'Neyse ki, Fethullahçılar gibi bilgisayarıma belge yüklemediler'
Libya’da şehit olan MİT görevlisinin kimliğini açıkladıkları gerekçesiyle İstanbul 34. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılanan gazeteciler savunmasını verdi...Barış Pehlivan:
'Neyse ki, Fethullahçılar gibi
bilgisayarıma belge yüklemediler'
Libya’da şehit olan MİT görevlisinin
kimliğini açıkladıkları gerekçesiyle "Milli İstihbarat Teşkilatı
mensuplarının ve ailelerinin kimlik, görev ve faaliyetlerine ilişkin
bilgileri yayımlamak, yaymak ve açıklamak" suçlamasıyla 19 yıla kadar
hapis cezası istemiyle yargılanan 7 gazeteci ve Manisa Akhisar
Belediyesi Basın Birimi görevlisi E. E. bugün İstanbul 34. Ağır Ceza
Mahkemesi’nde hakim karşısına çıktı...
Tutuklu gazeteciler Oda TV Sorumlu Haber Müdürü Barış Terkoğlu, Oda TV
Genel Yayın Yönetmeni Barış Pehlivan, Oda TV muhabiri Hülya Kılınç,
Yeniçağ gazetesi yazarı Murat Ağırel, Yeni Yaşam Gazetesi Genel Yayın
Yönetmeni Ferhat Çelik ve Yeni Yaşam Gazetesi Yazı İşleri Müdürü Aydın
Keser mahkeme salonundaki yerini alırken, tutuksuz yargılanan belediye
görevlisi E. E. Sesli Görüntülü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile duruşmaya
katıldı.
Gazeteci Erk Acarer ise yurt dışında olduğu için duruşmaya
gelmedi.
Gazeteci Murat Ağırel mahkemede yaptığı savunmada, kendisi hakkında
Twitter paylaşımı gerekçesiyle dava açıldığını ifade ederek, şunları
söyledi:
“Bu paylaşımı yapmamda ki gayem şehitlerimizin şahadetini yüceltmek ve
bu kahraman vatan evlatlarının hak ettiği ilgiyi ulaşmasını sağlamaktı.
Düşünsenize bu topraklar uğruna can veren yiğitlerimizden ‘tane’ diye
bahsedilip geçiştiriliyor, tören dahi yapılmıyor. Hangi Türk evladı bunu
kabul eder. Amacım bunları dile getirip şehitlerimizi yâd etmekti.
Başka bir amacım, düşüncem, kastım yoktu.
Gazetecilik refleksi ile şehit
olmuş askerlerimizin, kahramanlarımızın ‘tane’ diye nitelendirilmesine,
törensiz defnedilmesine binlerce kişi gibi tepki vermek ve
şehitlerimizin hakkındaki doğru bilgiyi paylaşarak şahadetlerini
yüceltmekti.”
“Sizi anlattığım haberleri sosyal medyadan derlemem ve şehitlerimiz
hakkında paylaşım yapmam toplam 50-60 dakika içerisinde gerçekleşmiş ve
sadece 43 dakika aktif kalmıştır. Sonrasında hesabımı ele geçirenler
tarafından paylaşım kaldırıldı.”
‘İNSANLARIN İLK AKLINA GELEN ASKERDİR’
Yeni Yaşam Gazetesi Yazı İşleri Müdürü Aydın Keser, 23-24 Şubat
tarihlerinde yayınlanan haberler nedeniyle suçlandıklarını hatırlatarak,
“Bu haber özel bir kasıtla değil, haber verme saikiyle, çok sayıda
haberler derlenerek yapılmıştır. Açık kaynaklardan elde edilmiştir bu
haberin içeriği. Haberde yaşamını yitiren kişinin MİT mensubu olduğu
yazılmamıştır. Haberin içeriği daha önce yayımlanan haberlerden
derlenmiştir. Bu suçlamaların hukuki ve maddi dayanağı da yoktur” dedi.
Yeni Yaşam Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ferhat Çelik, medyanın yüzde
95’nin AKP’nin kontrolü altında olduğunu vurgulayarak, “Cumhurbaşkanı
Libya’da çıkar birkaç tane şehidimiz var diye sorarsa, insanlar sorar
kim bu diye? Yurt dışındaysa akla ilk gelen askerdir. Gazetecinin açık
kaynaklarla haber yapması suç mudur? Benim bu haberi yapmam için bir
yerden talimat almam gerekmez. Bu süreçte kimse bu insanların MİT
mensubu olduğunu bilmiyor. Açık kaynaklarda böyle bir bilgi yok” diye
konuştu.
‘KAMUOYUNU BİLGİLENDİRMEK İÇİN YAPTIM’
ODA TV muhabiri Hülya Kılınç, sadece kamuoyunu bilgilendirmek için
haberi hazırladığına dikkat çekerek, “20 yıllık gazeteciyim. Daha önce
de defalarca şehit cenazesi haberi yaptım. Hazırladığım haberde; şehidin
kimliğini, ailesini, görevini ve diğer MİT personelini deşifre etmedim.
Şehidin ailesinin ve akrabalarının incinmemesi için hem haber öncesi
görüşmemde, hem de haberi hazırlarken çok dikkat ettim” dedi ve ekledi:
“Teşkilat Başkanı yazılı çelenk haberin yayınlandığı 3 Mart 2020
tarihinden çok önce sosyal medyada yer almıştır. Bu fotoğrafın haber
değeri vardır.”
‘TARİH TEKERRÜR EDİYOR’
Oda TV Genel Yayın Yönetmeni Barış Pehlivan 9 yıl önce de tutuklandığını
hatırlatarak, FETÖ’cülerin bu operasyonu gerçekleştirdiğini açıkladı ve
şunları söyledi:
“9 yıl önceki Oda TV davasında; Fethullahçılar
bilgisayarımıza MİT belgelerinin yanı sıra sahte dokümanlar da
yerleştirmişti. Kendi yazdıkları gerçek dışı örgüt talimatları
üzerinden, haberlerimiz suç olarak gösterilmişti. Tarihin tekerrürüne
bakın ki; o davada ‘Halkı kin ve düşmanlığa tahrik’ ile suçlanmama delil
neydi biliyor musunuz? Oda TV’de yaptığımız şehit cenazesi haberleri.
Aradan 9 yıl geçti, ben yine şehit cenazesi haberi ile tutukluyum. Neyse
ki; Fethullahçılar gibi bilgisayarıma belge yüklemediler, direkt haberi
suç delili yaptılar, diye sevinmeli miyim üzülmeli miyim?”