Türkiye ‘KATİL’ine boyun eğmedi
ABD, ‘kara gücü’ PKK’nın yanında Türkiye’ye karşı savaşa girdi. Ankara’nın göbeğinde patlayan bombayla Türkiye’yi tehdit eden ABD’ye, TSK operasyonlarla yanıt verdi...ABD’nin kanlı uyarısına yanıt

TSK, kanlı saldırının ertesi günü yaptığı açıklamada, “Planlamalar kapsamında terörle mücadelenin kesintisiz sürdürüleceğini” vurgulandı...
Aydınlık’a ulaşan bilgilere göre de TSK önümüzdeki günlerde güneydoğu ve doğu kırsalında PKK’ya yönelik geniş çaplı operasyonlara hazırlanıyor. Türkiye’nin değişik bölgelerinden Doğu ve Güneydoğuya asker sevkıyatı yapıldığı öğrenildi.
ABD, Temmuz ayının sonundan beri Türkiye’nin PKK’ya yönelik operasyonlarını durudurma peşinde. ABD yetkilileri, üst üste yaptıkları açıklamalarla TSK’nın PKK’ya yönelik operasyonlarının durdurulmasını ve derhal açılım sürecine geri dönülmesini istedi.
Aynı dönemde, Rusya’nın inisiyatifiyle Suriye’de başlayan yeni dönem ABD açısından da planların sarpa sarmasına neden oldu. ABD’nin IŞİD bahanesiyle başlattığı yeni atakta hedef, Irak’ta Peşmerge ve Suriye’de PYD’nin alan genişletmesini sağlayarak, koridor planını hayata geçirmekti.
TSK’nın PKK’ya yönelik operasyonlarına karşılık, ABD’nin Obama’nın yani en yetkili ağızdan PKK/PYD’yi “kara gücümüz” diye nitelemesi, aslında Türkiye’ye karşı meydan okumaydı.
KORİDOR PLANI BOZULUYOR
Ancak PKK’ya yönelik operasyonlar devam etti. PKK’nın sınır ötesindeki kamplarından başlayan operasyonlar, Türkiye içindeki kırsal bölgelelerdeki ağırlık merkezlerine kaydırılmaya başlandı. Bir yandan da şehirlerde polis ve jandarma işbirliğiyle operasyonlar yürütüldü.
Yine Rusya Suriye’de başta IŞİD olmak üzere terör örgütlerine karşı hava operasyonları başlattı. Operasyonlar, Suriye’nin toprak bütünlüğünü esas alıyor ve ABD’nin hem IŞİD bahanesini elinden alıyor, hem de CIA yetiştirmesi teröristlerini vuruyordu. Toplam olarak, ABD’nin koridor planı TSK’nın PKK’ya yönelik operasyonları ve Rusya’nın Suriye’deki harekatıyla bozulmuş oluyordu.
ETNİK/MEZHEPSEL ÇATIŞMA TEHDİDİ
İşte ABD bu aşamada, her zamanki klasik yöntemini devreye soktu. Türkiye’nin kalbi Ankara’nın göbeğinde iki canlı bombayla Cumhuriyet tarihinin en fazla can kaybına neden olan saldırıyı düzenletti. Bu saldırıyla, içeride kaos ve etnik/ mezhepsel iç çatışma kışkırtma tehdidiyle, açılımın tekrar başlatılması ve PKK’ya yönelik operasyonların durdurulması hedefleniyordu.
Dikkat çekici olan, saldırıyla aynı gün, KCK’nın eylemsizlik kararı ilan etmesi oldu. “Eylemsizlik kararı”, PKK ve HDP’yi “barış yanlısı masumlar” olarak gösterme çabasının devamı niteliğindeyid. Zaten TSK’nın PKK’ya yönelik operasyonlarını, Erdoğan’ın seçim hesabına yönelik bir tasarrufu olarak göstermeye çalışan bir kampanya hızlı bir şekilde devam ediyordu.
Bombaların, bu görüşü savunan çevrelerin düzenlediği bir eylemde patlatılması da Gladyo’nun parmak izini ele veriyordu.
ABD DIŞİŞLERİ: BERABER ÇALIŞALIM
ABD Dışişleri Bakanlığı sözcüsü John Kirby Ankara saldırısı ile ilgili yazılı açıklama yaptı. ABD Dışişleri Bakanlığı sitesinden duyurulan açıklamada “tekrar barışı savunma” ve “beraber çalışma” vurgusu dikkat çekti.
PKK BARINAKLARI İMHA EDİLDİ
Saldırıdan bir gün sonra PKK’ya yönelik operasyonlar aynı hızla devam etti. TSK, kanlı saldırının ertesi günü yaptığı açıklamada, “planlamalar kapsamında terörle mücadelenin kesintisiz sürdürüleceğini” vurguladı. Genelkurmay Başkanlığı’ndan yapılan açıklamada, “Hakkâri bölgesinde tespit edilen Bölücü Terör Örgütü mensubu teröristlere ait çok sayıda barınak, mağara ve silah mevzileri düzenlenen hava ve kara harekatı ile imha edilmiştir” denildi.
PKK’nın Irak’ın Kuzeyinde Metina ve Zap bölgelerine de operasyonlar düzenlendiği kaydedilen açıklamada, “Bölücü Terör Örgütü mensubu teröristlerce kullanıldığı tespit edilen üç ayrı barınma alanındaki sığınak ve silah mevzileri icra edilen hava harekatında tam isabetle imha edilmiştir. Her iki bölgede de toplam 35 terörist etkisiz hale getirilmiştir” ifadeleri kullanıldı.
Açıklamada ayrıca “Diyarbakır / Lice’de yapılan operasyonda tespit edilen Bölücü Terör Örgütü hedeflerine yönelik olarak düzenlenen hava harekâtında 14 Bölücü Terör Örgütü mensubu terörist etkisiz hale getirilmiştir” bilgisine yer verildi.
‘HEDEF PKK’YI KURTARMAK’
Eski Genelkurmay İstihbarat Başkanı emekli Korgeneral İsmail Hakkı Pekin Ankara’da patlatılan bombaların hedefinin Türkiye’yi yeniden “açılım”a zorlamak ve PKK ile masaya oturtmak olduğunu söyledi.
İsmail Hakkı Pekin Ankara’da patlatılan bombalarla ilgili olarak Aydınlık’a değerlendirmelerde bulundu.
TSK’nın 24 Temmuz günü içerde ve Kandil’de başlattığı operasyonlar ve Rusya’nın Suriye’de devreye girmesiyle bölgede tüm dengelerin değiştiğini kaydeden Pekin, “TSK PKK’ya karşı operasyon başlattı, neredeyse PKK’dan çok Batılı ülkeler rahatsız oldu. TSK’nın PKK operasyonlarını engellemek için harekete geçti. İşte Ankara’da patlayan bombalar da bu dönemde gündeme geldi” dedi.
Bombalarla verilmek istenen mesajın çok açık olduğunu belirten Pekin, “Türkiye yeniden açılım sürecine döndürülerek PKK ile masaya, müzakereye oturtulmaya çalışılıyor. Bu da patlamalardaki yabancı istihbarat örgütlerini işaret ediyor. Bir başka konu da Rusya’nın bölgede devreye girmesi. Türkiye’nin Rusya, İran, Irak ve Suriye ile işbirliği engellenmek isteniyor” diye konuştu.
Patlamada kullanılan canlı bombaların kim olduğunun o kadar önemli olmadığını, istihbarat örgütlerinin eleman olarak her örgütten adam kullanabileceğini ifade eden Pekin, bombacıların IŞİD’ci, çıkmasının da sonucu değiştirmeyeceğini, IŞİD’i yaratanın da CIA, MOSSAD, MI6 gibi istihbarat örgütleri olduğunu vurguladı.
‘BOMBALAR OYUNUN PARÇASI’
Emekli General Haldun Solmaztürk, Ankara’da patlatılan bombalarla “açılım” sürecinin devam ettirilmesinin ve Doğu ve Güneydoğu’ya otonomi verilmesinin amaçlandığını bildirdi.
Solmaztürk Aydınlık’a yaptığı açıklamada AKP döneminde güvenlik konusunda çok ciddi hatalar yapıldığını vurguladı.
Solmaztürk, “Emniyet ve MİT’de ciddi istihbarat zafiyeti var. AKP geçmişte güvenlik birimlerini ve istihbaratı F tipi örgüte bıraktı. Ne yazık ki bunun bedeli ağır oldu” dedi.
Saldırıyla ilgili, “Bu patlamalarda uluslararası istihbarat örgütlerinin rolününün olması büyük olasılık” diyen Solmaztürk, bombaları kimin patlattığından çok arkasındaki gücün kim olduğunun önemli olduğunu belirtti. Solmaztürk bombaların amacı ile ilgili görüşlerini de şöyle açıkladı:
“AKP ile PKK arasında sürdürülen ‘açılım’ sürecinin Batının hesapları için uygun fırsat yarattı. Seçimden sonra açılıma dönülmesi ve bölgesel otonomi verilmesi amaçlanıyor. Açılım süreciyle gelinen nokta bir fırsat olarak düşünülüyor. Barıştan kastedilen de bu. Bu bombaları seçimle ilişkilendirmek hafif kalır. Seçimi de içine alan daha büyük bir oyunun parçası. Küçük bir kadro dış destekle amacına ulaşmaya çalışıyor. Bu planları boşa çıkarmak için güçlü bir devlete ihtiyaç var.Vakit geçirmeden Türkiye üzerine oynanan oyunlara direnecek, Türkiye’nin çıkarlarını düşünen milli bir hükümetin kurulması gerekiyor.”
Solmaztürk, Rusya’nın Suriye’de fiilen operasyonlara katılması konusunda “Rusya olaya müdahale etmeden Suriye’de çözüm sağlamak mümkün değildi. Şimdi bir çıkış yolu görülüyor. Rusya müdahalesi ile Suriye’de çözüm için umut doğdu” dedi.
‘YABANCI İSTİHBARAT ÖRGÜTLERİNİN İŞİ’
Emekli General Nejat Eslen de yüze yakın kişinin yaşamını yitirdiği patlama ile ilgili olarak şunları söyledi:
“Devlet yönetiminde ciddi zafiyet var. Yaşanan olayda istihbarat ve güvenlik zafiyeti olduğu açıkça görülüyor. Bu patlamayı PKK terör örgütü ile mücadele ve açılımdan bağımsız düşünmek mümkün değil. Türkiye-Suriye sınırının açık hale gelmesi sonucu 2 milyondan fazla kişi Türkiye’ye giriş yaptı. Yabancı istihbarat örgütlerini kullandığı örgütler de rahatça Türkiye’ye girdi. Bütün bunlar Türkiye açısından tehlike. Türkiye’de yabancı istihbarat örgütleri cirit atıyor. Ankara’da yaşanan patlamalar da ancak yabancı istihbarat örgütlerinin yapabileceği bir eylem. Bombanın hazırlanışı, güçlendirilmesi, patlatılması, bu kadar insanın yaşamını yitirmesi de bunun göstergesi. Son derece profesyonelce yapılmış bir patlama.”