Onlarca korumayla dolaşırken ‘FEDA’ dedi
Türkiye, Tayyip Erdoğan'ın Başkanlık sistemi için yeniden savaşa sokuluyor. Her gün şehit haberleri geliyor. Saraylarda ve makamlarında onlarca korumayla gezenler, oğullarını “bedelli” ve “çürük raporuyla” askere göndermeyenler cenazelerde ön saflarda. Son olarak kardeşi şehit düşen yarbayın isyanı damga vurdu. Ancak Başbakan Ahmet Davutoğlu, “Bugün, şehit cenazelerini istismar edenler, bu ülkenin birliği beraberliği için tek damla alınteri dökmeyip şimdi ahkam kesenler şehitlerimizin ruhuna büyük bir ıstırap veriyor” diyor...Davutoğlu şehit yakınlarını hedef aldı
Davutoğlu, Çankaya Köşkü’nde Anadolu Köy Korucuları ve Şehit Aileleri Konfederasyonu’nu kabul etti. Davutoğlu, 20-23 Temmuz arasında üç örgütün birden harekete geçtiğini öne sürerek, şu ifadeleri kullandı:
“Orada artık devletin varlığını göstermesi, kamu düzeninin teminat altına alınması ve milletin ortak bir sesle bütün tuzaklara karşı sesini yükseltmesine ihtiyaç vardı. 23 Temmuz’da aldığımız kararlar çerçevesinde kim kamu düzeninin bozuyorsa, o odaklara karşı kesin bir talimat verildi ve harekete geçildi, mücadelemiz de sürecek. DEAŞ adı altında dinimizi istismar ederek çocuklarımızı Suriye’ye götürenler de, PKK adı altında Kürt kardeşlerimizi istismar edip gençlerimizi Kuzey Irak’a götürenler de devletin kararlı tutumu karşısında boyun eğmek zorunda kalacak.
Burada gri alan yoktur, gri alan demokraside olur. Hayat hakkı söz konusu olduğunda herkesin demokratik hukuk devleti kurallarına gelmesi lazım. Buradan bir kez daha ilgili bütün kesimlere, siyasi partilere, sivil toplum kuruluşlarına çağrıda bulunuyorum; gelin, hep beraber terörün her türlüsüne karşı çıkalım. DEAŞ terörüne nasıl karşı çıktıysak PKK terörüne de karşı çıkalım, etnik ayrımcılığa nasıl karşı çıktıysak dini ayrımcılığa da karşı çıkalım, mezhebi ayrımcılığa da karşı çıkalım. İşte bu kararlılıkla son dönemde kamu düzenini sağlamak için harekete geçtik. Bütün şer odaklarına sesleniyorum; ne tuzak kurarsanız kurun, dışardaki ağababalarınız neyi söylerse söylesin, bu topraklardaki Türk-Kürt-Zaza-Sünni-Alevi kardeşliği ebediyen sürecek. Siz, kimleri arkanıza alırsanız alın, hangi odaklardan talimat alırsanız alın, bu yiğit Anadolu insanları var ya, onlar sizin o talimat aldığınız odaklara da ders vermeye kararlıdır.
Bütün şehitlere bir kez daha Allah’tan rahmet diliyorum. Bugün, şehit cenazelerini istismar edenler, bu ülkenin birliği beraberliği için tek damla alınteri dökmeyip şimdi ahkam kesenler şehitlerimizin ruhuna büyük bir ıstırap veriyor. Şehitlik makamı, makamların en yücesidir ve gerektiğinde bütün bir milletin omuz omuza nasıl hepimizin onuru için şehadete yürüdüğünü tarih bilir. Zor bir yoldayız, fedakarlık gerektiren bir aşamadayız ama şimdi bizler fedakarlık yapmazsak gelecek nesillere emniyet içinde bir ülke bırakamayız.”
