Hangi tarikatın Dekanısın sen?!

Karabük Üniversitesi’nde düzenlenen bir çalıştayda tarikat propagandası yapan İlahiyat dekanı Prof. Dr. Mahmut Yücer, cumhuriyetin tarikat ve tekkeleri yasaklamasını bilim dışı bulduğunu söyledi...

İlahiyat dekanı: 

“Tarikatlar olmazsa sapkınlık olur”

Karabük Üniversitesi’nin ilahiyatçı dekanı tarikatların propagandasını yaparak bir gericilik örneği daha sergiledi...


Karabük Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Hür Mahmut Yücer, "Tarikatlara karşı çıkılırsa yerini sapkın eğilimlerin alabilir" ifadelerini kullandı.

Dekan Yücer, üniversitede düzenlenen bir çalıştayda, darbe girişimiyle ilgili açıklamalar da yaparak tarikatları savundu. Darbe girişimini, bir ilahiyat fakültesinin 125 akademisyenin katılımıyla düzenlediği çalıştayın konusu haline getiren ise, bu darbe girişiminde bulunan cuntanın odağında dini bir cemaatin bulunduğunun öne sürülmesiydi.


IŞİD'LE SEKÜLERİZMİ BİR TUTTU!

Tarikatların reddedilmesinin "toplumun akışını ve sürekliliğini bozmaya yönelik bir eylem" olarak niteleyen profesör Yücer, "Dindar nesillerin istendiği bir dönemde tarikatların eleştirilmesi dini ve dindarlığı korumasız bırakır. Bu yaklaşım da toplumu DEAŞ türü radikalizme ya da sekülerizme sürükler" iddialarında bulundu.

Cumhuriyetin kuruluşunda tarikatların ve tekkelerin yasaklanmasıyla ilgili gerekçeyi "bilim dışı" bulan Yücer, şu sözleri sarf etti: "Cumhuriyetin kuruluşunda tarikatlar ve tekkeler yasaklanıp kapatılırken 'miskinlik ve atalet yuvaları, devleti ele geçirmeye çalışan totaliter mürteci akımları' ortadan kaldırma gerekçesi serd edilmişti."

TARİKATLARIN YASAKLANMASI BİLİM DIŞIYMIŞ!

Tarikatların farklı kültür ve eğitim seviyesindeki insanların farklı özelliklerine bağlı olarak geliştirdikleri eğitim formlarıyla varlıklarını bugüne kadar sürdürdüğünü iddia eden Yücer, şunları söyledi: 

"Tarihte bu çoğulculuk devlete tehdit oluşturmadıkça daima hoş görülmüştür. Bu topraklarda dini yapıların ve tarikatların reddi edebiyatın, musikinin, estetik sanatların reddi anlamına gelmektedir. Çünkü bu yapılar tarihsel kırılmalar, istek ve ihtiyaçlara göre ortaya çıkar. Bu ihtiyaçları ve karşı çıkma biçimleri bilinmezse yerine neyin teklif edileceği, neyin konulacağı da bilinmez. Sonuçta ne tür sapkın eğilimlerin zuhur edeceği de tahmin edilemez."

"FETÖ kalkışması, dini ya da bir cemaat-tarikat kalkışması olarak kabul edilemez" diyen Yücer, "FETÖ başlangıcı itibariyle bir hizmet hareketi olarak gözükse de orta katmanı itibariyle örgüte, üst katmanı itibariyle teröre göre şekillenmiştir" ifadesini kullandı.

Yücer Diyanet İşleri Başkanlığı'na da çağrıda bulunarak, "dini akım ve cemaatsel yapıları, tarikatları dışlayıcı değil, dini ilimlere bağlı, ontolojik hakikat ve gerçekliğe uygun açıklama ve izahlarla toplumu bilgilendirmelidir" dedi.
➽ Paylaş: