Yeni eğitim dönemi çökmüş sistemle başlıyor
Yeni eğitim dönemi başlarken okullar, sınavlar, öğrenci yerleştirmeleri, öğretmen atamaları, her şey karmaşa içinde. MEB günü kurtarma politikaları uygularken, eğitimciler vatandaşa sesleniyor: “Eğitime sahip çıkmalıyız...”Yeni eğitim dönemi çökmüş sistemle başlıyor

2015-2016 eğitim-öğretim yılı 28 Eylül’de başlıyor. Ancak yeni döneme başlamadan önce eğitim alanında var olan sorunlar, şu ana kadar çözüme kavuşturulmadı...
AKP’nin 13 yıllık iktidarı boyunca adım adım laiklikten uzaklaştırılan eğitim sistemi dinselleştirildi. Devlet okullarının yerini özel okullar aldı, devlet okulları ise kaderine terk edildi.
Ders kitaplarının içeriği bilimsellikten uzaklaştırıldı. Sınavlar her seferinde kaosla sonuçlandı. Açık öğretime yönelen öğrenci sayısı büyük oranda arttı. Özellikle TEOG sınavı yüzünden istemediği meslek lisesi ya da imam hatip lisesine yerleştirilen öğrenci açık öğretime yönelmek zorunda kaldı.
SİSTEM ÇÖKTÜ ŞURA TOPLANMIYOR
MEB’in uygulamaları öğretmenleri de zor durumda bırakıyor. Doğuracağı haksızlıkların sonradan anlaşılması üzerine iptal edilen rotasyon uygulaması nedeniyle öğretmenler mahkeme yoluna düşmüş ve MEB mahkemelik olmuştu.
Yönetici atamalarında da AKP tamamen kadrolaşma mantığıyla yandaş atamalar yaptı ve kendine muhalif gördüğü yöneticileri görevden uzaklaştırdı.
Bir başka sorun da boş kadrolar...
MEB, 417 bin 480 atama bekleyen öğretmen varken sadece 37 bin öğretmen ataması yapacağını bildirdi. Atama bekleyen öğretmenlerin sayısı ise her geçen yıl artıyor.
Eğitimciler sık sık sistemin bu haliyle çökmüş durumda olduğunu ve MEB’in günü kurtarmalık politikalarla durumu geçiştirmeye çalıştığını vurguluyor. MEB görevlilerinin verdiği bilgiye göre sorunların tartışılması ve ortak akılla çözüme kavuşturulmasına yönelik Milli Eğitim Şurasını toplama kararı da şu ana kadar gündeme gelmedi.
OKULLARA TİCARETHANE GÖZÜYLE BAKILIYOR
Eğitim sisteminde yaşanan sorunlara ilişkin Aydınlık’a konuşan Eğitim-İş Sendikası Genel Sekreteri Mehmet Altıntop, “Milli eğitim son 12 yıldır tamamen devre dışı bırakıldı. Gelir getirici bir kurum olarak bakılıyor. Tamamen çağdaş, bilimsel, laik eğitimden uzaklaşıldı” dedi.
Altıntop, sözlerine şöyle devam etti:
“Ders kitapları ayrı bir facia. Tamamen bilim dışı. Devlet okullarının tüm giderleri devlet tarafından karşılanmalı, eğitime daha çok kaynak ayrılmalı ve özel okullara teşvike son verilmelidir. Eğitim sistemi gözden geçirilmelidir.
Dava açıyoruz, çok sayıda kazanılmış davamız var ama MEB, hukuk kararlarını uygulamıyor. Bu gidişe artık dur denmesi gerektiğini düşünüyoruz. Bu da vatandaşla birlikte mücadele yürüterek olur. Eğitim gelecektir ve buna hep birlikte sahip çıkmalıyız.”
Aydınlık