, 17 Aralık’tan 8 ay önce zamanın Başbakanı’nın önüne 3 sayfalık bir MİT raporu kondu. Siz komisyonda yer alan 9 AKP milletvekili, siz bu raporu gördünüz mü, sizin sormanız gereken soru şu değil mi; ‘Ey dönemin başbakanı sana 8 ay önce bir rapor verildi, bu raporun gereğini yaptın mı, yapmadın mı?’ Sen bu basit soruyu nasıl soramazsın, çünkü vicdanını sattın, ahlakını sattın, inancını sattın, imanını sattın sen. Bu ayakkabı kutularındaki para nedir, hiç aklınıza geldi mi? Neden sormuyorsunuz? ”

Vicdanlar satın alındı
 

“Sağlam irade” ilanlarına da tepki gösteren Kılıçdaroğlu “Hırsızları koruma STK’ları oluşturdular. Bu gazete ilanlarının parasını kimler ödedi? Biz parti olarak hazineden yardım almamıza rağmen, gazetelerin arka sayfalarına ilan vermek dünyanın parası? Bu paralar nereden ödeniyor? Hazineden mi örtülü ödenekten mi? Hayırsever iş adamlarından mı?” dedi. CHP lideri, “O ilanda ‘Soruşturma komisyonu eğer bizi Yüce Divan’a gönderirse biz konuşacağız’ şantajı var. İlk konuşan Bayraktar’dı. Konuşulursa iş kime varacak, herkes biliyor. Recep’e, Bilal’e varacak o işin sonu, herkes biliyor. Hemen ertelediler toplantıyı. Sonra havuz medyasında bir kampanya başladı. ‘Darbe’ dediler. Hukuk darbesi yaptılar. Vicdanları satın aldılar” diye konuştu.
 

***
Hırsızın hakkını savunmak bu parlamentoya yakışmaz
 

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında 4 eski bakanın Yüce Divan’a gitmesi konusunda AKP’li vekillere seslenerek şunları söyledi: 

 “Olay genel kurula gelecek. Hiçbir konuşmamda AKP grubunu hiçbir zaman eleştirmedim. Onlara belli olaylar konusunda eleştirilerim oldu ama hükümetle bir tutmadım. En büyük eleştirim ’Siz hükümeti şımartıyorsunuz’ oldu. Yasama ile yürütmeyi birbirine karıştırmadım. O nedenle AKP’nin vicdanlı bütün milletvekillerine sesleniyorum. Lütfen istirham ediyorum. Neye inanıyorsanız vicdanınıza sorun ve oyunuzu öyle kullanın. Sizin kullanacağınız oy Türkiye’yi itibarsızlaştırabilir veya itibar kazandırabilir.” 

Kılıçdaroğlu şöyle devam etti: “Eğer 4 bakan Yüce Divan’a gitmek istemiyorsa sebebi vardır. Mahkum olacaklarını biliyorlar. Biz toplumun çıkarlarını savunmak zorundayız. Hırsızların haklarını savunmak TBMM’ye yakışmaz. Emin olun tüm dünyada alay konusu olacağız. Vicdanınıza sesleniyorum, sizin vicdanınıza. O dört kişi Yüce Divan’a gitsin gitmesin, umurumda değil. Türkiye’nin ve parlamentonun itibarını korumak zorundayız. Dört bakana da rica ediyorum adamsanız çıkarsınız ’Yüce Divan’a bizi gönderin’ dersiniz. Madem suçunuz yok, neden korkuyorsunuz? Ortada darbe marbe yok. Bunların hepsi hikaye ne darbesi kardeşim. Hangi darbeden bahsediyorsunuz siz. Biliyorum olay büyüyebilir. Alman cumhurbaşkanı ne yaptıysa senin ağabeyin de onu yapmak zorundandır Davutoğlu, bunu unutma.”

Breh, breh, breh!
 

Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti: “Davutoğlu ’milletin hakkına uzanacak eli kardeşimiz olsa koparırız’ dedi. Breh, breh, breh ne güzel. Elin kalmadı, kolun kalmadı, bacağın da kalmadı. Maskotsun maskot. Eline almış yalın kılıcı boşuna konuşuyor. Sana boşuna mı dedim ’Boynuna davulu asmışlar ama tokmak ağabeyinin elinde’ diye. Kendisi şu anda başbakanlık koltuğunda oturan etkisiz eleman. Başbakanlık koltuğu boş şu anda. Şeyh Edebali’yi ağzına alma. ’Büyük lokma ye ama büyük laf etme’demiş atalarımız. Ne asabilirsin ne kesebilirsin. Sen etkisiz elamansın. Sana talimat verilir, sen talimatı yaparsın. Sen başbakanlığa da kongreden önce atandın. Farkında değil misin?”
Yeniçağ
➽ Paylaş: