Daha tehlikeli ve tartışmalı bir sürece doğru...
Tutuklama yolu açılıyor!..
Mehmet TÜRKER

AKP’li vekillerin oyları, MHP’nin desteğiyle ikisinin de dokunulmazlığı kaldırılır…
Arkadan da sıra tutuklanmalarına gelir…
Böylece Türkiye, bundan 20-25 yıl öncesine dönmüş olur!..
* * *
Bunun işaretini Tayyip Bey şu sözlerle verdi:
“HDP’li eşbaşkanların açıklamaları anayasal suçtur… Başsavcılıkların başlattığı süreçler var… Parti kapatma gündeme dahi gelmemeli… Ama suçu irtikap edenler olabilir. Bunlar bedelini ödemek durumundalar. Dokunulmazlık süreci, terörle mücadele sürecini olumlu etkileyecektir”
Selahattin Demirtaş ile Figen Yüksekdağ’ın, “Özyönetim”, “Özerklik”, “Kürt devleti” gibi saçmalamalarla PKK ağzı kullandıkları ortada…
Ancak, Demirtaş ve Yüksekdağ’ın diğer siyasetçiler gibi, özellikle de AKP’li bazı siyasetçiler gibi saçmalama hakları vardır!..
Millet, onlara bunun cevabını sandık başında “demokratik bir şamar” atarak verir!..
* * *
Onların dokunulmazlıklarının kaldırılması, dolayısıyla tutuklanma yolunun açılmasının terörle mücadele sürecini olumlu etkileyeceğine dair iddiaya gelince…
Bunu elbette zaman gösterecektir, ama olumlu etki sağlayacağı çok şüphelidir…
Bu gibi durumların terörü daha da şiddetlendirebileceği, bölgede ayrıştırmayı keskinleştirebileceği çok yakın tarih bize göstermiştir!..
Örneğin, Leyla Zana, Hatip Dicle, Orhan Doğan, Mahmut Alınak gibi vekillerin apar topar gözaltına alınıp tutuklanmalarından sonra gelişen olayları hatırlayalım…
* * *
Türkiye çok daha tehlikeli ve tartışmalı bir sürece giriyor…
Bir yanda şiddetin hüküm sürdüğü iller, ilçeler, sokağa çıkma yasakları ve şehitlerimiz…
Diğer yanda Meclis’teki bir partinin terör örgütü diliyle konuşmasını sürdürmesi…
Ve başka hiç derdimiz kalmamış gibi sabah akşam Başkanlık…
2016 yılında iyimser olabilmek için ufukta hiçbir şey görünmüyor!..
Bir dert daha!..
Bir bu eksikti…Diyarbakır ve Batman barolarından iki avukatın Cizre’de 20 gün süren sokağa çıkma yasağı konusunda Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) başvurduklarını dün gelen bir haberle öğrendik…
Haber şu:
AİHM sokağa çıkma yasağı ve sivil ölümler konusunda 8 Ocak’a kadar Türkiye’den savunma istiyor!..
Savunma elbette terör eksenli olacak, hendekler, silahlar, patlayıcılar vesaire…
Ancak, AİHM olayı “insan hakları” penceresinden, yani orada yaşayanların mağduriyeti açısından inceleyecek…
Al sana yeni bir dert daha!..
Bayat reklam!..
Siyasetçilerin bu numaraları artık çok eskidi…Enerji Bakanı Damat ile Çalışma Bakanı Süleyman, yeni yıla yerin bilmem kaç metre altında madencilerle birlikte girmiş…
Fotoğraflarda tertemiz kıyafetli beyaz baretli bakanlar, yine tertemiz kıyafetli işçiler…
Madencilerin sorunları dağ gibi, Soma hâlâ ağlıyor, bunlar poz verip bayat reklam yapıyor…
Diğer yanda Sağlık Bakanı Mehmet, yeni yılda doğan “seçilmiş” bebeğe altın takıyor ve bir de gaf yapıyor:
“Ömrü bahtı inşallah Aylan’a benzemez”
Ne alaka?..
Durup dururken yeni doğmuş bebek için o mutlu günde bir facia hatırlatması!..
Reklam yapmaya çalışırken…
Dam üstünde saksağan vur beline kazmayı!..