Bunun adı AKP politikası: “Kayıp-kaçak” faturası dürüst aboneye
Özellikle doğu ve güneydoğuda
yaygın olan elektrikteki kayıp-kaçağı önleyemeyen hükümet batıya yüklendi.
Hükümet, yargı kararına rağmen kayıp-kaçak elektriğin faturasını dürüst aboneye
kesti...
“Kayıp-kaçak” faturası dürüst aboneye kesildi
Hükümet, yargı kararına rağmen kayıp-kaçak elektriğin faturasını dürüst
aboneye kesti. “Elektrik Piyasası Kanunu” ile “Bazı Kanunlarla Değişiklik
Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı”, TBMM Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar,
Bilgi ve Teknoloji Komisyonu’nda AKP’lilerin oylarıyla kabul edildi...
Tasarıyla “Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu” tarafından belirlenen hedef oranlarını geçmemek kaydıyla teknik ve teknik olmayan kayıplara ilişkin maliyetler dağıtım tarifelerinde yer alacak ve tüketicilere yansıtılacak.
CHP Manisa Milletvekili Hasan Ören, kayıp- kaçak elektriğin doğu ve güneydoğuda yaygın olduğunu belirterek, “Batının İç Anadolu’nun moralini bozarak ’onlardan alamıyorsunuz bizden alıyorsunuz’ anlayışını yerleştirirseniz sonuç felaket olabilir. Bunları da zaten Türkiye hak etmiyor” diye konuştu.
Hasan Ören, hükümetin izlediği enerji politikasıyla Güneydoğu Anadolu ile batı bölgeleri arasındaki gerilimi körüklediğini söyledi.
Güneydoğu’daki kayıp-kaçağı önleyemeyen hükümetin batıya yüklendiğini vurgulayan Ören, “Güneydoğu’daki kayıp-kaçak önlenmiyor. Gelir durumuna uygun tarife de uygulanmıyor. Bunun yerine dürüst aboneye yükleniliyor” dedi.
Daha fazla kazanalım
Gelişmiş ülkelerde kayıp-kaçak oranın yüzde 3, Türkiye’de yüzde 7 olduğunu anlatan Ören şunları söyledi:
“AKP belirli yerlerdeki dağıtım şirketlerini özelleştirdi. ‘Kayıp-kaçak giderilsin, özel sektör temsilcileri yatırım yapsın’ gerekçesiyle özelleştirmeler gerçekleştirildi. Ancak aksine kayıp-kaçak arttı. AKP, ‘5-10 kuruş daha fazla kazanalım ya da yandaş şirketlere peşkeş çekelim’ diye yasal statü içinde hazırlanmamış yerleri teslim ediyor.
Firmalar da hiç bakmadan ‘nasıl olsa benim arkamda AKP var’ anlayışıyla çirkin işlerin içine giriyor. Ardından sorunu çözemiyorlar. Bu sefer yasa değiştiriliyor.”
MHP Manisa Milletvekili Erkan Akçay ise şunları söyledi: “Kayıp-kaçakta belirlenen hedefler tutturulamadı. Sadece Diyarbakır’da kayıp-kaçak oranı yüzde 75’i buluyor. Diğer illerde de yüzde75’ten aşağı değil. Bunun iki önemli sebebi var. Birincisi özelleştirmenin yanlışlığı ikincisi devlet otoritesi iradesini kaybetti.
Terör örgütü ‘ödeme’ diye halka baskı yapıyor. Bu da insanların işine geliyor. Burada dikkat edilecek husus su borçları. Vatandaş Diyarbakır Belediyesi’ne olan su borçlarını ödüyor, devlete olan elektrik borcunu ödemiyor. Devletin otorite kuramadığı yerde şirket de parasını alamıyor, AKP’ye yaslanıyor. Ortada tam bir rezillik var maalesef. Bunun adı da AKP politikaları.”
Tüketimin yüzde 15’ine eşit
Kayıp-kaçaktan kaynaklanan farkı tüketiciler ödüyordu. Ancak yeni yasa tasarısına göre bu duruma itiraz eden, hakem heyetleri ve mahkeme kararlarıyla kayıp-kaçak bedellerini geri almayı başaranların dağıtım şirketine yüklediği fatura da yine kayıp- kaçak tarifesi olarak faturalarını ödeyen vatandaşın üzerine eşit olarak dağıtılacak. Bu rakama şirketler tarafından yapılan iadelerin yanı sıra mahkeme sürecinde oluşan giderler de eklenecek.
2013 yılı sonu itibariyle belirlenen rakamlara göre 21 dağıtım bölgesinde 32 milyar kilovat/saatlik bir enerji kaybı söz konusu. Bu, toplam 229 milyar kilovat/saatlik brüt tüketimin neredeyse yüzde 15’ine yakın. Bu 32 milyar kilovat/saatlik kayıp-kaçak tutarının yüzde 60’tan fazlası Dicle, Van Gölü ve Aras dağıtım bölgelerinde oluşuyor.
Tasarıyla “Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu” tarafından belirlenen hedef oranlarını geçmemek kaydıyla teknik ve teknik olmayan kayıplara ilişkin maliyetler dağıtım tarifelerinde yer alacak ve tüketicilere yansıtılacak.
CHP Manisa Milletvekili Hasan Ören, kayıp- kaçak elektriğin doğu ve güneydoğuda yaygın olduğunu belirterek, “Batının İç Anadolu’nun moralini bozarak ’onlardan alamıyorsunuz bizden alıyorsunuz’ anlayışını yerleştirirseniz sonuç felaket olabilir. Bunları da zaten Türkiye hak etmiyor” diye konuştu.
Hasan Ören, hükümetin izlediği enerji politikasıyla Güneydoğu Anadolu ile batı bölgeleri arasındaki gerilimi körüklediğini söyledi.
Güneydoğu’daki kayıp-kaçağı önleyemeyen hükümetin batıya yüklendiğini vurgulayan Ören, “Güneydoğu’daki kayıp-kaçak önlenmiyor. Gelir durumuna uygun tarife de uygulanmıyor. Bunun yerine dürüst aboneye yükleniliyor” dedi.
Daha fazla kazanalım
Gelişmiş ülkelerde kayıp-kaçak oranın yüzde 3, Türkiye’de yüzde 7 olduğunu anlatan Ören şunları söyledi:
“AKP belirli yerlerdeki dağıtım şirketlerini özelleştirdi. ‘Kayıp-kaçak giderilsin, özel sektör temsilcileri yatırım yapsın’ gerekçesiyle özelleştirmeler gerçekleştirildi. Ancak aksine kayıp-kaçak arttı. AKP, ‘5-10 kuruş daha fazla kazanalım ya da yandaş şirketlere peşkeş çekelim’ diye yasal statü içinde hazırlanmamış yerleri teslim ediyor.
Firmalar da hiç bakmadan ‘nasıl olsa benim arkamda AKP var’ anlayışıyla çirkin işlerin içine giriyor. Ardından sorunu çözemiyorlar. Bu sefer yasa değiştiriliyor.”
MHP Manisa Milletvekili Erkan Akçay ise şunları söyledi: “Kayıp-kaçakta belirlenen hedefler tutturulamadı. Sadece Diyarbakır’da kayıp-kaçak oranı yüzde 75’i buluyor. Diğer illerde de yüzde75’ten aşağı değil. Bunun iki önemli sebebi var. Birincisi özelleştirmenin yanlışlığı ikincisi devlet otoritesi iradesini kaybetti.
Terör örgütü ‘ödeme’ diye halka baskı yapıyor. Bu da insanların işine geliyor. Burada dikkat edilecek husus su borçları. Vatandaş Diyarbakır Belediyesi’ne olan su borçlarını ödüyor, devlete olan elektrik borcunu ödemiyor. Devletin otorite kuramadığı yerde şirket de parasını alamıyor, AKP’ye yaslanıyor. Ortada tam bir rezillik var maalesef. Bunun adı da AKP politikaları.”
Tüketimin yüzde 15’ine eşit
Kayıp-kaçaktan kaynaklanan farkı tüketiciler ödüyordu. Ancak yeni yasa tasarısına göre bu duruma itiraz eden, hakem heyetleri ve mahkeme kararlarıyla kayıp-kaçak bedellerini geri almayı başaranların dağıtım şirketine yüklediği fatura da yine kayıp- kaçak tarifesi olarak faturalarını ödeyen vatandaşın üzerine eşit olarak dağıtılacak. Bu rakama şirketler tarafından yapılan iadelerin yanı sıra mahkeme sürecinde oluşan giderler de eklenecek.
2013 yılı sonu itibariyle belirlenen rakamlara göre 21 dağıtım bölgesinde 32 milyar kilovat/saatlik bir enerji kaybı söz konusu. Bu, toplam 229 milyar kilovat/saatlik brüt tüketimin neredeyse yüzde 15’ine yakın. Bu 32 milyar kilovat/saatlik kayıp-kaçak tutarının yüzde 60’tan fazlası Dicle, Van Gölü ve Aras dağıtım bölgelerinde oluşuyor.
Yeniçağ