“Teröre karşı tek ses” kılıfıyla seçim mitingi!
Şehit haberleri peş peşe gelirken, barış yerine savaş dili kullanan AKP, İstanbul Yenikapı'da “Milyonlar nefes, teröre karşı tek ses” adı altında miting düzenledi. Terörü çözmekle sorumlu olan AKP iktidarının temsilcileri ve Cumhurbaşkanı mitingi seçim çalışmasına çevirdi...Barış görünümlü savaş çağrısı

AKP, Sivil Dayanışma Platformu çağrısıyla bugün Yenikapı'da “Milyonlarca nefes, teröre karşı tek ses” mitingi yaptı...
Mitinge, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Başbakan ve AKP Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu da katıldı.
Mitingde, birlik-beraberlik mesajları yerine akan kanın durmayacağı, saldırların devam edeceği mesajları verildi. Çözüm sürecinin mimarı Erdoğan, çatışmaların devam edeceğini şu sözlerle ifade etti: “Biz teröre ve teröriste karşı en küçük bir müsamaha göstermeyeceğiz. Dağ taş demeden, bunların inlerine girerek kovalayacağız. Bizim bir şehidimizin bedeli hiçbir şeyle mukayese edilmez.”
400 vekil yerine ‘milli-yerli’ geldi
Erdoğan, barışa çağrı mitingini AKP'ye oy mitingine dönüştürerek şu istekte bulundu: "Sizlerden bir ricam var. 1 Kasım için sizlerden tarihi bir karar, tarihi bir gayret istiyoruz. Meclise, hangi partiden olursa olsun fark etmez 550 yerli, milli, bedeni ve kalbiyle bu ülke için çalışacak milletvekilini göndermenizi istiyorum. Herhalde ne demek istediğimi anlıyorsunuz değil mi? Meclis'e milli ve yerli vekiller gönderirseniz, gerisi çok kolay" dedi. Erdoğan ayrıca, yaşanan çatışmaların durması için barış çağrısında bulunan HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'a da yüklenerek; “Bu işler sazla cazla olmaz. Doğu ve Güneydoğu'da muhtarları tehdit ediyorlar. Cici çocuk siz kimi kandırıyorsunuz?” dedi.
Mitingleri karıştırdı
Mitingde konuşan Davutoğlu, PKK'nın yeniden saldırılara başlamasını Erdoğan'ın 'çözüm süreci buzdolabına kaldırıldı'açıklaması yerine, Gezi'ye bağladı, "Dış odaklar, kardeşi kardeşe kırdırmak isteyen odaklar Gezi provokasyonlarını başlattı. Çekilmeye başlayan gruplar, bunu bıraktılar. Daha sonra 17-25 Aralık kumpası kuruldu. Hedef açıktı. Milletin birliğini beraberliğini yok etmek" dedi.
Davutoğlu, konuşmasında, birlik mesajı vermek yerine, çatışmayı körükleyecek cümleler kullanmaya devam etti, "Ceylanpınar’da iki aziz polisimiz uyurken şehit edildiğinde, işte kararımızı verdik. Madem ki bize savaş ilan edilmiştir, hak ettikleri cevabı alacaklar dedik ve 23 temmuz günü huzur ve demokrasi operasyonunu başlattık" dedi.
AKP için oy istedi
Başbakan, mitingi amacından saptırarak AKP için oy istedi: O zaman 1 Kasım’da çok çalışacaksınız, bunları baraj altına bırakacaksınız. Ve Melis’te yeniden birliğin sembolü olan AKP’yi tek başına iktidara getireceksiniz.
‘Şarkılı türkülü mitingle olmaz
’ CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu da sosyal medyadaki resmi hesabı üzerinden mitingi eleştirdi. Kılıçdaroğlu, AKP’nin mitingine dönüşen 'Milyonlar tek nefes, teröre karşı tek ses mitingi' için sert açıklamalarda bulunarak ‘Terörü besleyip büyüten, terörün araştırılmasını reddedenler, terörle şarkılı türkülü miting yaparak mücadele edildiğini sanıyorlar!’ dedi.
Oktay Vural:
Çözüm bülbülleri
MHP Genel Başkan Yardımcısı Oktay Vural da, “Amaç; siyasi bir miting yapmak” diyerek şöyle devam etti: Aslında bu miting münasebetiyle, Cumhurbaşkanı, Başbakan, Bakanlar çıkarak bu milletten şehit ve gazilerimiz adına özür dilemelidirler. Terör örgütünü cesaretlendiren 'çözüm bülbülleri', şimdi 'teröre karşı tek ses' diyerek kusurlarını örtmek için miting yapıyorlar. Aslında utanmaları gereken bir süreçteyiz. Üstünü örtme derdindeler. Amaç ve hedef vatandaşı kandırmak. Terörün bir numaralı sorumlusu bugün o mitingte konuşanlardır.
Alper Taş:
Saray mitingi
ÖDP Eş Genel Başkanı Alper Taş ise, mitingi şöyle değerlendirdi: Bu mitingi, kendine ‘Sivil Dayanışma Platformu’ diyen bir oluşum yapıyor. Ancak bu oluşumu ‘Sarayla Dayanışma Platformu’ olarak okumalıyız. Bu miting sarayın mitingidir. Çatışmalarda ölen insanların ailelerinin öfkeleri saraya yöneldiği günden bu yana, saray bu öfkeyi uzaklaştırmak için kendi etrafını güçlendirmeye çalışıyor. Bu, sarayın yeni bir seçim hamlesidir, o yüzden samimi değildir. Zaten bu savaşın, ölümlerin gerçek nedeni 7 Haziran'da alamadıklarını 1 Kasım'da almaktır. Türkiye kamuoyu da bunun bilincindedir.
Yurt