Ne olacak bu cumhurbaşkanlığı seçimi, ittifaklar?..

Cumhurbaşkanlığı seçimleri tartışmaları gündemdeki yerini korumaya devam ediyor. Her gün bir ismin üzerinde uzlaşıldığına dair haberler çıkıyor. Kılıçdaroğlu'nun Cumhurbaşkanlığı tartışmasının açılmasından dolayı rahatsız olduğu belirtiliyor. AKP kanadında erken seçim olmayacağı yönünde sık sık açıklamalar geliyor. Buna rağmen ittifak tartışmaları, erken seçim ve Cumhurbaşkanlığı tartışması hız kesmeden devam ediyor. Bu başlıklar havuzun gündemindeki yerini de koruyor... 

Havuzda bugün:
Ne olacak bu cumhurbaşkanlığı seçimi, ittifaklar...

SivriSinekCaz
Cumhurbaşkanlığı seçimleri tartışmaları gündemdeki yerini korumaya devam ederken, aday isimler, ittifakların durumunun tartışılması hız kesmeden devam ediyor...

TÜRKİYE GÜVEN KRİZİ YAŞIYOR

Yeni Akit gazetesi yazarı Abdurrahman Dilipak, Türkiye’nin içeride güven krizi yaşadığını ve bu krizi aşması gerektiğini söyledi. 

Dilipak, “İnsanlarda güven krizine sebep olan zehirli sarmaşık gibi zihinleri saran cevabını arayan soruların cevabını bulması gerek” dedi.

Dilipak'ın "İstersen sulhu salah, hazır ol cenge" başlığıyla yayımlanan yazısının ilgili bölümü şu şekilde;

“Bizim yapabileceklerimiz ve yapamayacaklarımız bellidir. Biz Allah’ın rızasına uygun davranacak olursak o bizim işimizi kolaylaştıracaktır. Yeter ki zalimlerden olmayalım, cahillik etmeyelim, helale haram katan fasıklardan olmayalım. Sulh ve salah istiyorsak da her daim cenge hazır olalım! Ha! Bu arada “Kılavuzu karga olanın burnu pislikten çıkmaz” derler. Dost görünenlere, kendilerine makam verdiklerimize danışmanlarımıza, içimizdekilere(!?) dikkat edelim. Kim ne ekerse onun karşılığını bulur. Rüzgâr ekenler de fırtına biçerler”

KILIÇDAROĞLU RAHATSIZ

Hürriyet gazetesi yazarı Abdulkadir Selvi, bugünkü köşe yazısında CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun, seçimlere dört yıl varken Cumhurbaşkanlığı tartışmasının açılmasından dolayı rahatsız olduğunu belirtti.

Selvi'nin "CHP’de Cumhurbaşkanlığı hesapları" başlığıyla yayımlanan yazısının ilgili bölümü şu şekilde;

İmamoğlu bu kez daha önceki açıklamalarından farklı olarak, adres olarak Kılıçdaroğlu’nu gösterdi. “Benim genel başkanım var. Genel başkanıma saygısızlık yapacak biri değilim” dedi.

CHP’nin Cumhurbaşkanı adayı olan Muharrem İnce ise 2023’te tekrar Cumhurbaşkanı adayı olacağını söylemişti. “Meydanlar dolacak, Muharrem İnce aday olacak. Bu böyle yarım kalır mı?” demişti. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ise Cumhurbaşkanlığı seçimiyle ilgili yaptığımız konuşmada sürece damgasını vuracak değerlendirmeler yapmıştı. Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı adaylığı konusunda iki açıdan önemli bir perspektif sundu.

Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanlığı tartışmasının şimdiden başlamasını doğru bulmadığını belirtti. “Asla doğru bulmuyorum. Bugünden Cumhurbaşkanlığı’nı tartışmak doğru değil” dedi.

İSTİFALARI FRENLEMEK İÇİN HAREKETE GEÇTİ

HaberTürk gazetesi yazarı Muharrem Sarıkaya, yeni parti çalışmaları içinde bulunan eski Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun kendisinin istifasının ardından başlayan istifaları frenlemek için harekete geçtiğini iddia etti. 

Sarıkaya, "Davutoğlu ekibi, 'partiden ihraçlarının hemen ardından kendiliğinden gelişen istifa sürecini frenlemek için tutum aldıklarını' bildirdi.

Sarıkaya "Yeni hareketlerin hedefi: Önce parti, sonra teşkilat" başlığıyla yayımlanan yazısının ilgili bölümü şu şekilde;

Davutoğlu ekibi, bununla birlikte “partiden ihraçlarının hemen ardından kendiliğinden gelişen istifa sürecini frenlemek için tutum aldıklarını” bildirdi. İstifaların yoğun bir şekilde olmasının önüne geçmek AK Parti yöneticilerinden daha fazla için ikna süreçleri işletmişler, “Parti sizi atarsa ayrılın” telkininde bulunmuşlar.

Buradaki amacı da şöyle izah ettiler:
“Eğer grup kuracak kadar milletvekili sayısına ulaşamayacaksak istifaların bir anlamı yok. Yeni oluşum için AK Parti’den ayrılanların partisi görüntüsü vermek de istemiyoruz; bu hedeflediğimiz parti yapılanmasını olumsuzlaştırır.” Bundan dolayı eski milletvekillerinin hareketin içinde olmasına daha sıcak bakılırken, mevcut milletvekillerinin katılım sürecini hızlandıran herhangi bir davranışın içinde olmak istenmemiş.

Ancak orada da temkinli davranış geliştirilmiş; neden de “AK Parti’nin devamı veya orada ikbal bulamayanların kurduğu yapı” gibi görüntü vermemek. Bunun için il ve ilçe teşkilatlarında daha seçici olma yoluna gidilmiş. Harekete katılmak isteyen veya kendilerinin davet ettiği isimlerin illerinde diğer partiler veya siyasal yapılarla bir sorunun olmamasına özen gösterilmiş.
...

Parti inşasının nasıl olacağı konusunda ise ilginç bir yanıtla karşılaştım. Belirttiklerine göre önce partiyi kurup, ardından taşra teşkilatlarının oluşumuna geçmeyi hedefliyorlar. Oysa birçok parti önce taşra teşkilatını en azından kimlerle yola çıkacaklarını belirleyip, ardından partinin üst kademesinin yapılanmasına odaklanırdı. Bu kez farklı bir yol izleyip, önce merkezin inşasının sağlanıp, ardından taşra yapılanmasına yönelmeyi hedeflemişler. Görünen o ki bu konuda Ahmet Davutoğlu ekibi çok daha avantajlı gözüküyor. Çünkü Davutoğlu’nun Genel Başkan ve Başbakanlığı dönemindeki teşkilat üyeleri, bir kenarda hazır bekliyor.

CUMHUR İTTİFAKI'NIN İSTEDİĞİ SONUCU ALMASI HER GEÇEN GÜN ZORLAŞIYOR

Kişisel bloğunda yazılarını yayımlayan Eski Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'e yakınlığıyla bilinen Fehmi Koru, bugünkü yazısında 2023 seçimleriyle ilgili ittifak tartışmaları köşesine taşıdı.

Koru'nun "Kılıçdaroğlu’na ben de soruyorum: 

"Dört yıl sonra bugünkü ittifaklar aynen kalabilecek mi?" başlığıyla yayımlanan ilgil bölümü şu şekilde

Girişi fazla uzatmayayım. ‘En önemli konu’ halinde sunulan, bir sonraki cumhurbaşkanlığı seçiminde CHP’nin kimi aday göstereceğiydi. Köşe yazarı “Abdullah Gül’ü aday gösterecek” diyenler olduğundan söz ediyor ve bunu Ali Babacan çevresinden birilerinin iddia ettiğini özellikle belirtiyordu.

Kılıçdaroğlu “Yok öyle bir şey” demiş ve eklemiş: “Seçim 2023’te yapılmayacak mı?”

***

AK Parti ile MHP dört yıl sonra, 2023’te, yapılacak seçimde de ittifaklarını sürdürebilecekler mi; sürdürürlerse yine seçilmesini sağlayabilecekler mi?

Bu iki sorunun bugün kolayca verilebilecek bir cevabı yok. AK Parti’nin tabanından MHP ile birlikte hareket etmeye tepkiler geldiği görülüyor. Bu sebeple AK Parti’de “Acaba MHP yerine İYİ Parti mi bize daha uygun ortak?” sorusu üzerinde durulduğunun işaretleri alınıyor. AK Parti’de sözü daha da geçerli olanların ise, “Acaba İYİ Parti MHP’li ittifaka girer mi, MHP böyle geniş bir ittifakı kabul eder mi?” diye düşündüğü anlaşılıyor.

Dört yıl sonrası için şimdiden düşünülecek olan esas konular bunlar. ‘Cumhur İttifakı’nın gidilecek seçimde istediği sonucu alabilmesi her geçen gün zorlaşıyor çünkü.
Hiç belli olmaz; yeni oluşum partileşir ve halktan ciddi destek bulursa, ittifaklar denklemi daha başka biçimde de değişebilir. Ben de bu konularda birilerinden cevap vermesini bekleyeceğim, ama kim bugünden dört yıl sonrasıyla ilgili soruya cevap verebilir ki? Yoksa ben de CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’na mı sorsam? O her sorulana, ne kadar saçma olursa olsun, cevap veriyor da ondan.

Yavuz Karamahmutoğlu/soL
➽ Paylaş:

➽ Gözden Kaçırmayın... ➽ Bunları Okudunuz mu?..

“AKP karanlığının erişim yasağı ile engellediği SivriSinekCaz'a ücretsiz Opera VPN ile kolay ve sorunsuz erişebileceğinizi biliyormuydunuz?..”
Okurlara..
.com/img/a/