Kazığın boyu ve...
Adalet!..
Mehmet TÜRKER

Terör devam ediyor..
Cizre’de bir polis, bir asker…
Diyarbakır, Sur’da bir polis şehit!..
2016’ya böyle başladık.
Ama gündem yine Başkanlık!..
Tayyip Bey, Suudi Arabistan dönüşünde adaletten ve bugüne kadar kimsenin pek bilmediği bir kamuoyu araştırmasından söz etti:
“Arama konferansı”
Başkanlık için telefonla halk anketi!!!
* * *
Başkanlık konusunda söylediklerinin içindeki şu sözler enteresan:
“Bütün mesele o başkanlık sisteminin uygulamada halkını rahatsız eden bir yapısı, karakteri olmasın. Uygulamada siz eğer adalet dağıtıyorsanız, halkın beklediği nedir adalettir. Bu olduğu anda zaten sıkıntı olmaz.”
Adalet mi?..
Türkiye’de şu son 7-8 yılda adaletin nasıl çöktüğünü ne acılara sebep olduğunu dehşet içinde izledik…
Yok paralelmiş, yok falancaymış, filancaymış…
Başkanlık, adaletin garantisi olabilecek miydi?..
* * *
Parlamenter sistemde iktidarın adalet dağıtmasına bir engel mi var?..
Tayyip Bey “Uygulamada adalet dağıtıldığı takdirde sıkıntı olmayacağını” söylüyor…
Peki bunun garantisi ne?..
Başkan mı?..
Başkan’ın iki dudağının arasından çıkacak söz mü?..
Adaleti sağlayacak ne başkandır, ne de başbakan…
Adaleti sağlayacak olan hukuk düzenidir…
Hukuk devletidir…
İktidarların hukuka uyması ve korumasıdır!..
* * *
Tayyip Bey bu ülkede 12 yıl başbakanlık yaptı, ama Cumhurbaşkanı olana kadar bu başkanlık konusunu her gün gündemde tuttuğunu görmedik…
Yeni anayasa için “Arama konferansı” gibi “sohbetli telefon anketlerinden”, bu anketlerde “vatandaşların ne düşündüğünü anlamaktan” filan söz etmedi…
Ama 10 Ağustos 2014’ten bugüne kadar Başkanlık sözünü dilinden düşürmedi…
En fazla neyi önemsediği de şu sözlerinde:
“Başkan partisinden ne yapmıyor, kopmuyor, arkasında yine ne var, partisi var… Bunu görüyorsunuz. Şu anda bizdeki yapı öyle mi, değil.”
Tayyip Bey’in hedefi hem AKP’yi hem Türkiye’yi idare etmek…
* * *
Adalete gelince…
Bugün Balyoz, Ergenekon gibi davalarda tutukluyken hayatını kaybedenlerin “Adalet şehidi” olması;
Kariyerleri sona erdirilen askerlerin kaybettikleri hakların verilmesi ve iade-i itibar yapılması vesaire…
Bütün bunlar onların kaybettikleri 5-6 yılı geri getirebilir mi?..
Kendilerinin ve ailelerinin çektiği acıların karşılığı olabilir mi?…
Ve bir soru:
Balyoz, Ergenekon, Askeri Casusluk, Poyrazköy, Odatv operasyonları ve davalarında hukuk katledilirken Başkanlık sistemi olsaydı ne değişecekti?..
Adaleti Başkan mı sağlayacaktı?..
Geçiniz bunları, geçiniz!..
Öldürmüyor, süründürüyor!..
Türkiye yeni yıla yeni şehitler ve başkanlıkla uyanırken, kazığın boyu dauzadı!..
İktidar, memura, işçiye, emekliye yüzde 3-3.5 gibi cücük kadar zam yaparken…
Elektrik ve vergilere, harçlara yaptığı zamlarla elini yine vatandaşın cebine soktu…
Bunlar vatandaşa kaşıkla veriyor, kepçeyle alıyor!..
Vatandaşın cebinde zaten para yok, aldığı maaşla ayın sonunu zar zor getiriyor, iktidar da bindirdikçe bindiriyor…
Vatandaşın derdinden sarıldığı sigara ve alkollü içeceklere zam, harçlara ve vergilere zam, zam oğlu zam!..
İşte, asıl adaletsizlik budur!..
İktidar öldürmüyor, süründürüyor!..