ABD raporu: “PYD-PKK arasında fark yok”

NATO’ya destek veren ABD merkezli AtlanticCouncil isimli düşünce kuruluşu yayınladığı raporda PYD ile PKK arasındaki ilişkiyi gözler önüne serdi. Raporda röportaj veren bir PKK’lının “Bazen PKK'lıyım, bazen PJAK'lı, bazen YPG'li. Arada bir fark yok, hepsi PKK'nın bir parçası” sözlerine ver verildi.

ABD raporu: “PYD-PKK arasında fark yok”

NATO’ya destek veren ABD merkezli AtlanticCouncil isimli düşünce kuruluşu yayınladığı raporda PYD ile PKK arasındaki ilişkiyi gözler önüne serdi... 


Rapora göre Türkiye'den giden Kürtler PYD’nin silahlı kanadı YPG saflarında önemli bir yer teşkil etmektedir. 

Raporda röportaj veren bir PKK’lının “Bazen PKK'lıyım, bazen PJAK'lı, bazen YPG'li. Arada bir fark yok, hepsi PKK'nın bir parçası” sözlerine ver verildi.

ABD KURULUŞU ÖLÜLERİ SAYDI
 

YPG'nin kendi yayınladığı kayıp raporlarını inceleyen AtlanticCouncil'in çalışmasına göre,  
2013-2016 arasında örgütün verdiği kayıpların %49.24'ünü Türkiye kökenli Kürtler oluşturmuştur. Örgüt bu zaman zarfında 359 Türk vatandaşı, 323 Suriyeli, 32 İranlı, 7 Iraklı, 2 Avusturalyalı, iki Azeri ve birer adet İngiliz, Alman, Yunan ve Amerikan kaybetti.
 

ABD’li think-tank, Ayn-el Arap (Kobani) çatışmaları boyunca ABD yönetimindeki koalisyon kuvvetlerinin hava saldırılarını YPG ile koordine ettiğini yazdı. Bu hava saldırıları için İncirlik hava üssü kullanıldığı gibi PYD bölgesinde de bir havaalanı oluşturulmuş. Ayrıca 50 kadar operasyonda PYD bölgesine özel kuvvetler timleri yollanmıştır. İfadeye göre PYD Türkiye sınırında 440 kilometrelik bir hattı koalisyon desteği sayesinde kontrolüne geçirdi.

PYD, TÜRKİYE İÇİN TEHDİT
 

Rapora göre PYD'nin hayalleri uzun vadede Türkiye'nin güvenliğine bir tehdit teşkil etmektedir. Bu tehdit PKK ile Türkiye hükümetinin arasındaki ateşkesin bozulması ile beraber daha acil olarak gündeme gelmiştir. PYD'nin kısa vadede Suriye içindeki hedeflerine yönelmesi Türkiye’den uzak durmasını sağlamıştır. Fakat PYD'nin Suriye'deki ilerlemesi PKK'nın Türkiye'deki eylemlerini tetikleyince tehditin gerçek boyutu anlaşılmıştır.

Çalışmada PKK’nın iki cephede faaliyet gösterdiği, bunların birinin Türkiye’de özyönetim faaliyetleri, diğerinin ise Suriye’de PYD cephesi olduğu anlatılmaktadır. İki cephe arasındaki işbirliğinin PYD’nin Suriye’de planladıklarının benzerinin Türkiye için de planlandığını gösterdiği ifade edilmiştir.


RAPOR: AKP ÖZERKLİĞİ KABUL ETMEK ÜZERE İDİ

 

AtlanticCouncil’e göre AKP ile PKK arasındaki ilişkinin düzeyi çoğunlukla PKK'nın “özerk yönetim” kavramını nasıl tanımladığına göre belirlenmektedir. 

Açılım sürecinin çökmesinden önce Öcalan, AKP tarafından sunulan öneriyi kabul etmek üzereydi. Öneriye göre başkanlık sisteminin desteklenmesi karşılığında özerklik tarzında bir yapılanmaya izin verilecekti. Think-tank şiddet kullanılmasına geri dönülmesi ile şimdilik böyle bir anlaşmanın imkansız olduğunu iddia ediyor.

ABD’li kurumun aktardığına göre Kandil özerlik talebi yerine getirilmedikçe açılım sürecine geri dönmeyi kabul etmiyor. PYD ise Ayn-el Arap (Kobani), Cizre ve Afrin kantonlarını birleştirme yolunda ilerliyor. AtlanticCouncil'in derlediği kayıp verileri 2015 sonuna doğru YPG'nin kuvvetlerini batı cephesine yoğunlaştırdığını, Fırat Nehri'nin batısına ilerleyerek kantonları birleştirme hedefine yaklaştığını göstermektedir.


AÇILIMA DÖNÜLMEZSE TÜRKİYE İLE ABD'NİN ARASI AÇILACAK
 

Rapor ,
ABD’nin Türkiye gündemindeki PKK tehdidine PYD'yi destekleyerek katıldığını itiraf etmektedir. Buna göre Türk hükümeti PKK ile açılım sürecine geri dönmedikçe bu durum ABD ile Türkiye arasında sürtüşmeye yol açacaktır.
Ulusal
➽ Paylaş: