48 yıl önce KATLEDİLDİLER...

Türkiye’de emperyalizme ve faşizme karşı ortak mücadelenin sembolü olarak bilinen bir eylemin ardından katledilen devrimci gençler, aradan geçen 48 yıla rağmen unutulmadılar...

48 yıl sonra Kızıldere

26 Mart 1972'de, Deniz Gezmiş, Yusuf Arslan ve Hüseyin İnan’ın idam edilmelerini önlemek isteyen farklı örgütlere mensup 11 devrimci genç ortak bir eylem planladılar... 
Gençler Ordu'nun Ünye ilçesinde bulunan NATO üssünde görevli iki Kanadalı ve bir İngiliz teknisyeni rehin aldılar. NATO görevlilerinin hayatı karşılığında hapisteki arkadaşlarını kurtarmayı planlamışlardı. 
Tokat-Niksar ilçesinin Kızıldere Köyü’ne götürdükleri rehinelerle birlikte saklandıkları evde güvenlik güçleri tarafından kuşatılan Mahir Çayan ve arkadaşlarının teslim olmayı reddetmesi üzerine, düzenlenen saldırı sona erdiğinde on devrimci genç ve üç NATO çalışanı teknisyen hayatlarını kaybetmişti. 
Bitişikteki samanlığa sığınarak kurtulan Ertuğrul Kürkçü jandarma tarafından sağ olarak bulundu. 
12 MART MUHTIRASI İLE BAŞLAYAN YENİ DÖNEM 
 12 Mart 1971'de, Cumhurbaşkanı Cevdet Sunay'a, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin (TSK) Genelkurmay Başkanı Memduh Tağmaç, Kara Kuvvetleri Komutanı Faruk Gürler, Deniz Kuvvetleri Komutanı Celal Eyiceoğlu ve Hava Kuvvetleri Komutanı Muhsin Batur imzalarıyla bir muhtıra verildi. 
Muhtıranın gerekçesi şöyle açıklandı: “Parlamento ve hükümet, süregelen tutum, görüş ve icraatıyla yurdumuzu anarşi, kardeş kavgası, sosyal ve ekonomik huzursuzluklar içine sokmuş, Atatürk’ün bize hedef verdiği çağdaş uygarlık seviyesine ulaşmak ümidini kamuoyunda yitirmiş ve anayasanın öngördüğü reformları tahakkuk ettirememiş olup, Türkiye Cumhuriyeti’nin geleceği ağır bir tehlike içine düşürülmüştür.” Dönemin Başbakanı ve Adalet Partisi (AP) Genel Başkanı Süleyman Demirel Muhtıra üzerine istifa etti. 
NİHAT ERİM’Lİ YILLAR 
Muhtıra sonrasında, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Kocaeli Milletvekili Nihat Erim 26 Mart’ta Başbakan oldu. Erim, 22 Mayıs 1972’ye kadar işbaşında kaldı. Deniz Gezmiş ve arkadaşları, cumhurbaşkanı Sunay'ın da onayıyla 6 Mayıs 1972'de idam edildi. 
Nihat Erim, başbakanlığı sırasında, Deniz Gezmiş, Hüseyin İnan Yusuf Aslan'ın idam edilmesine kadar varacak ‘Balyoz Harekâtı’ olarak bilinen uygulamaları başlatması nedeniyle Balyoz lâkabıyla anılıyor. “Gerekirse demokrasilerin üstüne şal örtmeli” sözü nedeniyle de Aziz Nesin tarafından kendisine “Şalcı Nihat” ismi verilmiştir. 
 SAĞ KALANLARI ÖLDÜRMÜŞLER 
Nihat Erim’in 2005’de yayımlanan Günlükler’inde yer alan şu cümleler, Kızıldere’de askerlerin eve girdikten sonra, hiçbir tehdit olmamasına rağmen, sağ kalan devrimcileri de öldürdüğünü ispatlar nitelikte: “Akşam saat 18.00’de Tağmaç telefon etti. Hepsi ölü olarak ele geçmiş. Saat 16:30’da nasihatin etkisi olmadığını ve devamla bomba ve silah attıklarını görünce, jandarma da ateş açmış. Eve sokulup girmişler, İngilizleri ölü bulmuşlar, ötekilerden sağ kalanları öldürmüşler.” 
KIZILDERE’DE ÖLDÜRÜLENLERİN İSİMLERİ 
Türkiye Halk Kurtuluş Partisi-Cephesi (THKP-C) kurucularından Mahir Çayan, Dev-Genç Merkez Yürütme Kurulu üyesi Hüdai Arıkan, Türkiye Halk Kurtuluş Ordusu (THKO) militanı Cihan Alptekin, Fatsalı şoför Nihat Yılmaz, Fatsalı öğretmen Ertan Saruhan, Ünyeli çiftçi Ahmet Atasoy, Dev-Genç Genel Sekreteri Sinan Kazım Özüdoğru, Siyasal Bilgiler Fakültesi Öğrenci Derneği Yönetim Kurulu üyesi Sabahattin Kurt, THKO militanı Ömer Ayna ve "Hava Kuvvetleri Proleter Devrimci Örgütü"nün kurucusu üsteğmen Saffet Alp. Kızıldere katliamının ardından Halk Ozanı Sinem Bacı herkesin diline düşen şu ünlü türküyü yakmıştı: 
Oy dere Kızıldere 
Böyle akışın nere 
Bizde hal mı bıraktın 
Sana can vere vere 
Dere bizim evimiz 
Suyu alın terimiz 
Söyle nedendir dere 
Vurulur gençlerimiz oy 
Dere böyle durulmaz 
Gence kurşun sıkılmaz 
Sanma faşist olandan 
Birgün hesap sorulmaz oy
➽ Paylaş: