Ankara Valiliği'nden bağış paralarına el koyma kararı!
Ankara Büyükşehir Belediyesi'nin koronavirüs nedeniyle baştattığı bağış kampanyasında toplanan paraya Valilik el koyma kararı verdi...Ankara Valiliği'nden
bağış paralarına el koyma kararı
Ankara Büyükşehir Belediyesi (ABB) Başkanı Mansur Yavaş’ın koronavirüsle mücadele kasamında başlattığı bağış kampanyası, 31 Mart’ta İçişleri Bakanlığı’nca durdurulmuştu. Bağış paraları, açılan davalarla çıkmaza girdi...
Ankara Valiliği, 3.5 milyon liralık bağışın toplandığı hesaplara bloke koydurdu. Ardından, toplanan paranın kamuya geçirilmesi gerektiğine ilişkin bir rapor hazırlayarak Çankaya Kaymakamlığı'na gönderen Valilik, paranın kamuya geçirilmesine ilişkin işlemlerin tamamlanmasını istedi. Kaymakamlık da ABB'den bağış paralarının kamuya aktarılmasını talep etti.
ABB bağış toplanmasının yasal olduğunu kaydederek, konunun yargıya taşındığını hatırlattı, mahkeme kararına göre işlem yapılacağını belirtti ve talebi yerine getirmedi. Bunun üzerine Kaymakamlık toplanan bağışların kamuya geçirilmesine karar verdi ve kararın yerine getirilmesi için ABB'ye yazı yazdı. ABB, Kaymakamlığın kamulaştırma kararını da yargıya taşıdı.
PEŞ PEŞE DAVA
Böylece ABB'nin topladığı bağış paralarının nasıl kullanılacağıyla ilgili konu, açılan davalar ve alınan idari kararlarla daha da çıkmaza girdi.
ABB yetkilileri bağış toplama işinin Yardım Toplama Kanunu'na göre değil Büyükşehir Belediye Kanunu'na göre yapıldığını, herhangi bir mahkeme kararı olmadan bağış hesaplarının idari bir kararla bloke edilmesinin Bankacılık Kanunu'na aykırı olduğunu vurguladı.
"BLOKE KOYMA DA BUGÜNKÜ İŞLEM DE HUKUKA AYKIRI"
Ankara Valiliği’nin Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin (ABB) koronavirüs sürecinde topladığı 3.5 milyon liralık bağışın kamuya geçirilmesi talebini değerlendiren Doç. Dr. Burak Öztürk, ABB’nin topladığı bağışların Belediyeler Kanunu’ndan doğan yetkisi kapsamında olduğunu vurgulayarak, “Mesele özü itibariyle bunun Belediyenin bağış toplama yetkisiyle ilgili olduğu ve bunun Yardım Toplama Kanunu kapsamına girmediği. Yani bloke koyma işlemi de bugünkü işlem de hukuku aykırı” dedi.
ABB koronavirüs nedeniyle başlattığı bağış kampanyası, 31 Mart tarihinde İçişleri Bakanlığı’nca durdurulmuş, toplanan 3,5 milyon TL’lik paranın bulunduğu hesaplara Ankara Valiliği tarafından bloke koydurulmuştu. ABB de bu işlemle ilgili idare mahkemesinde dava açmıştı.
En son Ankara Valiliği, Çankaya Kaymakamlığı’na gönderdiği raporda bağışların kamuya geçirilmesi gerektiğini iletti. Kaymakamlık ise ABB'den bağış paralarının kamuya aktarılmasını talep etti.
Valiliğin bu talebini değerlendiren Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi İdare Hukuku Ana Bilim Dalı’ndan Doç. Dr. Burak Öztürk, İçişleri Bakanlığı’nın olayın başından bu yana ABB’nin bu işlemini Yardım Toplama Kanunu kapsamında değerlendirdiğini ifade ederek, şunları söyledi:
“Hesaplara bloke konulurken Yardım Toplama Kanunu’na göre yapılan bir şeydir ve izin alınmamıştır’ iddiasında bulunulmuştu. Belediye ise Belediye Kanunu’ndan kaynaklana bağış toplama yetkisini kullandığını ve izin almaya gerek olmadığını söylemişti. Bu konu Yardım Toplama Kanunu’na bakıldığında izinsiz toplanan yardımlara el konularak, mülkiyeti kamuya geçirilir diyor. Büyük ihtimalle Valilik ve Kaymakamlık, Yardım Toplama Kanunu’na göre değerlendirip, mülkiyetin kamuya geçirilmesine karar veriyor.”
‘BEN OLSAYDIM, GERİ DÖNÜŞÜ OLMAYAN BİR SONUÇ DOĞMASIN DİYE BEKLERDİM’
“(ABB’nin açtığı dava) Bu tür bir işlem için açılan davada yürütmeyi durdurma kararı verilmezse, davanın devam ediyor olması bu işlem üzerinde başka bir işlem yapılamayacağı anlamına gelmez. Davanın devam ediyor olması Valiliğin bir işlem yapamayacağı anlamına gelmiyor. Ama ben olsaydım Valiliğin yerinde, tabi ki beklerdim ki, sonradan geri dönüşü olamayan bir sonuç doğmasın.”
‘YEREL ÖZERKLİK İLKESİNE AYKIRI’
“Mesele özü itibariyle bunun Belediyenin bağış toplama yetkisiyle ilgili olduğu ve bunun Yardım Toplama Kanunu kapsamına girmediği. Yani bloke koyma işlemi de bugünkü işlem de hukuku aykırı. Belediye, Belediye Kanunu’ndan kaynaklı bağış toplamıştır dediğimiz zaman da belediyenin parasının bir şekilde kamuya geçirilmesi, yerel özerklik, yerinden yönetim ilkelerine aykırı olduğu ve idarenin sahip olduğu yerel yönetim üzerindeki vesayet yetkisinin sınırlarını aştığı, hukuki dayanağının olmadığı söylenebilir.”
